Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oğuzhan Gündüz

Bilinmeyen Ada
kendinden dışarı çıkıp kendine bakmadıkça kim olduğunu asla bilemezsin
Reklam
Ben Venüslü hissediyorum kendimi
Erkek sorunları çözerek kendini iyi hissederken kadına sorunları hakkında konuşmak iyi gelir bu farklılıkları anlayıp kabullenmemek ilişkilerimizde gereksiz sürtüşmelere neden olmaktadır
Sayfa 37
Gerçekten iyi misin ?
Pek çok insan iyidir ama kimileri iyinin de ötesinde bir tatmin , daha büyük bir şey arar

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Özfarkındalığın gücü :)
Bu şekilde ortaya çıkmaya başlayan özfarkındalıkla , kendi hayatını idare etme gücü de artmaya başlar . kişinin benlik bilinci arttıkça seçim yaptığı küme genişler ve özgürlüğü de aynı oranda artar Özgürlük birikerek çoğalır ; özgürce verilmiş bir karar bir sonraki kararda kişiyi daha da özgür kılacaktır.Her özgürlük girişimi kişinin benlik yarıçapını genişletir
Sayfa 159Kitabı okudu
Özgürlük
Özgürlük insanın kendi gelişiminde rol oynamasıdır kendi kendimize şekil verme kapasitemizdir.Özgürlük benlik bilincinin diğer yüzüdür.Kendi kendimizin farkında olmadığımızda tıpkı arılar ya da koyunlar gibi içgüdü veya tarihin otomatik akışı tarafından yönlendiriliriz
Sayfa 158Kitabı okudu
Reklam
Değerlerimiz
Artık bireyin içsel gücü ve bütünlüğünün hayatını üzerine kurduğu değerlere olan inancına bağlı olduğunu ekleyebiliriz
Olumsuz Duygular
Bir insanın olumsuz duygularını sürekli olarak bilincinden uzak tutma çabaları , olumsuz duyguların yanı sıra yapıcı ve yaratıcı eğilimlerinin de kapalı tutulmasına neden olur.Diğer insanlarla birlikteyken tedirgin olan kişi , tüm enerjisini gereksiz yere savunma amacıyla kullandığından kendisinde var olan potansiyeli harekete geçiremez ve kapasitesinin altında bir etkinlik gösterir.
Sayfa 55
öğrenmenin tek yolu yaşamaktır
Nora , Bayan Elm’in Gece Yarısı Kütüphanesi’nde söylediği bir şeyi hatırladı “Diyeceğim o ki tek bir şeyi farklı yapmak çoğu zaman her şeyi farklı yapmaktır.Tek bir hayatta ne kadar çabalasak da yaptıklarımızı tersine çeviremeyiz...” Salondakiler artık dinlemeye başlamıştı.Hayatta herkesin bir Bayan Elm’e ihtiyacı vardı anlaşılan.”Öğrenmenin tek yolu yaşamaktır.”
Sayfa 110
Şimdi;kadınlar anımsamak istemedikleri her şeyi unuturlar ve unutmak istemedikleri her şeyi anımsarlar.Gerçek olan hayaldir.Onlar da buna göre davranır ve hareket ederler
Sayfa 5
Bir insanın kimseden korkması gerekmez.İnsan birinden korkuyorsa o kimsenin kendi üzerinde söz sahibi olmasına izin vermiş demektir
Reklam
“Cesaret ve karakter sahibi kişiler başkalarına her zaman pek korkutucu görünür...”
Ölülere acıma Harry.Yaşayanlara acı ,her şeyden çok da sevgisiz yaşayanlara...
