Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Hatice Küçük

238 syf.
10/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Düş İçinde Düşle Arayış
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki, kitabın büyülü gerçekçilik ya da postmodern edebiyatın güzel örneklerinden olduğuna ve bu akımları ne derece yansıttığına dair güzel değerlendirmeler yapılmıştır/yapılacaktır düşüncesiyle bu konulara değinmeyeceğim. Edebi türler okuyucusu olarak kurgu ve işleyiş bakımından çok beğendiğimi ifade etmek isterim
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,5bin okunma
Reklam
264 syf.
7/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Fazlasıyla Spoiler İçerir
Merhabalar kitapseverler, Zaman zaman burayı boşlamam sebebiyle kaydetmediğim incelemelerimi kaydetmeye karar verdim.. Bilimkurgu edebiyatının Sheakespeare’ i
H. G. Wells
H. G. Wells
, alternatif sonlu kitabı dünyalar Savaşını ana tema olarak bilimsel gelişmelerin büyük ivme kazanması dolayısıyla geleceğe çokça güvenerek rehavete kapılan ve hızlı değişime uyum
Dünyalar Savaşı
Dünyalar SavaşıH. G. Wells · İş Bankası Kültür Yayınları · 20194,594 okunma
250 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Yanlış hatırlamıyorsam “Kelimeler ve Şeyler” programından öğrenmiştim derginin varlığını. Görünce hemen aldım. 11. sayıyla başlamış olmam çok büyük kayıp mı bilemiyorum ama şiir gündemini kısmen takip etmek ve yeni şairlerin kalemleriyle tanışmak isteyenler için güzel bir dergi olmuş. Yazanlar tanıdık simalar olmadığı için değer mi değmez mi kaygısı taşımayın. Bence değer... çok beğendiğim mısralar oldu bana hitap etmeyenler de tabi. Farklı dillerde şiirlerin olması da çok güzel bir detay olmuş.. emeği geçenlere selam olsun... Edebiyat dünyasında sanıyorum ki şimdiden kendisine güzel bir yer edinmiş dergi vesselam.. TRT2’ye de buradan bu vesileyle teşekkür edelim kültür sanat çalışmaları için..
Sadece Şiir - Sayı 11 (Ocak 2023)
Sadece Şiir - Sayı 11 (Ocak 2023)Sadece Şiir Dergisi · Kafa Grup Yayınları · 202324 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
80 syf.
8/10 puan verdi
·
16 saatte okudu
Karakterimizden ödün vermeyi düşünebilmeliyiz..!
Gerçek bir hikayeden hareketle kaleme aldığı eserde ustalığını konuşturan
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
; hastalıklı bir ruha veya düşünce yapısına sahip bir adamın, planlı bir şekilde bile isteye, her şeye rağmen gözleri gülebilen, sağlıklı kalbi duygulara sahip bir kadının
Uysal Kız
Uysal Kız
ışığını nasıl söndürdüğünü, fiziksel ( fiziksel şiddet uygulamaksızın, psikolojik şiddete vücudun verdiği tepki söz konusu)ve ruhsal olarak nasıl acı çektirdiğini bilinç akışı tekniğiyle sunmuş bizlere. Yaşadığı şokla beraber ana karakter, her şeyi en baştan anlatmaya başlıyor. Düşüncelerinde herhangi bir düzen yok, aklına ne geliyorsa biraz da hatırlamaya ve bunu yaparken kendi düşüncelerini de aklamaya çalışarak anlatıyor. Kendisiyle çelişebiliyor ve bu durumda tekrar gururunu ve kibrini devreye sokup karşısındakini suçlayacak bir şeyle düşüncelerine haklılık katma uğraşına girişiyor. Bütün bunların ayırdına varmaya başladığında bile o gururu bir kenara bırakıp pişmanlığını safi olarak yaşayamıyor. Bencilliğin ruhuna işlediğini ise kitabın aşağı yukarı aynı cümleler ile başlayıp bitmesinden anlayabilirsiniz; ”peki ya yarın götürdüklerinde nasıl yalnız kalacağım?” ”her şey bir yana, yarın onu götürdüklerinde ben ne yapacağım?” Kısaca, karakterin düşünce akışı nerede başlıyorsa yine orada bitiyor. Süreç içinde yaptıklarından duyduğu pişmanımsı haller de kayboluyor. Gururun, bencilliğin ve kibrin insan kalbini ne kadar katılaştırdığını, gözleri etrafında olan bitene, değişime ne kadar körleştirdiğini ve tabi insani hisleri nasıl körelttiğini okumak isteyenler için harika kısa bir öykü kanaatimce. Sevgiyle kalın...
