Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İs Odası

Doğan Yarıcı

İs Odası Gönderileri

İs Odası kitaplarını, İs Odası sözleri ve alıntılarını, İs Odası yazarlarını, İs Odası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hayat bir aldatmaca, diyordu el ele, aldanacak ne çok şeyin varsa o kadar mutlusun.
Sayfa 22 - Yapı Kredi Yayınları (1.Baskı)Kitabı okudu
108 syf.
7/10 puan verdi
·
5 saatte okudu
Kav
Kav
’la başlamıştım Doğan Yarıcı yolculuğuma. Mutlu ayrılmıştık. Bir araya gelecektik tabiki. Hikayeleriyle devam etmek istedim yazdıklarına. Oraya yazmış olduğum incelemede; “… belki daha kalabalık oluruz onun yazın çadırı altında…” arzumu dile getirmiştim. Sanırım halen bir avuç Doğan Yarıcı okuru olarak yola devam ediyoruz. Ne acı. • Yazıyı yine sade ve yalınlıkta buluşturan hikayeler bulacaksınız. Özellikle ikinci bölümde Ferit Edgü çizgisine varılacak yalınlıkta. Ama seveceksiniz bence onu. Bir okusanız seveceksiniz. Güzel eserler var onun kaleminden.
İs Odası
İs OdasıDoğan Yarıcı · Yapı Kredi Yayınları · 201438 okunma
Reklam
“Başka biri oluyorum," dedim sana. "Evde başka, işte başka, sokakta başka." Deniz kıyısında, ormanda, kitap okurken, film izlerken, yemek yerken, kızarken, mutluyken, sevişirken, âşık olurken başka. Dedin ki, "Onları tanıştırsana."
YKY
Aktarmalı
"Bir yere mi gidiyorsun?" "Öyle görünüyor." "Nereye?" "Tam olarak bilmiyorum.Kimse bilmiyor." "Ama kestirebiliyorsun." "Anladın işte,yine de bilemiyorsun." "Hep ' bir yerlere' gidiyor insanlar bir yaşına kadar, sonra 'bir yere' doğru gidiyor, anladığım."
Sayfa 91 - YKYKitabı okuyacak
"...gidiyorum şehirden, buralardan, biliyorum bir yerde beni bekliyor, belki bir sahilde, deniz kıyısında, yamaçlarda, kendi halinde.."
"Nasıl doğdularsa burada, nasıl düştülerse buraya, bu ırak burna, birbirinden uzak ama bir arada, aynı renkte ama başka başka biçimde ağır, hep yalnız ve hep denize karşı, duruyorlar."
Reklam
"Ellerimde yaralar çıkıyor, göğsümde bir de, gelinciğe benziyor. Gece de benziyor gelinciğe."
"Kat kat çökmezdi içime karanlık, ışığın kalmaz mıydı az da olsa, bana veda edip gitseydin? Dönüp yüzüme bakmadan da olsa. Yine tuşlara dokunmadan, sessiz, içindeki müziğinle. Ben anlardım."
"Ben de sizdeki radyodan senin yüzüne yansıyor muydum geceleri? Eğer oluyorduysa, ışığını gösteremeyen kara bir bulut gibi miydim? Piyanonda bakmadığın tuşlar gibi kara."
"Yine çevirir miydim satır satır içimdeki yağlı yıvışkan karanlığı, yine rastlar mıydım sana?"
Reklam
"Boynunun eğimi, topuzundan kurtulmuş bir tutam saçın ensene doğru düşüşü, sen sallandıkça boşlukta o bir tutam saçın yer çekimsiz salınışı, uçlarının aralarda beyaz tenine değmesi, ışığın gezinmesi aramızda, gölgelerin suda yansır gibi dalgalanması hafifçe, evi de sallaması usul usul, beni de, içimdeki koyu kaygan ağır gölgelerin aralanır gibi olması. Gördüklerimin kat kat içime kopyalanması."
"Kimse, şu anını, geçmiş zamanlar için harcamamış. Ölümlü hayatın bir yerinde ölümsüzleşsin diye ansızın dondurulmuş anlara bakmamış. İçine tekrar girerek, bir ucundan ilişerek, durduğu yerde tekrar durup kafasını denk getirerek, uzun bulutlu gökyüzüne uzun uzun dalmamış."
"Birini seversen kaybedecek her şeyin oluyor, sevmezsen hiç. Bir kendin."
"Hayat bir aldatmaca, diyordu el ele, aldanacak ne çok şeyin varsa o kadar mutlusun."
"Birlikte böylece yürüyordu caddenin sonuna, başka bir köşeye değin. Hüzün de."
150 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.