Sayfa 658
Asasının ucundan gümüş maral fırladı: odanın zeminine indi tek bir sıçrayışla odayı geçip pencereden dışarı uçup gitti.Dumbledore onun süzülerek uzaklaşmasını izledi ve maralın gümüşsü parıltısı sönerken , Snape’e döndü , gözleri yaşla doluydu “Bunca zaman sonra , öyle mi ?” , “Her zaman” dedi Snape
Sayfa 626
“Babam beni koruduğunu sanıyordu.Çoğu Zaman.İnsanlar anne baba olmanın dünyanın en zor işi olduğunu söylüyorlar-haksızlar, en zor iş büyümek.Ama hepimiz unutuyoruz ne kadar zor olduğunu.” - Draco
Sayfa 163Kitabı okudu
Önce benzer bir problem çözmeye çalışın daha sonra asıl probleme dönmek için gereken cesareti bulabilirsiniz.İnsanın üstünlüğünün doğrudan üstesinden gelinemeyen engelleri etrafından dolaşarak aşmada ve asıl problem çözülemez göründüğünde uygun bir yardımcı problem bulmakta yattığını unutmayın
Sayfa 104Kitabı okudu
“Hislerini belli eden budalaların duygularını kontrol edemeyenlerin hüzünlü hatıralara dalanların ve kolayca tahrik edilmelerine izin verenlerin başka bir deyişle zayıf insanların onun güçleri karşısında hiç şansı yoktur senin zihnine gülünç denecek bir rahatlıkla girecek , Potter ! “ Severus Snape
Reklam
“Bir insan , kendine ait olmayan bir biçimde ne kadar uzun süre kalırsa tehlike de o kadar büyük olurdu”
Sayfa 131Kitabı okudu
Roger’la konuştuktan sonraki aylarda , Hailsham’ın kapanması ve bunun bütün yan anlamları üzerine çok düşündüm.Sonra sanırım yavaş yavaş fark ettim ki yapmak istediğim bir çok şey için bol bol zamanım olduğunu düşünmem hataydı artık çabuk hareket etmem gerekiyordu yoksa onlardan yakında tamamen vazgeçmek zorunda kalabilirdim...
Sayfa 203Kitabı okudu
...gözlerimin önündeki karmaşa karşısında bir tür bitkinliğin pençesine düşmüştüm.Beyniniz yorgunken bir matematik problemini çözmeye çalışmak gibiydi ,bir çözüm olduğunu bilirsiniz ama onu bulmaya harcayacak enerjiniz yoktur.İçimde bir şey vazgeçti.Bir ses “Tamam bırak öyle düşünsüm bırak en kötüsünü düşünsün bırak öyle düşünsün bırak” diyordu
Sayfa 187Kitabı okudu
...Belki daha beş altı yaşınızdayken içinizden bir ses size “Bir gün belki çok yakında nasıl olduğunu hissetmeye başlayacaksın” diye fısıldıyordur.Böylece beklemeye başlarsınız,ne beklediğinizi tam anlamıyla bilmeseniz bile diğerlerinden gerçekten farklı olduğunuzu anlayacağınız anı beklersiniz ; dışarda Madam gibi başka insanların sizden nefret etmeseler kötülüğünüzü istemeseler bile sizi gördükleri, sizin bu dünyaya nasıl ve neden getirildiğinizi düşündükleri an ürperdiklerini , ellerini sizin elinize değdirmekten çekindiklerini, bunu hiç istemediklerini öğrenirsiniz.Böyle birinin gözlerinden kendinize ilk baktığınızda buz kesersiniz.Her gün önünden geçtiğiniz ayna bir gün aniden size bambaşka bir şey , rahatsız edici ve tuhaf bir şey göstermiştir
“...Tamam olayları iyi idare edemedim belki ama içten içe biliyordum kabahat benim değildi.İşte farkı yaratan bu oldu...”
“Her bağışçı için elinizden geleni yapıyorsunuz ama sonuçta bütün bunlar yıpratıyor insanı sonsuz sabır ve enerjiye sahip olamazsınız ki.Bu nedenle tabii ki seçme şansı olunca kendine benzeyeni seçer insan.Bu çok doğal.Eğer bağışçılarıma bütün aşamalarda yakınlık hissetmeseydim , bu kadar uzun süre devam edemezdim çalışmaya.”
Reklam
“Arder! Bizi yok etmişlerdi ve biz onlara inanmıştık , bütün bu süre boyunca Dünya’nın bizim yanımızda olduğunu , bize güvendiğini ve bizi düşündüğünü hissetmiştik.”
Sayfa 112Kitabı okudu
“Eğer bir problemi çözemiyorsanız çözebileceğiniz daha basit benzer bir problem vardır.”