Haşhaş Savaşı, korkunç bir savaş fantazi kitabı. Yazar kitabı yazarken Afyon Savaşlarından, II. Dünya Savaşından, Çin'in Komünist Devriminden etkilenerek gerçek olaylardan bir fantazi dünyası oluşturmuş. Biraz araştırınca yazarın aslında bir tarihçi olduğunu öğrendim.
Kısaca kitap, yaşlı bir adamla evlendirilmek istenen Rin'in bunu istememesi ve kaçış yolu için askeri bir okula girmesiyle başlıyor. Ve eğitim esnasında bir savaşın patlak vermesiyle ortam bir anda kaotik bir hale geliyor. Karakterlerden birinin söylediği "Ne fark eder? Onlar geliyor, biz bir yere gitmiyoruz ve günün sonunda hayatta kalan kazanacak. Savaş kimin haklı olduğunu belirlemez. Savaş hayatta kalanı belirler." sözü savaşın acımasızlığını ortaya koyuyor. Kuang, savaşın dehşetini ve uzun süreli sonuçlarını göstermekten çekinmiyor. İnsanları fazlasıyla rahatsız edebilecek sahneleri açık bir şekilde dile getirmiş. Beni en rahatsız eden sahne, Venka'nın başına gelen tecavüz sahnesini anlattığı yerdi. Duygusal yönden insanı etkileyebilecek bir bölüm..
Rin, hikayede hem sempatik bir ana karakter hem de verdiği bazı kararlar ile kınanması gereken bir anti-kahraman olarak yer alıyor. Ben, Rin karakterini biraz Mao Zedong'un büyülü güçlere sahip haline benzettim. Bu hikayede ahlaki olarak saf bir karakter yok. Üçlemenin sonraki kitaplarında Rin'in vereceği kararları merakla bekliyorum..
