"İnsanlar yalanlara gerçeklerden daha kolay inanırlar."
Tek kelime ile muhteşemdi. Kitap konusu, karakterleri, olayı, mekanı olsun mükemmel ötesiydi. Oldukça akıcı bir şekilde yazılmış tek nefeste okuyacağınız ve kesinlikle elinizden bırakamayacağınız bir kitap. Kitabın her bir sayfasinda katili bulmaya çalışıyorsunuz.
Eğer ki polisiye falan seviyorsanız mutlaka okuyun derim. Pişman olmazsınız. Hayatımda okuduğum en en en ama en iyi polisiye kitaptı gerçekten. Okuyun okutturun!
Şimdiden herkese keyifli okumalar...
Kitabın konusu:
Geçmişindeki karanlık sırlardan başka bir şeyleri olmayan on kişi mektuplarla bir adaya davet edilir. Fakat bir sorun vardır. Adanın sahibi ortalarda yoktur. Bu on kişi adada mahsur kalmışlardır. Artık bir süre sonra bu kişiler birbirlerine gizledikleri sırlarını anlatırlar ve hepsi teker teker ölmeye başlarlar...
On küçük Zenci yemeğe gitti, Birinin lokması boğazına tıkandı. Kaldı dokuz.
Dokuz küçük Zenci geç yattı, Sabah biri uyanmadı. Kaldı sekiz.
Sekiz küçük Zenci Devon'u gezdi, Biri geri dönmedi. Kaldı yedi.
Yedi küçük Zenci odun yardı, Biri baltayı kendine vurdu. Kaldı altı.
Altı küçük Zenci bal aradı, Birini arı soktu. Kaldı beş.
Beş küçük Zenci mahkemeye gitti, Biri idama mahkûm oldu. Kaldı dört.
Dört küçük Zenci yüzmeye gitti, Birini balık yuttu. Kaldı üç.
Üç küçük Zenci ormana gitti, Birini ayı kaptı. Kaldı iki.
İki küçük Zenci güneşte oturdu, Birini güneş çarptı. Kaldı bir Zenci.
Bir küçük Zenci yapayalnız kaldı. Gidip kendini astı. Kimse kalmadı...