_Benim ülkem Dünya’dır. Tüm insanlar benim kardeşimdir. İyiyi ve doğruyu yapmak benim dinimdir.
_Her türlü yanlışa karşı en amansız silah Akıl’dır. Bugüne kadar başka bir silah kullanmadım, bundan sonra da kullanmayacağım.
_Mantığı kullanmayı reddeden birisiyle tartışmak, ölüye ilaç vermeye çalışmak gibidir.
_İktidar halktan korkarsa bu
_İslamı akıl ve hoşgörü dini sayanlar kuranı mutlaka okumalı. Şeriat yalnızca bir inanç işi değil, binlerce yıllık ilkelliklerin, cinayetlerin, terörün, işkencenin kaynağıdır. Kuran Allah sözüyse kölecilik, cariyelik, küfürler, kısas-kan davası niye?
_Bir şeyin "insanlık dışı" olması, islamcının umurunda değildir. Elverir ki "islam
_Işık bekliyor, fakat karanlığa sığınıyoruz. İncil
_Karanlığa lanet etmektense, bir mum yakmalıyız.
_Neyin doğru olduğu umurumuzda mı? Fark ediyor mu?
_Gerçek bilgelik, sınırlarımızı bilmekte yatar
_Can sıkıcı ve sevimsiz görünse de bilimsel yöntemin önemi, bilimsel bulgulardan çok daha büyüktür.
_Edilgen taraf, baskın tarafın yanılsamalarına
12 Mart Muhtırası Türkiye tarihinde büyük ses getirmiş siyasi olaylardan bir tanesidir. 1961 Anayasası'nın yürürlüğe girdiği dönem itibariyle topluma sunduğu nispeten özgürlükçü ortam, ülke genelinde taleplerin daha yüksek sesle dile getirilmesine ve bu dillendirmelerin bir süre sonra temel hak ve özgürlüklerin kazanımı adına verilen bir
⊰ anayasası insanın ⊱
“Kan yasası bu insanın:
Üzümden şarap yapacaksın
Çakmak taşından ateş
Ve öpücüklerden insan!
Can yasası bu insanın:
Savaşlara yoksulluklara
Ve binbir belaya karşın
İlle de yaşayacaksın!
Us yasası bu insanın:
Suyu şavka döndürüp
Düşü gerçeğe çevirip
Düşmanı dost kılacaksın!
Anayasası bu insanın
Emekleyen çocuktan
Uzayda koşana dek
Yürürlükte her zaman”
Sayfa 23 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"47'liler"; bir kuşağın sıkışmışlığını, ezilmişliğini anlatan, 12 Mart 71 ve sonrası yaşanan politik olaylarla bu sıkışmışlığı somutlaştıran bir roman. Ortalama olarak 1947'de dünyaya gelmiş bu kuşak Cumhuriyet'in kurucu ideolojisi içine doğmuş, onun zor yıllarında filizlenmiş, Menderes iktidarını yaşamış, 60
Kamu görevi yapan insanlar bir tür gelenek görenek anayasası olduğunu, tartışmalı açıklamalara konu olan ve sürekli gelişen ve de çok sayıda insanın bağlı olduğu alışkanlıkların bulunduğunu bilirler.
Sonun bütün izleri öncededir.
Dünler bugünleri aydınlatan fenerlerdir.
Coğrafya kaderdir.
Türkiye Türk ismiyle kurulan ikinci Devlettir. Başlarda nüfus 13 milyondur. Bunun 11 milyonu köylerdedir.
Doğan 2 bebekten biri hastalık yüzünden ölmektedir.
1 Kasım 1922 Saltanat kaldırıldı.
3 Mart 1924 Hilafet kaldırıldı.
1925'te tekke ve zaviyeler
Toplumcu gerçekçi, özellikle de köy romancılığı Türk edebiyatının her zaman dimağlarda yaşayan yanı olmuştur. Bu anlayışın temsilcilerinden biri olarak karşımıza çıkan Fakir Baykurt, okuyucusunun dikkatini çekerek ve yazmış olduğu dönemlere ışık tutarak köy romancılığının kilometre taşlarından olmuştur.
Baykurt'un köylü- aydın , köylü-devlet
Burada mesele anlaşılıp anlaşılamamakta değil, anlamak meselesidir. Halkımız çok cefa çek- miştir, belki dünyanın başka bir coğrafyasında bu kadar büyük acılar yaşanmamıştır, daha ağır acılar da yaşanmış olabilir. Varsayalım ki bunlar yaşanmamış, Diyarbakır Cezaevi gerçeğimiz yok, 12 eylülde bir darbe yapıp ve orada Nazi kamplarını aratan