Uysal Kız
Uysal KızFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 20238,3bin okunma
154 syf.
·
Puan vermedi
·
26 saatte okudu
Merhabalar herkese, Nasıl yorum yapacağımı bilemedim. Nedeni ise hikayenin gerçek bir hikaye mi yoksa kurgu mu olduğu konusunda ikilemde kalmış olmam. Tercihimi gerçek bir hikayeden hareketle yazıldığı konusunda kullanıyorum. Çünkü edebi bir kaygıdan ziyade duygularla yazılmış bir kitap bence. Evet bir kurgusu var ve iyi ilerleyen bir kurguya sahip. Sonunu tahmin edemedim. Ancak aralara giren kendi kendiyle konuşma hali ya da düşüncelerinde yer alanlar daha çok yazarın bu süreçteki düşünceleri gibi geldi bana. Beşeri aşkın yoğunluğuyla ilahi aşka yönelmeyi duyguların serüveniyle anlatmış. Bu aşkın aktif modeli Sare’nin bekleyişini, sabrını, samimiyetini, adanmışlığını ve kendine olan güvenini sevdim. Pasif kişi Yunus’a gelecek olursak -burada spoiler var - bir durumun varsa söyle niye bekletiyorsun değil mi ama. Neyse düşündüğüm gibi gerçek bir hikayeyse kendisine yemin kefareti öneriyorum. Tabi bu noktada duygularının yoğunluğu dolayısıyla verdiği sözden dönememe hali olabilir. Ancak beşer şaşar. Şaştığımız için var bu kolaylıklar. Evet kavuşulamayan aşklar unutulmaz olur ama şu fani dünyada da mutlu olmak lazım. Varsın unutulsun. Sevgiler.. Bu arada kitabın ismini hem anlamı itibariyle hem de yeni bir şey öğrenmenin etkisiyle çok sevdim. Kitapla kalın..
Erika'nın Gülü
Erika'nın GülüYağmur Can · Kutlu Yayınevi · 202223 okunma
Reklam
160 syf.
6/10 puan verdi
Bana Yeni Bir Yazar Tanıtan Kitap
Yazar, ilk romanı olan bu kitabı 18 yaşında yazmış. Kitabı Avusturyalı Yazar
Thomas Bernhard
Thomas Bernhard
a adadığını yazıyor. O yaşta bir yazardan etkilenip ona kitap adamak çok güzel bir duygu olsa gerek. Bernhard hakkında hiçbir şey bilmediğim için biraz araştırma yapınca okumam gereken yeni kitaplar olduğunu farkettim. Çünkü yazarın oldukça etkileyici bir hayatı
Geçmiş Rüzgarlar
Geçmiş RüzgarlarOsman Özer · Cinius Yayınları · 20207 okunma
320 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Biraz geç oldu ama sonunda kitapla ilgili düşüncelerimi yazdım. Yazarın ilk eseri olmasına rağmen beğenildiği için daha sonra bu tür kitapları yazmaya devam etmiş. İlk kitap için kurgusu ve anlatımıyla gayet başarılıydı. Yazıldığı dönem teknik açıdan önemli gelişmelerin yaşandığı yıllar olduğu için (herhalde)teknik bilgi kısmı da epey yer kaplıyor. Kurgunun epey abartıldığı yerler de olmasına rağmen güzel bir macera romanı olmuş. Hatta kendinizi kurgunun içinde hissedebilirsiniz. Afrika’yı keşfetme isteklerinin nedenini de, verimliliği azalan Avrupa’nın gelecekteki verimli toprakları mealinde açıklamış yazar. Zaten o dönem özellikle kıyı Afrika ülkeleri sömürge olmaya başlamıştı bile. Haliyle bu düşünceyi yansıtması şaşırtmadı. Ancak bu düşüncenin ya da eylemlerin, Afrika’nın medenileştirilmesi adı altında romantize edilmesi irite duruyor. Evet bölge ve kabilelerle ilgili anlatılanların doğruluk payı vardır tabiki. Hatta Timbuktu bölgesini okurken DİA’dan Ahmed-Baba ve ilgili birkaç madde okudum. Buradan anlıyoruz ki birbirleriyle savaşıp yakıp yıkınca başkaları gelmiş sahip çıkmış değil mi? Ancak kızdığım esas konu ise üstün İngiliz ırkının! milli duygularını kabartırken ırkçı alaycı söylemlerle Afrika insanını hor gören ibareler içermesi. Bu yüzden çocuk kitabı değil kesinlikle. Çocuklar için kısaltılmış metin nasıl onu da bilmiyorum ama umarım o kısımlar çıkarılmıştır. Kitapla kalın
Balonla Beş Hafta
Balonla Beş HaftaJules Verne · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,5bin okunma
800 syf.
