101 Gündelik Felsefe Deneyimi kitaplarını, 101 Gündelik Felsefe Deneyimi sözleri ve alıntılarını, 101 Gündelik Felsefe Deneyimi yazarlarını, 101 Gündelik Felsefe Deneyimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Siz de herkes gibi işiyorsunuz, başka zamanlarda da içiyorsu nuz. Her iki iş aynı zamanda yapıldığında neler hissedilebileceğini bilmiyorsunuz. Bu deney onu anlamınızı sağlayacaktır.
Dolayısıyla yapacağınız iş basittir. Bir bardağa su dolduracak ve işemeye başladığınızda içeceksiniz. Suyu bir dikişte, hiç ara verme den için. Anında tuhaf şeyler hissetmeye başlayacaksınız. Cinsel organınızdan çıkan su neredeyse aynı anda ağzınızdan giren suyla süreklilik oluşturur. Dolayısıyla birdenbire bedeninizin, o zamana kadar mümkün olabileceğini aklınızdan dahi geçirmediğiniz bir düzenlemesini düşüneceksiniz ve gözlemleyeceksiniz. İçtiğiniz su doğrudan doğruya mesaneden çıkıyormuş gibi gelir size. Bir kaç saniye içinde doğrudan bir devre keşfedersiniz, doğrudan ve tartışmasız biçimde gözlemlediğiniz akıl almaz bir fizyolojidir bu; boğaz-idrar yolu, birdenbire oluşan mide-mesane güzergâhı.
Birkaç saniye içinde çılgın, çok basit bir beden keşfediyorsu nuz. Ama bu çok açık, belli olan ve kuşkulanılması mümkün ol mayan bir beden. Onu görüyorsunuz. Bağırsak yok, böbrek yok, bekleme yok, süzme yok, diyaliz yok. Su bedeninizde düşey olarak dolaşıyor, soğuk sıvı içinizi yıkıyor, ilginç ve açık bir biçimde yıka nıyorsunuz. Organizmanız içeriden açılıyor adeta, su içerisi ve dı şarısı arasında hafifçe, kozmik bir akım ya da otomatik yıkama gibi dolaşıyor. Siz nasıl isterseniz.
Sıkılıyorsunuz# Hep aynı şeyleri görüyorsunuz. Ders ilginç değil veya beklediğiniz telefon bir türlü gelmiyor. Ya da ne yapacağını zı bilmiyorsunuz ve duraksıyorsunuz. Dünya sisler içinde sallanıp duruyor sanki. Siz de kararsızlık ve istikrarsızlık hissediyorsunuz. Bedeninizin çevre çizgileri kaybolmaya başlamıştır ve belli belirsiz çevreye yayılmaktadır adeta. Hatta gitgide buharlaşmaya, süt gibi olmaya, hafifleşmeye başlamışsınızdır. Kim olduğunuzu, nerede olduğunuzu tam olarak bilmiyor olabilirsiniz. Sıkıntı eritmeye başlamıştır sizi.
Acıyacak bir yerinizi kuvvetli bir şekilde çimdikleyin. Örneğin kolun iç kısmı, boyun, kasık. Kısa süreli ama size çığlık attıracak kadar kuvvetli bir acı olmalıdır bu. Ama bastırabilmeniz gerekir bu çığlığı. Savunmalarınızı boşa çıkarmak için çabuk hareket edin. Acıyı bekleme zamanınız olmasın, acıya hazırlanma zamanınız da olmasın. Seri olun. Deyim yerindeyse kendinizi hazırlıksız yakala maya çalışın. Acının bedeninizin birliğini bozması, sizin geldiğinizi görmemesi için elinizden geleni yapın. Acının sizi bir rastlantı, bir kaza, ani bir şok gibi yakalaması gerekir. Üstünüze çökmesi, uyu şukluk içindeyken yıldırım gibi çarpması gerekir Şiddet yeterli düzeydeyse etki sağlanmıştır; gerçeği yeniden bulursunuz, bedeniniz size geri verilir, nerede olduğunuzu bilir siniz, sisler dağılır, sıkıntıdan kurtulursunuz, yaşama geri dönersiniz.