unknown reader passing by

183 syf.
6/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Gayet sade yazılmış, kafa karışıklığına yer vermeyen, hatta artırıyorum; düşünülmesi gereken bir mesaj vermesine rağmen bu kadar açık yazıldığı için düşünmeye sevk etmeyen bir roman bence Son Ada. Kitaptaki konuşmacının yer yer “ben usta yazar değilim, ben süslü cümleler kuramam” gibi sözler etmesi beni iten bir unsur oldu. Gerek var mıydı yani dedim. Bir de hep kendini açıklama derdinde olması insana hiç kafayı çalıştırma yeri bırakmaması yukarıda da vurguladığım gibi hoşuma gitmedi. Ben Livaneli ile barışamıyorum, yine de bu kadar insana okuma sevgisini aşılıyor olması göz ardı edilemeyecek bir başarı. Ben daha fazla okumam diye düşünüyorum kendisini.
Son Ada
Son AdaZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201351,7bin okunma
Reklam
1525 syf.
9/10 puan verdi
·
62 günde okudu
İntikamın böylesi
İş Bankası Yayınları’ndan okuduğum Monte Cristo Kontu şimdiye kadar okuduğum en hacimli kitaptı. Dumas’nın zekasına hayran bıraktırdı diyebilirim. Tek eleştireceğim nokta şu; ilk cildin sonlarının biraz gereksiz uzatıldığını hissettim ancak ikinci cildi bitirdikten sonra acaba ben tam olarak içine giremediğimden mi uzun geldi diye düşünmeden edemedim. İlk kitap sonrası ara vermiştim okumaya, keşke vermeseydim dedirtti sürükleyiciliğiyle. Olayları gerçekten izliyormuş gibi hissettim okurken. Detaylı bir karakter betimlemesi yapılmamıştı evet, kimsenin iç dünyasına çok girmiyorsunuz okurken ama olay örgüsü o kadar sağlam ki sürekli bir şeyler oluyor hiç durmuyor kitap. Okuduğum için çok memnun olduğum bir kitap oldu tavsiye ederim herkese. Belki bir tık kısaltılmışı okunabilir bir şey kaybettirmez diye düşünüyorum elbette güzel bir çeviri ile olmalı.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202026,1bin okunma
442 syf.
5/10 puan verdi
·
9 günde okudu
aşk...
Kitabı henüz bitirdim ve bir inceleme yazma gereği duydum. Kolera Günlerinde Aşk; yazardan okuduğum ikinci kitap oldu, ilki Aşk ve Öbür Cinler kitabıydı. Dilini, anlatımını, olayları birbirine bağlayışını sevdiğim bir yazar Marquez. Etkili anlatımıyla Latin Amerika kültürüne çok uzak olan okuyucuya bile tam bir gerçeklik sunuyor. Bu artılardan dolayı puanım kitabın edebi yönüneydi açıkçası. Diğer taraftan; kitaptaki bazı olayları iğrenç, bazı karakterlerini ise itici, hatta ahlaksız buldum maalesef. Karakterlere bu kadar sinir olmam bir bakıma yazarın duyguyu geçirme kabiliyetini gösteriyor tabi ki. ————-SPOİLER————- Örnek verecek olursam; kitap boyunca aldatmak çok basit gösterilmiş, evli insanlar kolaylıkla başkalarından etkileniyor hatta bu etkilenme güzelleniyor. Dahası, baş karakterimiz 70 küsür yaşındayken, bir çocukla birlikte oluyor. Bir yandan 50 yıllık aşkının acısını çekerken diğer yandan önceki/devam eden ilişkilerini düşünmekten vazgeçmiyor. Aşık olduğu kadın evli ve yeni bir hayat kurmuşken, onu gözetleyerek ve sürekli takip ederek saplantılı kişiliğini ortaya koyuyor. Bu ve bunun gibi tatsız olaylar yaşanıyor kitapta. ————-SPOİLER————- Kitapların konularına çok takılmıyor, salt edebi haz için okuyorsanız, Marquez’in anlatımına da aşinaysanız okuyabilirsiniz ancak kitabın bana pek bir şey kattığını söyleyemeyeceğim. Ama yazarı okumaya ilk olarak bu kitapla başlamamanızı tavsiye ederim.
Kolera Günlerinde Aşk
Kolera Günlerinde AşkGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 20208,9bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
255 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Spoiler İçerebilir!!
Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna’dan sonra okuduğum ikinci kitabıydı İçimizdeki Şeytan. Bu kitaptaki karakter analizlerinden, iç çatışmalarından, belki de hepimizin zaman zaman hissedip de dile getiremediğimiz hislerin uzun uzun betimlenişinden çok büyük haz aldığımı söylemeliyim. Sadece ana karakterlerin değil; yan karakterlerin de zihinlerine başarılı bir şekilde girilmesi okuma hazzını artıran faktörlerden biri. İçimizdeki Şeytan’da da Bedri’yi, Nihat’ı, Hüsamettin Efendi’yi dinlerken ne kadar canlı, ne kadar hayatımızın içinden karakterler oluşturulduğunu görüyor, hissediyoruz. Ömer ve Macide... İlişkilerde sevgi en üst seviyede olsa bile hep bir şeylerin eksik kalacağını görüyorum bu ikilide. İnsanın insana bazen çok ağır gelebileceğine şahit oluyorum. Bir de Macide’nin kitabın başında ve sonunda aklımda çok farklı portreler çizdiğini söylemeden edemeyeceğim. Belki de başlarda Ömer’in gözünden izlediğimiz Macide ile asıl Macide’nin farkını görüyoruzdur... En etkilendiğim kısım ise şüphesiz son bölümlerden birinde Ömer’in Bedri’ye yaptığı konuşma oldu: “İçimizde şeytan yok... İçimizde aciz var... Tembellik var... İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...”
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172,9bin okunma
331 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Spoiler İçerebilir!! Kitap kocaman bir metafor. Hepimizin rahatlıkla empati yapabileceği bir olgu kullanılmış: körlük. Yüzeysel baktığımızda insanların aniden kör olması ve bunun salgın şeklinde herkese yayılması anlatılıyor. Daha sonrasında yaşanan kaos ve rezalet de insanın içine işlercesine betimlenmiş. İnsanların hayatta kalmak uğruna dönüştüğü hayvandan beter vaziyeti ve ardından gelen çöküşü görüyoruz. Bu nedenle kitapta rahatsız edici içeriğe sahip birçok bölüm var. Ben bu kısımları okurken zorlandım açıkçası. Derinine indiğimizde ise insanlığın körelmesinden, kalplerin körelmesinden bahsedildiği aşikar... Son olarak kitabın yazılış tarzının da farklı olduğunu belirtmek istiyorum zira yazarımız virgül ve nokta dışında noktalama işareti kullanmamış. İlk bakışta okumak zor gelse de alışılıyor bu duruma. "Sonradan kör olmadığımızı düşünüyorum, biz zaten kördük, Gören körler mi, Gördüğü halde görmeyen körler...”
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104,7bin okunma
Reklam