Meğer kendisinin aklını başından alan bu tebessüm kızın O küçük o güzel ağzının bütün üst dudağı biraz kısa olduğundan ortaya çıkıyormuş.
Meğer o haktanır gülümseme, kendisine değil, bütün dünyaya, bütün herşeye âit imiş.
"Belki firavunlar piramitlerini kırbaç altında inleyen kölelerin emekleriyle yükselttiler. günümüzde olay biraz farklı. köleler belki ben de firavun olurum düşüncesiyle piramidin inşâsına gönüllü olarak ve tebessüm ederek katılıyorlar."
"Belki firavunlar piramitlerini kırbaç altında inleyen kölelerin emekleriyle yükselttiler. Günümüzde olay biraz farklı. Köleler belki ben de firavun olurum düşüncesiyle piramidin inşasına gönüllü olarak ve tebessüm ederek katılıyorlar."
Macide hafifçe tebessüm ederek kocasına baktı. Ömer’in cevap olarak başladığı gülümseme ise yarıda kaldı. Onun, yüzünün adalelerini, böyle rahatsızlık verecek kadar garip bir gerginlikte tutması, Macide’yi üzüyor ve açındırıyordu.
Hiçbiri söze başlayamıyordu. Bedri karı kocayı yalnız bırakıp biraz ötede duran gardiyanın yanma gitmeyi daha muvafık