Hapishane Defterleri 4. Cilt

Antonio Gramsci

En Eski Hapishane Defterleri 4. Cilt Sözleri ve Alıntıları

En Eski Hapishane Defterleri 4. Cilt sözleri ve alıntılarını, en eski Hapishane Defterleri 4. Cilt kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir felsefi sistemin terimlerini başka bir felsefi sistemin terimlerine aynen bir iktisatçının dilini başka bir iktisatçının diline tercüme edermiş gibi çevirmek sınırları olan bir iştir ve bu sınırlar, felsefi sistemlerin ya da iktisadi sistemlerin fundamental doğası tarafından belirlenir. Başka bir deyişle, bu tür bir tercüme geleneksel felsefe içerisinde mümkün iken geleneksel felsefeyi tarihsel materyalizme ya da tarihsel materyalizmi geleneksel felsefeye tercüme etmek imkansızdır. Karşılıklı tercüme edi­lebilirlik ilkesi, tarihsel materyalizmin içkin bir "eleştirel" unsurudur zira belirli bir uygarlık aşamasımn, "temelde özdeş" kültürel ve felsefi ifadeye sahip olduğunu varsayar ya da öngörür. Öte yandan bu ifade di­li, her bir "ulusun" ya da felsefi sistemin kendine özgü geleneğine göre değişiklik gösterir. Bu durumda Croce kendine has bir istismardan da sorumludur: O, polemiksel bir "hileye" başvurmuştur. Bir bütün olarak tarihsel materyalizme saldırmak amacıyla tarihsel materyalizmin eleşti­rel bir unsurundan faydalanarak onu Kant'a dahi kıyasla gecikmiş bir dünya görüşü olarak göstermiştir. (Yani Croce tüm tarihsel materyalizm eleştirisini "radikal şekilde" değiştirmiştir. Bu yeni bakış açısı, onun De Man'ın kitabına düzdüğü methiyeler nezdinde değerlendirile­ bilir.)
Reklam
Bilmek, "yapmak"tan ziyade "görmek"tir; doğ­ru bizim dışımızdadır, kendi içinde ve kendisi için vardır, bizim tarafımızdan yaratılmamıştır; "doğa" ve "dünya" manevi gerçek­liğindir. Kimse bunlarda şüphe etmez ve yine karşıt görüşteki hiç kimse bir zırdeli olarak görülme riskine girmez.
Büyük sanatçının, bir mermer bloğunun kendi kütlesi içerisinde neyi ihtiva ettiği konusunda hiçbir fikri yoktur ve o şeye yalnızca akla itaat eden ellerle erişilir.
Russell
İnsanoğlunun yeryüzündeki varlığı olmaksızın Londra ve Edinburgh'un varlığını da düşünemeyiz fakat Londra ile Edinhurgh'un şu an bulundukları yerlerde, biri Kuzey'de biri Güney'e iki noktanın varlığından söz edebiliriz.
İnsanın ne olduğu problemi,o halde, daima şu namıdiğer "insan do­ğası" ya da genel olarak namıdiğer insan problemidir. Başka bir deyiş­le, çıkış noktası olarak "bölünmez" bir konsepte, "insan" olan her şeyi kapsamaya muktedir bir soyutlamaya sahip bir insan bilimi (bir felsefe) yaratma çabasıdır. Öte yandan
Reklam
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.