Şiirleriyle ismini duyduğum ve kullandığı imgelerin ardındaki ironik mesajlarını benzerine rastlanamayacak dil sapmaları olmak üzere söz sanatlarıyla yepyeni bir üslubu yaratan Menteş’in düşüncelerini daha yakından tanımak için ilk olarak bu kitabını okudum.
“Yazarı anlamak” kaygısında olan iyi okuyucular yalnız kahramanların değil,bizzat kahramanların yaratıcısının yerine koyar kendini.
Menteş’in kitabındaki kahramanlar da:
Fârâbî,Shakespeare,Dostoyevski,Hacı Bektaş-ı Veli,Nietzsche,Hüseyin Rahmi,Agatha Christie,Neşet Ertaş,Kurt Vonnegut,Orhan Veli,Bukowski ve Murat Menteş.
Tam olarak küçük bir kıyamet var kitabın içinde.Menteş ise kendisini anlamak isteyen okuyucularla soruları soran olarak araçsız bir bağ kuruyor.
Yazarı anlamak için okunacak en iyi kitap olabilir zira yazarı,yazardan yazarlarla anlıyorsunuz.Bu açıdan çok zekice kurgulanmış.Bittiğine bir dostumu kaybetmiş gibi hissettirse de “Menteş’ten okuduğum ilk kitap henüz.” diye de tatlı bir teselli buldum.