Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tanrı'ya Adanmış Şiirler - Cep Boy

Gitanjali

Rabindranath Tagore

Gitanjali Sözleri ve Alıntıları

Gitanjali sözleri ve alıntılarını, Gitanjali kitap alıntılarını, Gitanjali en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Uzaklara doğru gerilen kanadımın ucuyla senin ayaklarına değebiliyorum, ben ki oraya erişmeyi tahayyül edemezdim.
Sayfa 1 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
ışık, ah nerede ışık? onu arzunun tutuşan ateşiyle yak. Gök gürülder ve rüzgar boşlukta uğuldayarak eser. Gece kara taş gibi siyah. Saatler karanlıkta geçmesin. Aşk lambasını kendi hayatınla yak!
Reklam
90
Ölüm kapını çaldığında ona ne ikram edeceksin? Misafirimin önüne hayatımın dolu kabını koyacağım. Onu hiçbir zaman elleri boş çeviremem. Sonbahar günlerinin ve yaz akşamlarının bütün tatlı mahsulünü, işle dolu hayatımın bütün kazançlarını ve tasarruflarını, günlerim sona ererken ölüm kapımı çaldığı zaman, onun ön üne koyacağım.
Sayfa 42 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bu yaşamın eşiğinden ilk geçtiğim an bunun bilincinde değildim. Neydi acaba beni bu engin gizeme gece yarısı ormandaki bir tomurcuk gibi açtıran kuvvet? Sabah olup da aydınlığa baktığımda bu âlemde bir yabancı olmadığımı hissedivermiştim; ve o ismi ve sureti olmayan kavranılmazın beni kendi annem suretinde kollarına aldığını duyumsamıştım. Her ne olursa olsun, o aynı bilinmez bana hep bilinir görünecek, ölümde bile. Ve bu hayatı sevdiğimdendir ki, ölümü de seveceğim, biliyorum. Çocuk ağlar annesi onu bir memesinden aldığında, ama hemen sonra teselli bulacaktır annesi onu diğer memesine aldığında.
Sayfa 112 - Kırmızı YayınlarıKitabı okudu
GİTANJALİ / TAGORE / ÇEVİREN BÜLENT ECEVİT Senin bitmek tükenmek bilmeyen hediyelerin bana ancak bu küçük ellerim dolusu gelir. Mahbus,söyle bana , bu kırılmaz zinciri kim dövdü? Bu demiri ben kendim dikkatle dövmüştüm Sandım ki yenilmez iktidarım, beni ihlal edilmez bir hürriyet içinde bırakarak ,bütün dünyayı bir esir gibi tutacaktı. Böyle gece gündüz büyük ateşler ve zalim, sert vuruşlarla zincirin üzerinde çalıştım. Nihayet tam çalışma bitmiş ve zincir halkaları kırılmaz bir şekilde tamamlanmıştı ki, onun beni bağlamış olduğunu gördüm.
TERCÜME Bülent EcevitKitabı okudu
6
Bu çiçeği kopar ve al. Gecikme. Aksi takdirse onun sarkıp tozlar içinde düşmesinden korkuyorum. O senin ikliminde yer bulamayabilir, fakat onu elinin eziyetli bir dokunuşuyla şereflendir ve kopar. Aksi takdirde ben farkında olmadan gün bitecek, hediye sunmak zamanı geçecek. Rengi derin ve kokusu bayıltıcı olmamakla beraber bu çiçeği kendi hizmetinde kullan ve henüz vakit varken onu kopar.
Reklam
Bırak bu mırıldanmaları, terennümleri, bu tespih çekip dua okumaları! Tüm kapıları sımsıkı kapalı olan tapınağın bu ıssız ve karanlık köşesinde kime tapmaktasın? Gözlerini aç ve gör, Tanrın karşında değil! O orada, çiftçinin toprağı sürdüğü ve yol işçisinin taş kırdığı yerdedir. Güneşte ve yağmur sağanaklarında onlarladır O, ve tozlara bulanmıştır elbisesi. Sen de ayin cübbeni çıkar üzerinden ve O'nun gibi aşağı, tozlu toprağa gel! Kurtuluş mu? Nerededir bu kurtuluş? Yaratışın bağlarını sevinçle üzerine almıştır Efendimiz, sonsuza dek bağlıdır O bize. Çık bu tefekkürden ve bir kenara bırak çiçeklerini ve tütsülerini! Giysilerin lekelense ve yırtık pırtık olsa ne çıkar? Buluş O'nunla ve yanında kal O'nun - emeğinle ve alnının teriyle.
Sayfa 27 - Kırmızı YayınlarıKitabı okudu
Bir an müsaade et, senin yanında oturayım. Elimdeki işleri sonra bitirebilirim. Senin yüzünün görünüşünden uzakta ne durmak bilir kalbim ne de dinlenmek, ve sahili olmayan bir didinme denizinde sonu gelmeyen bir didinmeye dönüşür işim. Bugün pencereme yaz gelmiş, fısıltıları ve mırıltılarıyla; arılar vızır vızır işliyorlar, gezgin ozanlar gibi şarkılar söyleyerek, avludaki çiçeklenen ağaçlıkta. Şimdi sessizce, seninle yüz yüze, oturma vaktidir - yaşama adanmışlığın şarkısını söyleyerek, burada, bu öylesine suskun ve kendinden taşan aylaklığın ortasında.
Sayfa 21 - Kırmızı YayınlarıKitabı okudu
Ona, ellerimi bağlayarak, gözyaşlarıyla ibadet edeceğim; ona, ayaklarına kalbimin hazinesini dökerek ibadet edeceğim.
Bana, başımı her günkü kıymetsiz şeylerin üstünde tutacak kuvveti ver.
Sayfa 15 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Söylemeye geldiğim şarkı bugüne kadar söylenmedi. Günlerimi çalgımı çalarak ve çalmayarak geçirdim. Vakit; zamanında gelmedi, kelimeler doğru dizilmedi. Kalbimde yalnız arzunun ıztırabı var. Çiçek henüz açmadı, yalnız rüzgarı esiyor. Onun ne yüzünü gördüm ne de sesini dinledim; ancak evimin önündeki yoldan doğru gelen asli adımlarını duy­dum. Uzun gün, zemine onun yerini hazırlamakla geçti, fa­kat lamba yakılmamıştı ve onu evime çağıramıyorum. Onunla karşılaşmak ümidiyle yaşıyorum; fakat bu karşı­laşmanın vakti henüz gelmedi.
"Sen beni her zaman reddedip, zayıf, şüpheli arzuların tehlikesinden kurtararak günden güne senin tarafından kabul edilmeye lâyık bir hale getiriyorsun..."
Rabbim, kavrulan kalbimde yağmur çok geçikti.
Sayfa 16 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Günler ve geceler geçer ve "çağ"lar çiçekler gibi açıp so­larlar. Sen beklemesini bilirsin.
Sayfa 38
“Işık okyanusunun üstünde yayılan bu nilüferin saklı balından tattım ve onun için ben artık mes' udum ayrılış sözüm bu olsun.”
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.