10/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Merhabalar herkese, Bu ay #okudukokuyoruz grubumuzla beraber okuduğumuz bu kitaba nasıl yorum yapacağımı bilemedim doğrusu. Yazarın deyimiyle "bu çok uzun bir roman" olduğu gibi yorumunun da uzun olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak ben elimden geldiğince kısa tutmaya çalıştım. Özlü olmanın değerine inanan yazar, kitabı sadelik ve
İnsanın Esareti
İnsanın EsaretiW. Somerset Maugham · İş Bankası Kültür Yayınları · 2021777 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
Emir Ali Kızıl - Kurt ile Kuzu Merhaba kitap dostları, bütün sizlere Emir Ali Kızıl kaleminden #kurtilekuzu kitabıyla geldim. Her şeyden bağımsız olarak ben kitabı çok beğendiğimi söyleyebilirim. Çok mu dikkatsiz okudum bilemiyorum ama beni şaşırtan bir eser oldu. Yazarımızın kalemi daim olsun.. yeni eserlerinde görüşmek dileğiyle.. Kitabı olay
Kurt ile Kuzu
Kurt ile KuzuEmir Ali Kızıl · Edebiyatist · 202155 okunma
176 syf.
6/10 puan verdi
Dinler Tarihinin ana teorilerini de kullanarak, insanlık tarihinin pekçok kez yaşadığı yükselme ve yok olmayı; insanın, uğrunda herşeyi yaptığı zaaflarının - ki kitapta bu zaaf ağırlıklı olarak mide- kendi sonunu nasıl getirdiğini, beşeriyetin temel özelliklerinden olan acziyet - kibir, tevekkül - isyan, öğrenmek - unutmak gibi çatışmalarla yok olmayı ve yeniden yaşam kurmayı inanç ekseninde güzel bir kurguyla işlemiş yazarımız. Kitabın ana kahramanı bir peygamber modeli gibi çizilmiş (Atilla). Örneğin bir vahiy alma şekli söz konusu. Ancak tabiki zaman mekan olgusu olmadığı gibi yaratıcı öge de kurgusal olarak karşımıza çıkıyor (Lala). Yine insanlık tarihinde dönüm noktası oluşturmuş şahsiyetlerin isimleri - Nuh, Karun ve Kabil- de kullanılmış olmakla birlikte bizim bildiğimiz haliyle kurguya dahil olmamışlar. Kitabın ismi de, insanın kendi rızasıyla hırsları uğruna tabiatına aykırı olanda ısrarcı olup kazandığı tatminsizlik ve boşluğun yarattığı huzursuzluk ruhunu kemirirken gözlerinin önünden geçen keşkeler!bağlamında konusuyla yerinde bir uyum içinde. Yayınevine bir eleştirim var ki benim için önemli. Kitapta çok fazla yazım hatası var. Bazı yerlerde cümlenin akışını ciddi anlamda bozacak şekilde hemde. Bir sonraki baskıda düzeltmenizi temenni ederim...
