Hint Felsefesi Tarihi

Mysore Hiriyanna

Hint Felsefesi Tarihi Sözleri ve Alıntıları

Hint Felsefesi Tarihi sözleri ve alıntılarını, Hint Felsefesi Tarihi kitap alıntılarını, Hint Felsefesi Tarihi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
giriş
Max Müller'in ifadesiyle, *felsefe Hindistan'da "bilgi adına değil, insanın bu hayatta ulaşmaya çalışabileceği en yüksek hedef için tavsiye edilir.". * Mokşa anlayışı, isitemden sisteme göre değişir ; ancak, bütün sistemlere göre, felsefi kültürün zirvesine işaret eder. Bir başka ifadeyle Hint felsefesi, mantığın ötesini hedefler. Bu görüşün hususiyeti, *Hindistan'da felsefenin Batı'da olduğu gibi şüphe ya da meraktan değil hayattaki mevcut ahlaki ve fiziki kötülükten kaynaklanan pratik bir ihtiyacın zorlaması olmasıdır.* Mesele kadim Hintlilerin çoğunu rahatsız eden bu kötülüğün nasıl kaldırılacağıdır ve mokşa, bütün sistemlere şu ya da bu anlamda bu kötülüğün üstesinden gelindiği bir durumu tasvir ve temsil eder. *Felsefi çaba, esas olarak hayatın hastalıklarına bir çare bulmaya yöneliktir ve bu noktada metafizik sorular doğal bir şey olarak ortaya çıkar.* *Mesela bunu, samsaranın bulanık okyanusunun karşısındaki sahile giden yolu keşfeden, "nehri geçen" anlamına gelen, bazen birkaç okulun kurucusuna atfedilen Tirthan-kara sıfatında açıkça görürüz.*
Sayfa 7 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları
Yaradılış Şarkısı
O zaman hiçbir şey yoktu, ne hava ne gök ötede. Her şeyi kuşatan neydi? Her şey nerede uyumakta? Derin sularda? O zaman ne ölüm ne de ölümsüzlük vardı, ne gece ne de gündüzün değişimi? Sakince nefes alan, kendi kendinde var olan; ötesinde hiçbir şey bulunmayan. Karanlıkta gizlenmiş karanlık var oldu önce -bir deniz, uzaklarda kaybolan. Bir, gizli bir aşkla gelişen bir kaosta sarmalanmış bir boşluk, Onda ilk olarak arzu var oldu, zihnin ilk tohumu, Bilgelerin bulmayı araştırdıkları gibi, hiçlik varlığa ilişiktir. Karanlık ve aziz boşluk boyunca yayılan, parlayan ışık-Nefes miydi? Yoksa yukarıda olan yüce mi? Hangi ozan cevaplayabilir bunu? Burada bereketlendirici güçler bulundu ve mücadele eden muazzam güçler- Kendi ekmeğini kendisi kazanan toprak aşağıda ve enerji yukarıda. Kim bilir, kim söyleyebilir, bu muazzam varlığın nereden yükseldiğini? O zaman tanrılar doğmamıştı- o zaman kim bu hakikati açıklayabilir? Bu dünya nereden kaynaklandı ve ilahi bir elle şekillendirildi mi şekillendirilmedi mi?
Sayfa 28
Reklam
birinci kısım: vedalar dönemi / Rüyasız Uyku
O, daha ziyade, eğer adlandıracak isek, tefekküri olmayan bir farkında olma durumudur denilebilir. "Bir rüya durumunda, uyanıklık durumunun ilgileri yok olabilir, ancak o hiçbir şekilde ilgisizlik olarak isimlendirilemez. Onun, kendisine has acıları, zevkleri vardır ve derin uyku durumunun ayırt edici özelliği olan mükemmel dinginlikten mahrumdur. Uykunun mutlak huzur ya da mutluluğunu bile uyandıktan sonra hatırlarız, çünkü o zaman yalnızca uyuduğumuza değil fakat derin olarak uyuduğumuza da kanaat getiririz.'' (Maya bu saf berraklık; Yok benden öteye hiçbir şey Brahman'ın yokluğu var hiçten öteye.)
Sayfa 54
Şimdiye kadar realiteye, zaman unsurunu bütünüyle görmezden gelerek baktık. Aynı şeyi zaman için yaptığımızda, Budizm'e göre bu toplam iki dakika için bile aynı kalmaz, sürekli olarak değişir. Böylece benlik ve maddi dünya, her biri akıcıdır (samrana). İki sembol, -suyun akışı ve alevin kendi kendisini üretmesi ve kendi kendisini tüketmesi- genel
Sayfa 120
Upanişadlara has etiğin temeli kötülük anlayışında bulunur. Bu kötülük, tanrıların iradesine karşı suç işleme ya da daha önceki dönemde olduğu gibi, kurbansal doğruluktan ayrılma değil fakat Brahman'ın birliğinin olduğu yerde, yalnızca farklılığı gören metafiziksel bir hatanın sonucu olarak kabul edilir. Nihai gerçekliği kavramada başarısız olan ampirik düşünce onu tahrip eder ya da onu parçalara ayırır ve parçaları birbirinden ayrı olarak takdim eder. Kötülük, teorik açıdan sonluluktan kaynaklandığı gibi, pratik açıdan da Gerçeklik hakkındaki bu yanlış görüşten kaynaklanır. Bu yüzden kötülük, olumsaldır ve doğru anlaşıldığında Mutlak'ta yeri yoktur. Gerçekliğin bu ya disini diğerinden başka gördüğü içindir ki, kendisini korumaya ve yüceltmeye çalışır. "Birlik idrak edildiğinde ve her varlık bizim kendi benliğimiz haline geldiğinde, o zaman herhangi bir kuruntu, vehim ve acı nasıl olabilir?"
Sayfa 55 - pdf
Pûrva-Mimamsa
"O zaman hiçbirşey yoktu, ne havada ne gökte karanlıkta gizlenmiş karanlık var oldu önce. Gizli aşkla gelişen kaosta sarmalanmış boşlukta ilk olarak arzu var oldu." Pûrva-Mimamsa , Yaratılış Şarkısı
Sayfa 290 - İstanbul Bilgi üniversitesi yayınları
Reklam
30 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.