***
“Hiç, birileriyle aynı dünyada yaşamaktan utanç duyduğunuz anlar oldu mu?”
***
Sayfa 54Kitabı okudu
Savaş söz konusu oldu mu kaşarlanmış moruklar dipdiri birer küheylan kesilirler. Hiçbir masraftan ve zahmetten kaçınmazlar, hiçbir sakınca önemli değildir onlar için; ister hukuk, din isterse barış çiğnensin, hatta insanlık batsın, umurlarında olmaz.
"İnsanlık öldü mü?" dedim.
"yok," dedi, "ölmedi, ölmedi ama, bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?"
Sayfa 39 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"İnsanlık öldü mü ?" dedim .
"Yok," dedi, ölmedi, ölmedi ama, bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde"
Nerede kaldı acaba?
Sayfa 39Kitabı okudu
Sonra dedim ki kendime ne diye uğraşıyorsun milletin derdiyle.
Hangi iyiliğini bilen oldu?
Herkeste devasa bir maske, dost postunu giyen kim bilir kaç kişi var çevrende.
Bu insanlık görevi miydi de bir tek sen alındın üzerine?
Huzur mu istiyorsun?
Ne demiş şair az insan az eşya
"İnsanlık öldü mü?" dedim.
"Yok," dedi, "ölmedi, ölmedi ama, bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?"
"Nerede kaldı acaba?"
Sayfa 39 - YKYKitabı okudu
“İnsanlık öldü mü?” dedim.
“Yok” dedi, “ölmedi, ölmedi ama, bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?”
Sayfa 39Kitabı okudu
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
Her ülkeden ve her tarikattan bir sürü safsatacı beni nesnelerin tabiatı, kendi tabiatım, geçmişteki, bugünkü ve gelecekteki durumum üzerine anlaşılması imkansız savlara boğuyor. Oysa onlara yemeden içmeden, kıyafetten, konut tan, temel ihtiyaçlardan ve bunları temin etmeye yarayan paradan bahsedildiğinde hemencecik uzlaşıveriyorlar. Me sele birkaç pistole kazanmak oldu mu hepsi de can atıyor ve hiçbiri tek bir kuruşu bile atlamıyor. Fakat mesele kendi varlığımız oldu mu hiçbirinin net bir fikri yok, sağduyu onları terk ediyor. Dolayısıyla buradan, ilk çıkarımıma geri dö nüyorum: Evrensel bir faydası bulunmayan, sıradan insanların erişimine açık olmayan ve düşünme yeteneklerini en çok çalıştıran kişilerin bile anlamadığı şeyler insanlık açı sından gerekli değildir.
EVLİLİK ÜZERİNE
200.000 Yıldır Çözülemeyen Problem
Evlilik, en genel tabiriyle, kanun karşısında dinen ve kültürel adetlere uygun biçimde yuva kurmak isteyen kişilerin birleşmesidir.
Elimize ulaşan kanıtlara göre bilinen ilk evlilik milattan önce 2350’li yıllara kadar uzanır.
Şahsi tahminim ise boşanmalarında aynı tarihte bulunduğu hatta belki
“İnsanlık öldü mü?”
“Yok, ölmedi ölmedi ama, bir şey oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?”