Nisan yağmurları gibi gidip gelen çocuksu bir melankoli değildi bu, belki yine geçici olacaktı ama derin bir etki bırakacak, zihnimde derin bir yara oluşturacak olgun bir acıydı.
Elbette bela çıkarmak istercesine yürümüyordu aralarında. Öyle bir meselesi yoktu. Yolunda giderken kendisine saygı gösterilmesini istiyordu. Kimse tarafından rahatsız edilmeden ve kimseye yol vermeden kendi yolunda ilerleme hakkına sahip çıkıyordu.