Kız çocuklarınızı 6 7 yaşlarındaki erkek çocuklarından ötürü okula gönderemiyorsanız oturun erkek çocuklarınızı ve bizzat kirli olan bu pis zihniyetinizi eğitin. Gelin size "Heterojen Sınıf"tan bahsedeyim. Her şeyi eğitim ve psikoloji temelinde anlatacağım, lütfen bunları dikkate alarak yorum yapın.
İlkokul 2.sınıfa giden öğrencilerden
Eğer sizde günlük rutin işlerinizi yapmakta, sosyalleşmekte zorlanıyorsanız içinizde yıllardır yorulmuş bir mükemmeliyetçiyle yaşıyorsunuz demektir.
Tükenmişlik sendromu kavramı bir kaç sene önce Meryem Üzerli ile hayatımıza girdi.
Yorulma hakkımız yokmuş gibi yaşıyoruz. Her şey en iyi şekilde ve sorunsuz olsun isteyen bir yapımız var. Çünkü
Bu site için ilk incelemem olacak. Önüme düştüğü için yazıyorum.
İnceleme yazmadan evvel başka arkadaşların incelemelerini de okuyayım dedim. Üzülerek söylüyorum ki çoğu kişi ne Platon'u tanıyor ne de dönem içinde Atina şehrinin yapısını/tarihini biliyor. Dolayısı ile Devlet kitabını da anlayamamış veya yanlış anlamış.
Size bu şekilde yazılan
Grigory Petrov tarafından kaleme alınan Beyaz Zambaklar Ülkesinde eğitimin gücünün konu bir toplumu yükseltmeye geldiğinde sınır tanımadığını anlatıyor. Kitap tam bir umut kaynağı oluyor okurlara. Bir ülke nasıl bataklık ülkesinden beyaz zambaklar ülkesine evrilebilir? Bu süreçte eğitimin gücünün sınırı nedir? Hangi yollar izlenmelidir? Bir ülkenin yükselmesinde rol oynayan etkenler nelerdir? İdeal bir eğitim sistemi nasıl olmalıdır? gibi soruların cevaplarını buluyorsunuz. Yeni fikirlere, yeni anlayışlara, yeni yaşam düzenine sürekli açık olan bu modern dünyada, değişimden korkmamalı ve degişimin üstüne gitmeli. Değiştirmeli ve geliştirilmeli. Keyifli okumalar...
Hukukun buyrukları şunlardır:
-Dürüst yaşamak,
-Başkasını zarara uğratmamak,
-Herkesin hakkını vermek.
Ulpianus
Bazen sevdiğimiz bir insanın hatasını görmezlikten gelerek başka bir olaya geçeriz ya, işte bu durum çok kötü çünkü adalet bizim güçlü ile zayıfın, iyi ile kötünün, mazlum ile zalimin arasında bozulmuş dengeyi kurmamızı sağlar.
Çocuk kitabı olarak düşünülen bu kitap aslında içerisinde ciddi bir kapitalizm eleştirisi barındırıyor. Çocuk kitabı gözüyle bakmadan sosyolojik açıdan ciddiye alınıp okunması gereken bir kitap olduğu kanısındayım.
Büyük bir kentin tiyatro harabesinde yaşayan, nereden geldiğini, ailesini hatta yaşını bile bilmeyen Momo adlı kız çocuğunun
"Hayatım süresince boyum kadar kitap yazdım ama beni sevmeyenler buna da mazeret bulup -onun zaten boyu kısaydı- diyebilirler."
Etkinlik gibi etkinlik değil mi ama! Herkes Aziz Nesin okuyor, biraz daha iyi tanıyacaklar O'nu ve ideolojisini. Çoğumuz O'na Aziz Nesin deriz, iyi bilenler ise Bahri Filefil, Berdi Birdirbir, Fettane Şatifil,