Cihan Buğdaycı
Cihan Buğdaycı
Seçilmiş Huzursuzluk
Seçilmiş HuzursuzlukCihan Buğdaycı · Okur Kitaplığı · 202160 okunma
Reklam
272 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Spoiler İçerebilir
Cesur Yeni Dünya- Aldous Huxley Uzun uzun tarihsel olarak edebi değer olarak vs. İnceleme yapanlardan özür dileyerek ben de naçizane bir şeyler karalıyorum.. Yazarın önsözünde de söylediği gibi kitabın konusu, bilimin ne kadar geliştiği, nasıl ilerlediği veya niçin ilerlediği değil bilimin gelişmesinin bireyler üzerindeki etkisidir. Bunu eser
Cesur Yeni Dünya
Cesur Yeni DünyaAldous Huxley · İthaki Yayınları · 202160,5bin okunma
384 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Selamlar herkese, Bu yorum tarihi roman sevenler için.. Reha Çamuroğlu okumaya Üniversitede Alevilik-Bektaşilik dersi alırken başladım çünkü kendisinin akademik uzmanlığı bu alanda.. Bu bakımdan konuya ve döneme hakim bir kalemden çıkan bu roman da, tarihi roman okumayı sevenler için tadında eser kanaatimce. ‘Efendinin kaderi kölesinin alnında yazılıdır’ kitabın ana teması..Yeniçeri ocağı ve Osmanlı İmparatorluğu’nun doğuşları, gelişmeleri ve çöküşlerini düşünürsek bence gayet başarılı olmuş. Adından da anlaşılacağı üzere yazar, kitapta Yeniçeri ve Bektaşi Ocağını odak noktası alarak dönemin siyasi, askeri ve toplumsal olaylarını savaşta esir alınıp müslüman olduktan sonra bir Yeniçeri Ağasına damat olan Sarı Abdullah’ın gözünden sade bir dil, güzel bir kurgu ve başarılı bir anlatımla biz okurlara sunmuş.. E bize de okumak düşüyor.. Kitabı okurken çok farklı duygular yaşıyor insan.. Son olarak bir alıntı ekleyeyim.. Madem ki bu dünya denen rezilliğin cefasını çekeceğiz o zaman bu rezilliği şu sapından ya da bu sapından tutmamız lazım (Sy. 105)
Son Yeniçeri
Son YeniçeriReha Çamuroğlu · Everest Yayınları · 2017551 okunma
250 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Hikayelerin bir sonu yok.. tıpkı hayat gibi. Ya öylece kalır zamanını bekler ya da devam eder. Biraz kişiye biraz da kaderine bağlı. Bu bakımdan sonunu bir nevi okuyucunun ihtimallerine bırakmış yazar. İlk aklıma gelen ihtimaller çok iç açıcı değil. Çünkü hikayeler toplumsal bir gerçekliğin yapısına ait olduğu için ihtimaller de ona göre geliyor. Ama ben yine de farklı ihtimallerle devam ettim.. En beğendiğim hikayeler; Öncelikler Çarpışıyor Sesli Suskunluk İnatçı Hovarda Dur Bakalım Bir öğretmen olarak, hayatı kitap gibi okuyup yerinde bir değerlendirmeyle okuyucusuna sunan değerli hocam kaleminize sağlık.
Dilek İşcen Akışık
Dilek İşcen Akışık
Zamansız Saat
Zamansız SaatDilek İşcen Akışık · Edebiyatist Yayınevi · 202193 okunma
392 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
Tarık Tufan- Kaybolan Uzun bir aradan sonra merhaba dostlar , En genel haliyle şu şekilde özetleyebilirim kitabı; sevilme ihtiyacına düşüncelerini, karakterini, hayatını kurban eden bir kadın ve bir adam.. İki kişinin birbirini yıllarla yaşayıp tanıması, hissetmesi, korkması ve kopması.. Kayboldukları yerden hayatı bulma çabaları.. Kitabı okurken, yalnızlığı bilinçli veya bilinçsiz bir tercih olarak seçmeyi hissettim.. Mutluluk mu yalnızlıktan beslenir, yalnızlık mı mutluluktan diye düşünüp, ayırd etmesi güç ama ikisinin de çıkış gücü aynı olsa gerek sonucuna vardım. Son olarak söylemeliyim ki, biraz Yer Altından Notlar havası vardı kitabın. Özellikle karakterin kendini anlattığı kısımlarda. Bu durum, ikisini arka arkaya okumamın etkisinden de kaynaklanmış olabilir tabiki.
