Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rumi ile bu dünyadaki zamanımızın sonuna varıyordum. Dostluğumuz süresince nadide bir güzelliği paylaştık; durmadan birbirini yansıtan iki ayna misali birbirimizde sonsuzluğu seyrettik. Ama eninde sonunda çember döner, devir tamamlanır, ayna sırlanır. Her kışın bir baharı, her baharın bir sonu vardır. Ve şu vecize hâlâ geçerlidir: Aşkın olduğu yerde, er ya da geç ayrılık vardır.
Son günlerde on, belki de yirmi yıl yaşlandım. Odam âdeta dört köşe değildi sonu olmayan, dönen bir çember, her tarafı aynı ve hiçbir yerinde hiçbir kapısı yok.
Sayfa 112 - İthakiKitabı okudu
Reklam
Bir taş nehre düşmeyegörsün, pek anlaşılmaz etkisi. Hafiften aralanır, dalgalanır suyun yüzeyi. Belli belirsiz bir tıp sesi çıkar; duyulmaz bile akıntının ortasında, kaybolur uğultuda. Hepi topu budur olduğu olacağı. Ama bir de göle düşsün aynı taş... Etkisi çok daha kalıcı ve sarsıcı olur. O taş var ya o taş, durgun suları savurur. Taşın suya değdiği yerde evvela bir halka peyda olur; halka tomurcuklanır, ol tomurcuk çiçeklenir, açar da açar, katmerlenir. Göz açıp kapayıncaya kadar, ufacık bir taş ne işler açar başa. Tüm yüzeye yayılır aksi, bir bakmışsın ki her yeri kaplamış. Çemberler çemberleri doğurur, tá ki en son çember de kıyıya vurup yok oluncaya dek. Nehir alışkındır karmaşaya, deli dolu akışa. Zaten çağlamak için bahane arar ya, hızlı yaşar, çabuk taşar. Atılan taşı içine alır; benimser, sindirir ve sonra da unutur kolaylıkla. Karışıklık onun doğasında var, ne de olsa. Ha bir eksik ha bir fazla. Gel gelelim göl hazır değildir böyle aniden dalgalanmaya. Tek bir taş bile yeter onu altüst etmeye, tá dibinden sarsmaya. Göl taşla buluştuktan sonra bir daha asla eskisi gibi olmaz, olamaz.
Direniş göstermeden kabul edilen hayat, sefil bir yaşantıydı.
Sayfa 9 - KetebeKitabı okudu
Sıradan bir insan zorunda olduğu gibi, gerçek bir insan ise istediği gibi yaşıyordu.
Sayfa 9 - KetebeKitabı okudu
Fakat sonuçta düşüncelerin de, ne kadar herhangi bir özden yoksunmuş gibi görünürlerse görünsünler, bir destek noktasına ihtiyaçları vardır, aksi takdirde dönmeye ve kendi etraflarında anlamsız bir çember oluşturmaya başlarlar.
Reklam
344 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Peygamberin Son Beş Günü” Tahsin Yücel’in kalemiyle tanıştığım ilk kitap. Kitabın içeriğine baktığımızda Rahmi Sönmez bir diğer değişle Peygamber adlı kişinin hayatının etrafında çember çizdiğimiz ve bu çembere dahil olan bir sürü farklı karakterde kişilerin varlığına baktığımız bol bol Nazım Hikmet şiirlerine kulak verdiğimiz bir roman. Kitap ilahi bir anlatıcı ile yazılmış olsa da diyalogları ve anlatımı şiirler ile beslenmiş akıcı bir üsluba sahip. Kitap ilk başından atmosferi ile etrafınızı sarıyor ve soğu ile sıcağını iliklerinize kadar hissedip, mekanları hayalinizde canlandırabiliyorsunuz. Hiç bir mekan kitapta iğreti durmuyor. Yazarımız karakterleri iyi ya da kötü olarak yaratmamış hepsini kendi dinamiği içinde okuyoruz. Kitap hakkında ön yargısız yazdığımı düşündüğüm kısımdan sonra kendi fikrime gelecek olursak hala çok beğenip beğenmediğime karar veremedim. Rahmi Sönmez haricinde tüm karakterler eksik bırakılmış gibi. Ben olayları Fehmi Gülmez’in gözünden okumayı da çok isterdim. Kadın karakterlere gelince çok güzel yaratılmış. Feride haricinde diğerlerinin de yaşamını biraz olsun yaptığı tercihlerin nedenlerini bilmek isterdim. Bazen düşünüyorum da gerçekten aynı evi paylaştığımız kişileri ne kadar görüyoruz yoksa sadece bakıyor muyuz? Tıpkı Peygamber’in at nalı başka birinin görmesinden sonra farketmesi gibi biz neleri kaçırıyoruz… Üzerinde daha çok düşüneceğim ve bazı yan okumalar yapmam gerektiğini hatırlatan bir kitap oldu.
Peygamberin Son Beş Günü
Peygamberin Son Beş GünüTahsin Yücel · Can Yayınları · 2019703 okunma
222 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
İnsanın kendine dönüşü bazen bir söz bazen bir yaşantı bazen de bir kitap ile olabilir. Dönüp dönüp kendimizi bulabileceğimiz, aslında tüm kişisel gelişim kitaplarının başına konulabilecek; 1850’li dönemden 2024’e akıp gelen ve insana “A evet bu da böyleydi” dedirten, insanın yine insanda tükendiğini ve en doğrusunun yine kendimize dönüş olduğunu
Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar
Yaşam Bilgeliği Üzerine AforizmalarArthur Schopenhauer · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20197bin okunma
"Dışarı"sını aslında hiç tanımadığını, gereklileri, kendinden beklenenleri yerine getirmek için çıktığı "dışarı"yı başka bağlantılar içinde hiç düşünmediğini fark etti. Şu anda, alışılagelmiş gidip gelmelerle kendisi için çizdiği bu çemberin ortasında, evde yalnız olduğunu duymak, büyük, temel bir yanlışın doğal sonucundan başka ne? Çemberi çizmek, bu çember içinde alışılagelmişleri sürdürmek için çıktığım, bazı ilişkiler kurduğum, birilerine bir şeyler verip birilerinden bir şeyler aldığım "dışarısı", bir tatil gününde beklenmedik bir yabancı gibi geliyorsa bana, en önemli boyutlarını düşünmediğim bir cisim, derinliği hakkında hiçbir bilgim olmayan bir deniz gibi ürkütüyorsa beni, buna şaşmamalı.
Sayfa 109Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.