Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ailede Fırsat Eğitimi

Bilinçli Aile Olmak

Nevzat Tarhan

Bilinçli Aile Olmak Gönderileri

Bilinçli Aile Olmak kitaplarını, Bilinçli Aile Olmak sözleri ve alıntılarını, Bilinçli Aile Olmak yazarlarını, Bilinçli Aile Olmak yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birine ait olmak, bir yere ait olmaktan daha güvenli sanırım
Kadın ve erkek, karşılık buldukları bir kalbe bağlanarak dünyada bir adres edinirler. Uzaklara çekip gitseler de, dışarılarda uzun patikalara girseler de yeryüzünde dönebilecekleri, ait oldukları bir nokta vardır. Evliler, nihayette dönebilecekleri bir insan edinirler, kendilerini çağıran çocukları olur.
Sayfa 41
İyi bir evlilik için de iyi olan biriyle evlenmek gerekir. Ama günümüzde bu iyi olan, “en güzel olan” şeklinde değişmiştir. Güzel, varlıklı biriyle evlenmek esas görülür. Böyle olunca insan güzel ve varlıklı olmayı birinci amaç olarak görmeye başlar. Bu da hayatı bir mücadeleye çevirir.
Sayfa 32
Reklam
Feminizm, evliliği kadının esareti olarak görür. “Niçin kadın bir erkeğe bağlı kalsın ki?” diye sorar. Böyle düşündüğü için, birbirleri için yaratılan kadın ve erkeği birbirine düşman kılar. Erkek ve kadın düşman olunca hayat bir mücadeleye dönüşür.
Sayfa 32
Üç uyum
İnsanın sağlıklı olması; iç dünyasındaki uyum, sosyal uyum ve mesleki uyum gibi üç şeyle mümkündür. Kendinde bu üç uyumu birleştirmiş kişi sağlıklı bir evlilik de gerçekleştirebilir, bu üç uyumun olmadığı evlilikler ise uzun sürmez.
Sayfa 29
Sadece gitmeyi bilir.
Evli olmayan, dışarıdaki seslere büsbütün açıktır. Bu seslerin çeldiriciliğine karşı yükselen bir iç sesten yoksundur. Aklına gelebilecek bir eşi yoktur, gözlerinin önüne gelen çocuk gözlerinden mahrumdur. Kendini özgür ve sahipsiz hisseder. Dönmek zorunda olduğu bir yer olmadığı için sadece gitmeyi bilir. Dönmeyi bilmez, kim çağırsa oraya gider.
Sayfa 28
-mg-
" Başkası ne der ? " Diyerek altına girilen büyükçe bir zahmet var .
Reklam
224 syf.
1/10 puan verdi
Kitapta bir kısım vardı “HER evlilikte olmuştur koca karısını dövmüştür” şeklinde bir cümle vardı. Beni çok rahatsız etti çünkü HER evlilikte olmuştur diyor. Benim evliliğimde olmadı anne ve babamın evliliğinde veya büyükanne ve büyükbabalarımın evliliklerinde olmadı ben çevremde böyle bir şey hiç görmedim. HER evlilikte olmuştur demek yerine BAZI evliliklerde olan bir şeydir demesi daha doğru olmaz mıydı? Bir diğer husus yazar hem modernliği savunan cümleleri kurarken hem de artık eski çağda kalkış olguları savunuyor. Geniş aileyi savunuyor, evliliğe ailelerin çok karıştığını böyle olmamasını söylüyor halbuki ailelerin evliliklere olan aşırı müdahalesi zaten geniş ailelerin sonucudur. Çekirdek ailede bu durum olmaz. Kitapta bu konularda müthiş çelişkiler var. Kitapta çoğu bilimsel sözler kendisini çok tekrarlamış. Kitap uzun olsun diye mi yapılmış yoksa farklı günlerde yazdıysa öyle bir cümleyi daha önceki bölümlerde yazdığını unuttuğu için mi yazmış emin olamadım. Kitabı çok yetersiz buldum.
Bilinçli Aile Olmak
Bilinçli Aile OlmakNevzat Tarhan · Timaş Yayınları · 2014240 okunma
Sabır, hayatta en önemli silahlardan biridir. İnsan hayatta çok şeye maruz kalabilir, bundan kurtulmak mümkün değildir. Doğmak, her türlü şeye açık kalmak demektir. İnancımızda kader ve kaza diye bir şey var. İnsan kaderini yaşar, yaşarken birçok "kaza"ya, hadiseye muhatap olur. Dinimiz, bize maruz kaldıklarımızı kabullenmeyi salık verir. Kabullenerek sabretme-yi öğütler. Modern ilimler ise sabır için "meditatif" eylem diyor.
