Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şehadet️ Güzelsoy

Sabitlenmiş gönderi
Sana tavsiyem, bu kahredici gevşekliğe karşılık verimli bir meşguliyet bulmandır. Çünkü boş kalmak, gizli bir cinayettir ve sakinleştirici haplarla intihar etmek demektir.
Reklam
127 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
senin dermanın, iste senin kurtuluş reçeten
İnsan, çaresizlikler içerisinde kıvranıp dururken, başına gelen yığına soruna karşı hiçbir şey yapamazken, gözü hep ötelerden gelecek bir müjdede idi. Yolunu şaşıran, ne yapayacağını bilemeyen insan "Acaba derdimin derman ne?" diye bekler dururken, bir gün kapısı çalındı, gelen büyük bir zatı muhterem idi. Elinde bir zarf vardı. Zarfi o çaresiz insana uzatırken: "İste senin dermanın, iste senin kurtuluş reçeten" demişti. Zarfı aldı öpüp başına koydu, hemen hanımını çağırdı. O'na çok güzel bir mahfaza/kılıf diktirdi. Evin yüksekçe bir yerine astı. Karşısında ayağını bile uzatmadı. Çocuklarına o mahfazaya karşı saygıyı emretti, kendisi de saygıda kusur etmedi. Yıllar geçti yine sorunları çözümsüz, yine dertleri dermansız kaldı. O,derdine derman olacak şeyi bulmuştu bulmasına; ama bir gün olsun o zarfın içini açmamış, gelen zarfta neler var dememişti...
Es-San'âni Muhammed b. Abdilala... Ebû Seleme'den Aişe’den (ra) bu hadisin benzerini rivâyet etti ve şunları ekledi: Nebi (s.a) şöyle buyurdu; "Gücünüzün yettiği amelleri yapın. Şüphesiz siz usanmadıkça Allah (c.c)usanmaz.” (Buhari) Resûlullah'in (s.a) en çok sevdiği namaz,az olsa da devamlı kılınan namazdır. Nebi (sa) bir nâfile namaz kıldığında onu devamlı kılardı.!
Sayfa 404 - 3.cilt,Oruç kitabı
Reklam
Bizlerde hafız ateistler dolu…
Halbuki bu hususta sahâbenin izleri takip edilmeli,Kur'ân'ı telakki etmede onlarn metotlar uygulanmalıdır. Nitekim ibn Mes'ud (r.a.) şöyle demiştir: "Bizden birisi on âyet öğrendiğinde onların bu manalarını iyice bilip tanımadan ve amel etmeden başka bir âyete geçmezdi." (Taberi)
Sayfa 10 - 1.ciltKitabı okuyor
Mevcut olduğunda hurma ile iftar etmenin bir tercih olduğuna delil;
Abdülcebbâr b. el-Alâ... Selman b. Âmir ed-Dabbî dan (r.a) rivâyetle Resûlullah'in (s.a) şunları buyurduğunu nakletti: "Fakire verilen sadaka bir sadaka -sevabdır. Fakir akrabaya verilince iki sadaka -sevab olur. Birincisi sadaka sevabı, ikincisi akrabalık sevabıdır!" "Sizen biri orucunu açtığında hurma ile açsın, ikincisi hurma berekettir. Eğer hurma bulamazsa orucunu su ile açsın, çünkü su temizdir." (Dârimî)
Sayfa 396 - 3.cilt,Oruç kitabı
Kandil..
Yine ne kandili varmış ben tam olarak anlayamadım. Zaten her gün yeni bir kandil türüyor. "Dinlerini parça parça edip gruplara ayrılanlar var ya, sen onlardan berisin. "(En'am, 159) Kâdî(ismail) dedi ki: ister Haricilerden olsun, ister başkalarından olsun dinde bid'at çıkaran herkesin bu ayetin hükmü altına girdiğine Kur'an açıkça delalet etmektedir. "Herkim bizim şu işimizde, (dinimizde) ondan olmayan bir şeyi ihdas ederse o, merduddur!" (Buhari)
YOLCU, ORUCUNU NE ZAMAN AÇAR?
Cafer b. Cebr radıyallâhu anh şöyle demiştir: Peygamber sallallâhu aleyhi ve sellem'in ashabından Ebu Basra el-Gifâri ile birlikte bir gemideydik Ramazan'da Fustat'tan hareket ettik. Gemi kalktı, sonra Ebu Basra’nın sabah kahvaltısı getirildi. Daha evler gözden kaybolmadan sofra istedi ve "Yaklaş, sen de ye" dedi. Ben de "Evleri görmüyor musun?" dedim. Ebu Basra ise "Sen Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sünnetinden yüz mü çeviriyorsun?" dedi. Cafer, hadisinde "Ve yedi" dedi. (Ebû Davud) ,,Hadisten çıkarılan Hükümler ve Faydaları,, Bu hadisler sefere başlayan kimsenin, bulundugu şehir veya köyden fazla uzaklaşmadan da orucunu açabileceğini ifade etmektedir. ibn Kayyim "Sahâbilerin hepsi, sefere cikmaya başladıklarında evlerden uzaklaşmayı gerekli görmeden de oruçlarını açıyorlardı ve bunun Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in sünneti olduğunu haberini veriyorlardı" demiştir. (İbn Kayyim)
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Salih Amel;
Rabbimiz, merhamet sahibidir. Hataları ve suçları ne olursa olsun, onları bağışlamak için kullarının kendisinden bağışlanma isteğinde bulunmalarını bekler. Onların her birine "Gel, korkma! Ne zaman ve hangi durumda bana gelirsen seni kabul ederim!" diye seslenir: "Ey ademoğlu! Sen bana dua ettiğin ve (seni bağışlayacağım konusunda) bana ümit beslediğin sürece,senin hatalarını bağışlarım ve hiç aldırış etmem. Ey Ademoğlu! Senin günahların gögün bulutlarına ulaşsa da benden bağışlanma dilesen seni bağışlarım. Ey ademoğlu! Sen dünya dolusu hatayla gelip bana hiçbir şeyi ortak koşmadan bana ulaşmış olsan,süphesiz seni dünya dolusu bağışlanma ile karşılarım." (Tirmizi) Evet, ey kardeşim! Şüphesiz Rabbinin bağışlaması,tüm günahların ve günahlarımızı kaplar. Senden ve benden istenen,sadece Allah'a samimiyetle yönelmemizdir. Günahların ve hataların üzerinden ne kadar zaman geçmiş olursa olsun,O'ndan özür dilememizdir.
725 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.