Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Asr suresi
Bismillahirrahmanirrahim "Vel asr, innel insane le fi husr. İllellezıne amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr." Sadakallah Resulullah'ın ashabından iki kişi birbiriyle karşılaştıklarında biri diğerine Asr Suresi'ni okumadan, sonra da biri diğerine selam vermeden ayrılmazlarmış. Asr Suresi
Öğrendim
Evet dediğin kadar “hayır” demeyi öğren.
Reklam
"Daha fazla acıyamaz." Bunu düşündüğüm her seferinde daha çok fazla yaralanıp daha fazla acı çektim.
Ruhum kaybolmuştu. Bedenim ise neredeydi, hiçbir fikrim yoktu.
Polisiye tarihinin en naif delili :)
Kadınların en yücesine, daima tertemiz kalasınız. Oğlumun gözlerinden de öperim. Sonsuz selamlar ve en kalbi duygularımla, size karşı olan özlemimi bildiririm. Lütfedip beni soracak olursanız, çok şükür sağlığım yerinde. Gece ve gündüz size kavuşmak için dua etmekteyim. Allah'tan dileğim, kavuş- mamızın bir an evvel gerçekleşmesidir (….) (..) Benim için üzülmeyiniz. Ümit ederim ki, hayır dualarınız eksik olmuyordur. Sağlığınızdan ve iyiliğinizden beni haberdar etmeyi unutmayınız. Sizden iyi haberler geldikçe kalbimiz aydınlanıyor. Dualarım sizinledir. Sizi seven ve özleyen İbrahim
Sayfa 112 - TimaşKitabı okuyor
Zihnimin devamlı en kötü senaryoyu düşünerek ve yeterince endişelenirsem en çok korktuğum şeyden kendimi koruyabileceğim yalanıyla benimle nasıl alay ettiğini öğrendim.
Reklam
O zamanlar fark edemediğim şey, acı veren bir şeye direndiğimiz zaman sıklıkla kaçınmaya çabaladığımız acının süresini uzattığımızdı. Bu şekilde yaparak sürekli acıyı zaman aşımına uğratırız. Ayrıca aradığımız şeyden bizi alıkoyan, arayışla ilgili bir şey daha var. Sürekli dışarıya bakarsak, hedefe ulaştığımızı fark edemeyebiliriz. Kendi içimizde değerli bir şey meydana geliyor olabilir fakat eğer uyumlu değilsek ve odaklanmazsak kaçırabiliriz.
Şimdiye kadar içinde neler olup bittiğini asla anlamadığı bu başı, çıldırasıya seviyordu.
çünkü bilirsiniz ki onsuzluk, sizin de, en azından bir parça ölümünüzdür. Düpedüz. Evet, ölenlerin ardından yaşandığını, ölenle ölünmediğini herkes bir gün öğrenir. Ama eksilerek, azalarak, sakatlanarak, bir yeri koparak yaşandığını...
O neşeli yüzü, uçarı kahkahaları, kimin ne dediğini umursamayan o kadını düşündüm. Belki de kendi türünün en iğrenç örneklerine rastlamıştı. Ve ayakta kalmıştı.
Sayfa 417
Reklam
"Nasıl olur hocam, daha geçende yaşıyordu!" :))
"Yok hocam, ben dizilerden öğrenebiliyorum, sorun olmuyor benim için. Mesela geçende Pargalı İbrahim Paşa'nın Mısır'a gidip, oradaki ayaklanmayı bastırdığını öğrendim! Müthişti! Bilmem anlatabildim mi?" "Tarihte Pargalı İbrahim diye biri yok Beyefendi!" diye kükredi Profesör "Makbûl İbrahim Paşa var! Adam öleli neredeyse beş yüz yıl olmuş, hâlâ kimdir nedir bilmiyoruz!" "Ne, Pargalı İbrahim öldü mü?” diye heyecanla bağırdı Ahmet Yılmaz. "Nasıl olur hocam, daha geçende yaşıyordu!"
Sayfa 99 - TimaşKitabı okuyor
Neden hep ya düşersemi düşünüyoruz bilmiyorum sanırım bunun birçok sebebi var geçmiş deneyimler, hiç deneyimlememiş olmak, korkmak, ailenin oluşturduğu kalıplar bu uzarda uzar ama "peki ya canımın içi ya uçarsan?" cümlesi beni çok etkiledi.bugünün sözüde bu olsun. uçabilmek dileğiyle.
Ettiği her kelime onu kadına daha da bağlıyordu.
‘’Korkunç şeyler görmekten çekindiğim için değil, ya görülecek hiçbir şey yoksa diye çekiniyorum’’
Franz Kafka
bu dünyada beni her şey rahatsız edecek bile olsa - neredeyse o durumdayım - sen etmezsin.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.