Sokrates'in üç filtresi vardır. Biri Sokrates'e gelir, "Size bir şey sormak isterim" der. Sokrates şöyle der adama: "Dur, şu üç süzgece bakalım. Söyleyeceklerin bu süzgeçlere uygun ise anlatırsın. Birincisi, anlatacağın şey doğru mudur? İkincisi, anlatacağın şey iyi bir şey midir? Üçüncüsü, anlatacağın şey faydalı bir şey midir? Dikkat et, birinci süzgeçten geçen ikinci süzgece takılabilir; birinci ve ikinci süzgeçten geçse de üçüncü süzgece takılabilir. Bir şey anlatmak istiyorsan üç süzgeçten de geçe-bilmesine dikkat et."
İlişkide, evliliklerde iletişim kurmayan, daha çok duygusal olarak tepki veren insanlar hep savunmada olurlar. Bir tehlike durumunda yaşıyormuş gibi, her zaman incinebilirler gibi savunmaya geçerler. Bu sebeple yapılması gereken, bu insanlara tehlikede olmadıklarını hissettirmektir. Kendilerinin onandığı, kabullenildikleri hissini onlara vermek... Çünkü bu insanlar daha fazla onanmak isterler. Bunu görmediklerinde öfkelenir, öfke halinde savunmaya geçer, bu sayede güvende olduklarını hissederler. Dolayısıyla onların güvenini kazanmaya çalışmak lazımdır. Sevildiklerini, saygıya değer olduklarını göstermek...
Reklam
Yıllarca evli insanlar birbirleriyle konuşmakta güçlük çeker, duygularını ifade edemezler. Böyle oldukları için de kızgınlık üzerinden kendilerini ifade ederler. Hayır, sevmiyor değiller; eşine, çocuklarına karşı sevgi de duyuyorlar. Ancak buna rağmen konuşmayı beceremez, dil üzerinden kendini anlatmaz;hep kızgın, hep sinirli olurlar.
Öfke
Öfke, insan psikolojisinin menfi tarafında duran dört at-lidan biridir. Felaket getiren atlılardan... Dört atlı; kin, öfke, kıskançlık, düşmanlık... Beyin, bu menfi duygulardan her birinin ortaya çıkışında özel kimyasal bir karışım üretir. İnsan öfkelendiğinde kana bu kimyasal karışır. Bu durumlarda omuz, boyun, bel ve sırt kasları gerilir; damar direnci artıp tansiyon yükselir. Bütün enerji depoları harekete geçer; kolesterol, yağ asidi, şeker artar.
Erkek, çocuğun doğumu için lazım bir şeydir ama çocuğun yetiştirilmesi konusunda varlığı o kadar da etkin değildir. Hem çocuğun doğumunda hem de yetişmesinde anne çok daha belirleyicidir. Çocuğun ihtiyaçları konusunda yetersiz annelerin çocukları sıkıntılı olur. Bir şekilde annesiz kalmış, babalarına kalan çocukların durumu da böyledir. Bir babaya kalmış çocuklar tehlikeye açık demektir. Evet, çocuk için lazım olan çok şey anne isimli kapıdan içeri girer. Mesela annelik hormonu vardır ama babalik hormonu yoktur. Daha önce de bahsettiğimiz gibi maymunlar üzerinde yapılan bir deneyde oksitosin hormonu verilmiş erkek maymunların çocuklarını koruma davranışı geliştirdiği tespit edilmiş.
Erkeğin duygusal farkındalık konusunda eksik olması onun avcı karakteriyle ilgilidir. Avcı yani savunma ve saldırma içinde var olan... Askere benzer avcı. Erkeğin böyle olması bir anlamda iyidir. Çünkü bir aile reisi olarak bu hali, ailesini savunmaya yarar. Genetik olarak öyle kodlanmış. Cesareti ve agresifliği buradan beslenir. Kadınlar ise avcı değil, anaçtırlar. Kadın annedir, duygusal direnci az olan çocuğun bir anneye ihtiyacı vardır. Duygusal ihtiyaçları fazla olan çocuk için anne bir sığınak, bir cevaptır.
731 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.