Bu kitap yine internetin derinliklerinde tavsiye kitap ararken karşıma çıkanlardan. Nedendir bilmiyorum ben bu kitabı çok farklı bir türde düşünerek almıştım.
Kitabın ismi her ne kadar kurbanı beslemek olsa da kitapta 3 farklı uzun öykü yer alıyor. Her biri zamanında ayrı ayrı yayınlanmış öyküler. Öyküler kurbanı beslemek ile başlıyor, Delilikten Kurtar Bizi ve Gözyaşlarımı Sileceği Gün ile devam ediyor.
Doğrusunu söylemek gerekirse hikayeler sırasıyla hantallaşıyor, kitap bir süre sonra çekilmez hale gelebiliyor. Kurbanı beslemek öyküsünün müthiş olduğunu söyleyebilirim. Irkçılığı, nefreti belki de günlük hayatta kurban ettiğiniz her şeye dem vuruyor kitap. Yazar bütün konuyu gündelik hayata bir çocuğun gözünden öyle güzel indirgemiş ki anlatamam.
Son hikaye o kadar yoğun o kadar dışlayıcı ki, ne olduğunu bile anlayamadım bir süre. Dönem olarak zaten Dünya Savaşı sonrası Japonya mevzu bahis olduğundan insanları anlamak ayrı bir zor olabiliyor.
Delilikten Kurtar Bizi konusunda söyleyecek bir şey bulamıyorum konu olarak duygusal açıdan çok derin. Fakat okuması en az son öykü kadar zor olabilecek bir öykü (Özellikle serviste takır tukur gidiyorken) .
Bir daha Kenzaburo Oe okur muyum bilinmez. Fena bir eser değil. Ama benlikte değildi.