Onu, sadece kendisi olduğu için seven tek insanın annesi olduğunu biliyordu. Başarılı olup olmamasını umursamıyordu. Çok kötü bir başarısızlığa uğrasaydı bile, onu aynı derecede sevmeye devam ederdi.
Üzerinde çalışmak zorunda oldukları sefil, ikinci sınıf bir malzemeydi; ellerinin altında isteksiz adamlar, geri dönmüş savaş esirleri, eski silahlar ve tüfekler, ulaşım aracı olarak ise köyde kullanılan at arabaları, hamallar ve köylü kadınlar mevcuttu. Bunlardan birinci sınıf bir muharebe kuvveti yaratmaları gerekiyordu. Engin zorluklar karşısında Mustafa Kemal bir an olsun dinlenmemişti.
…Napolyon’un “Vitesse,vitesse,toujours vitesse”
(Sürat,sürat, daima sürat) şeklindeki düsturu onun her zaman kullanmaktan hoşlandığı bir deyiş olmuştu.