Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

kaan gürakar

kaan gürakar
@kaan2424
1 okur puanı
Kasım 2022 tarihinde katıldı
Bilmezler yalnız yaşamayanlar, Nasıl korku verir sessizlik insana; İnsan nasıl konuşur kendisiyle; Nasıl koşar aynalara, Bir cana hasret, Bilmezler.
Reklam
Daha dokunmadan kurudu irem Çöllere bir türlü yağamıyorum Yeni bir koşunun başlangıcında Biraz deprem sonrası Biraz şehir hülyası Bir kalp yangınından geriye kalan Siyah gözlerine beni de götür Artık bu yerlere sığamıyorum Sevgi turnaları yakalıyorum Turnalar gidiyor; ben kalıyorum Avareyim, asudeyim, yorgunum Bilmiyorum neden sana vurgunum Erzurum garında, banklar üstünde Uyku tutmuyor karanlıkları Yitik düşlerimi kovalıyorum Gölgeler gidiyor; ben kalıyorum Bin bir türlü kokuyorsa yaylalar Siyah gözlerine beni de götür
Beni bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen, boşuna yorma derdi; boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme boşuna.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bunca yıkılmış dağlar üstüne Kalbimin kanını buharlaştırdı gözlerin Oysa kaç güvercin havalanmıştı içimden Konarak pervazlarına gülüşlerinin Kaç mermi sıyırmıştı ruhumu Acımasız yürüyüşlerinin mevzilerinde Dayanmıştım Ağlamıştım saatlerce parçalanan düşlerime Ta ki sevgilim Kızaran bir gök bulutu Ölümü Bir yıldırımla düşürdüğün ana değin Kalbimin haritasına Artık ilgilenmiyorum seninle Demiştin barut kokan kelimelerle Demiştin de hayat ölü bir bıldırcın gibi Tutuşup yanmıştı yanan bir tahta içinde Tarla küllerle dolu, ortasında yumurta Çatladıkça yeniden doğuruyor kanımdan Fışkıran harflerle kalbim olan cümleyi: Ben ancak bir tarih kitabı kadar İlgileniyorum seninle..
Asla beraber olamayacağız. Aynı evi, aynı teni paylaşamayacağız. Aynı masada oturmayacağız. Hatta aynı şehirde bile oturmayacağız. Belki bir gün son kez görüşeceğiz, ikimiz de bunun son olduğundan habersiz. Son kez el ele gezeceğiz, belki de son kez söyleyeceğiz birbirimizi sevdiğimizi. Yine beraber planlar yapıp, tutamayacağımız Son sözleri vereceğiz birbirimize. Ve elbette yollarımız yine ayrılacak bir gün. Sonra aramıza şehirler girecek, Hiç karşılaşmayacağız. Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek. Sonra da belki birimiz öleceğiz, diğerimiz hiç bilmeyecek.
Reklam
Belki de sevdiğiniz insanları düşünmektesiniz; ama daha derinlere inin. Sonunda sevdiğinizin onlar olmadığını göreceksiniz. Siz bu sevginin içinizde yarattığı duyguları seviyorsunuz. Siz arzuyu seviyorsunuz, arzu edilen şeyi değil.
Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. Bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. Tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor. Fakat benim de sevmeğe hakkım yok mu albayım? Yok. Peki albayım. Ben de susarım o zaman. Gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. Fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? Sorarım size: Nasıl? Kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? Ben ölmek istiyorum satın albayım, ölmek. Bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. Küçük oyunlar istemiyorum albayım.
Sayfa 259
Ben, seni görür görmez anlamıştım. Bütün kaygısız görünüşünün altında duygulu, içine kapanık bir insan olduğunu. Bunu beğendim işte.
Sayfa 259