Kaybolan
KaybolanTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20203,183 okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
"Fantezi Roman"
Her hikayede farklı bir alanı idealize edip onu delicesine savunan, yaşayan, kitleleri peşinden koşturup sonunda hezimete uğrayan asıl adıyla Ahmet Bey, bu yolda kendine seçtiği adıyla Efruz Bey (aydınlatıcı), dönemin aydınlarına eleştiri mahiyetinde bir karakter olarak okuyucuya merhaba diyor. Ancak sadece onları eleştirmek olmaz diyerek onları besleyen kitleleri tanıma ve tanımlama amacı da güdüyor. Zira kitlelerin aydınlık ölçütlerini daha doğrusu toplumunun aydınlık ölçütlerini, aşka gelme hızını ve duygularla beslenme özelliğini; çabuk yanan çabuk sönen, yanar döner insanlar karşısında sorgulamadan aynı hızla farklı düşüncelere adapte olma özelliklerini bilen Efruz Bey, yeri geldiğinde bu özelliklere göre aydınlığının yönüne karar verip geri çekilme ya da devam etme kararı alabiliyor. Herhalde bunun için yazar, yarattığı karaktere "hepimiz değilsin ama hepimizden bir parçasın" diyor.
Efruz Bey
Efruz BeyÖmer Seyfettin · Karbon Kitaplar · 01,658 okunma
261 syf.
9/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
• • • Merhaba dostlar, Bugün sizlere çokça okunan ve önerilen bir modern klasik ile geldim. #sineklerintanrısı Olay örgüsünün kahramanları çocuklar olmasına rağmen yazar, alegorik bir insanlık modeli çiziyor kitapta aslında. Çocuklar nasıl alışmışlarsa öyle başlıyorlar önce yeni hayatın özgürlüğüne, dışlanmışlığına, liderliğine ve insanlığına.. medeniyetin öğretebildiği kadar yani. Birer insan olarak, derinliklerinde var olan ve ağır basan duyguları kuralsızlığın heyecanıyla yavaş yavaş keşfetmeye, insanların yüzüne taktığı hayali maskelerin kendi kişiliğinden daha güçlü bir etkiye sahip olduğunu anlamaya başlayınca, oyun ve eğlenceden kopup gerçekle ilk farkındalık anında gelen ve yabancısı olunan derin düşünceler, ayırt edebilme yetisi kazanmanın getirdiği sorumluluk ve çatışmalar gözle görülmeye başlıyor. Sonuç olarak, milletlerin savaşından kaçarken kendi savaşlarını oluşturan küçük bedenli insanların “kişiliğinin bilincinden kurtularak” içinde yarattığı canavarın korkusuyla nasıl canavarlaştığını, kuralları yıktığını, hayvansı ve ilkelleşip faşistleştiğini ve onunla daima çatışan, kusuru her zaman olsa da aklı selim bir aydınlığın varlığını ve umudunu okuyoruz. Kitabın adı da zaten insanın içinde yarattığı bu canavara ithafen, Kutsal kitaptaki şeytanın İbranice adından ilhamla “Sineklerin Tanrısı”. • • •.
William Golding
William Golding
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,6bin okunma
Reklam
556 syf.
10/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Bir haftasonunuzu ayırıp hem sevinip hem üzülerek bol bol düşüneceğiniz çok güzel bir kitap. Bir zamanlar başkasına ait olan toprakları zorla ellerinden alıp mülk sahibi olan, zamanla sisteme ve değişen şartlara dayanamayıp toprağında kiracı olan ve en sonunda “canavar” tarafından toprağından sürülen insanların hikayesi.. Bütün hayatını 2-3
Gazap Üzümleri
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202035,5bin okunma
450 syf.
