Ben NB kadar gezmeyi seven, dağa taşa ırmağa şiirler yazan bir edebiyatçı tanımadım. Romanları yazmadan bahsedeceği yerleri gezmiş, tatmin olmamış, o yerlerin tarihine hayali bir yolculuk yapmış, hislerini bizlerle paylaşmış .
Yol Hali benim seyahat etmeye bakış açımı değiştirmişti. Ben de böyle yapacağım artık :)
İsimle Ateş arasında için verdiği bir röportajı okuyunca, şu kısım ona dair çok fikir vermişti bana:
"-Numan neden kelimelerle ifade edemiyor kendisini?
-Çünkü dilin kusursuzu bu dünyada durmuyor ve bütün yaşadıklarını yepyeni bir yorumla fark eden Numan’a artık kendi dili yetmiyor. Yetseydi kurtulabilirdi, çünkü isim koymak bir bakıma tefrik etmektir, ayırt edebilmek, yani aklın alanında bir eylem. Numan yine arada kalıyor. Tükenişinin nedeni olan akıl, onun kurtuluşu olamıyor. Ne cinnet ne makuliyet. Ne tahammül ne sefer. Sadece yangın.
-Sizin diliniz size yetiyor mu?
-Ben ne yazık ki hicret edebilenlerdenim, cinnet getiremeyecek kadar makul olanlardan. Ne yazık ki! Böyle zannediyorum. En azından şimdilik."
Belki sürekli seferde olma nedeni gündelik hayata tahammülünün azlığıdır.
Bu güzel inceleme için teşekkür ederim. Ortak kitabımız olduğu için yorumunu merak ediyordum.Tam Rabiaca olmuş :))