"Başka biri oluyorum;' dedim sana. "Evde başka, işte başka, sokakta başka." Deniz kıyısında, ormanda, kitap okurken, film izlerken, yemek yerken, kızarken, mutluyken, sevişirken, aşık olurken başka.
Dedin ki, "Onları tanıştırsana:'
Yemek, ölümü çağrıştırıyor ona. En çok da karnıyarık.
Bir ölüyü soyar gibi soyup yatırdıkları için mi?
Boydan boya yarıp içine baktıkları için mi?
Üzerine kara toprak gibi soğanlı kıymayı döktükleri için mi?
Değil!
"Bir yere mi gidiyorsun?"
"Öyle görünüyor."
"Nereye?"
"Tam olarak bilmiyorum.Kimse bilmiyor."
"Ama kestirebiliyorsun."
"Anladın işte,yine de bilemiyorsun."
"Hep ' bir yerlere' gidiyor insanlar bir yaşına kadar, sonra 'bir yere' doğru gidiyor, anladığım."
Defterimden koparılmış sayfalarda maviden mürekkep el yazım sizin evde, defterimdeki sayfalarda kalan karbon karası el yazım bizdeydi. Yaşadıklarımın aslı sende, kopyası bende.
“Başka biri oluyorum," dedim sana. "Evde başka, işte başka, sokakta başka." Deniz kıyısında, ormanda, kitap okurken, film izlerken, yemek yerken, kızarken, mutluyken, sevişirken, âşık olurken başka.
Dedin ki, "Onları tanıştırsana."