6/10 puan verdi
Spoiler içerebilir! Yazar, tasavvufla atalar kültünün bir karmasını sunmuş gibi okuyucuya. -tasavvufi bir eser değil. Sadece benzeşimler söz konusu- Bu noktada kendisinin mutasavvıf bir insan olmasının kaçınılmaz etkisinden bahsedebiliriz. “İNSANLARIN VE GEZEGENLERİN, IRKLARIN VE ULUSLARIN HEPSİ GÜNEŞTEN YANSIYAN IŞINLAR GİBİDİR.” ... Kahramanımız, çocukluğundan itibaren atalarının bilgeliği ve tecrübeleri eşliğinde ‘kederinin saflığından doğacak olan seçilmişliğine’ hazırlanıyor bir nevi. Tabi ki bu yolculuk, saf masum ve kuvvetli bir aşk ile başlayıp yine aşk ile kemâle eriyor. Yolculuğunun bir diğer mihenk taşı ve koruyucusu (Dan Amca) kahramanımızın bile bilmediği bağlarla her durumda hayatının merkezinde yer alıyor, maddi manevi gelişimlerini onun gözetiminde tamamlıyor ki bu başarılı bir şeyh-mürid atmosferi yaratıyor. “BÜYÜME VE YIKIMIN ÇOĞU ACIYLA DERİNDEN ALAKALIDIR.” ... Dönemin siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri özelliklerine birer cümlelik bile olsa yer yer değinilmiş. Bir solukta bitirilebilecek bir eser değil. Özellikle bazı bölümlerdeki detaylı ritüeller sıkıcı ve yorucu olabiliyor. “GERÇEK ÖZGÜRLÜK AKILDA VE KALPTEDİR... İNSAN NASIL DÜŞÜNÜRSE ÖYLE OLUR.”
Yazdan Kalan Son Gül
Yazdan Kalan Son GülMuhyiddin Şekur · Timaş Yayınları · 2017151 okunma
284 syf.
8/10 puan verdi
·
58 günde okudu
Tam otuz yıl saatim işlemiş, ben durmuşum; Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum... ... Otuz yıl olmasa da ben de bu yaşıma kadar Necip Fazıl’dan habersizmişim ( bu zamana kadar üstadın herhangi bir kitabını okumamıştım. Bölük pörçük birkaç şiirden ibaretti bildiklerim). Halbuki ‘Sakarya Türküsü’ nü daha ilkokulda ezberletmişti hocalarımız bize. Neyse, son birkaç yıldır bütün eserleri dizisini sırayla okumaya sürekli niyetlendiğim halde başlayamadım. Bu yıl da uzun bir aranın ardından ilk kitabı bitirebildim nihayet.. ... Eser, kronolojik olarak üstadın 24 yaşında başlayıp 68 yaşına kadar yazdığı kendi hayatından izler taşıyan hikayelerle, toplumun değişim evrelerini (eski- yeni çatışması çerçevesinde değişime ayak uyduranlar ile kendini içine hapsedip, ömrünü geçmiş güzel günlerin özlemine adayarak toplumdan soyutlaşanları, köy ve kentte değişimin yönünü vs..), kültürel yozlaşmayı, bireysel ve toplumsal karmaşa ve çatışmaları çok güzel aktarmış. Üstadın ana kahramanlarının yaşam tarzları ve mesleki birikimleri farklılık arzetse de hikayeler, bir varoluş ve arayışı ifade etmeleri bakımından güzel bir bütünlük arzediyorlar. ... Dili, aşinası olmayanlar için yer yer ağır gelebilir. Ancak kelime haznesini genişletmek isteyenler için tadında bir eser...
Hikayelerim
HikayelerimNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20121,954 okunma
158 syf.
8/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Geçmişte ve anda hem kahramanın hem de yazarın hakim olduğu anlatımı, kurgusu, hemen her sayfada karşılaşabileceğiniz deyimleri ile insanımızın yozlaşmış değerler, yozlaşmış şahsiyetler ve yozlaşmış düzene kendini nasıl kaptırdığını görebileceğimiz bir eser. Hayatı boyunca hep bir koşturmaca içerisinde olan kahramanımız, en basitinden estetik anlayışlarını yadırgadığı ama her şeye rağmen aralarında sükuneti bulduğu insanları şöyle tanımlıyor: Bu insanlar ne iyi insanlar. Doğana seviniyor, ölene üzülüyorlar. Sayıları giderek azalıyor.
Hesap Günü
Hesap GünüMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20151,736 okunma