Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

İstanbul Kitaplığı - 5

İstanbul - Lale İle Sümbül

Selim İleri

İstanbul - Lale İle Sümbül Sözleri ve Alıntıları

İstanbul - Lale İle Sümbül sözleri ve alıntılarını, İstanbul - Lale İle Sümbül kitap alıntılarını, İstanbul - Lale İle Sümbül en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gün inceliyor iyice, akşam yaklaşıyor.Baudelaire'in dizesi deki gibi:Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam...
Reklam
Geçmişin gölgesinde...
"Geçmiş; bir daha geri gelmeyecek o günlere, o saatlere özlemim dinmez. Güneş yine alev alevdir, gökyüzü masmavi, deniz pırıl pırıl..."
Ne miydi yaşamak? Edip Cansever'den bir dizeymiş meğer: "Olsa olsa ateşini yakıyordun yalnızlığın."
"Vapur saatine az kalmıştı; iskeledeki kahvede oturmadık. Adalar'dan dönüşler zaten hep telâşlıdır. Adalar'dan birinde yaşasam, mevsimler yaşasam, avarelikler yaşasam..."
"Gerçekten ateş kırmızısıyla, bütün bir yazdan güneşi özümsemişçesine çıkagelirlerdi. Yoğurtçu Parkı'na. Ve sanki bu yüzden yalnızca sonbahara yaraşırlardı."
Reklam
"Hazin bir sonbahar güneşi, bu sisli ve mor dağlara başka bir güzellik, durgun ve mavi denize fersiz bir parıltı verdiği zaman, içim unutulmaz bir hatıranın acısıyla sızlar."
Sayfa 115Kitabı okudu
"Gün inceliyor iyice, akşam yaklaşıyor. Baudelaire'in dizesindeki gibi:Akşam olsa diyordun, işte oldu akşam..."
Ziya Osman Saba hüzünle söyler: "Bir başka güneş altında okuduğum kitaplar! Sizler şimdi; böyle arkalarına isimler yazılmış ciltler içinde bir rafta sıralanmakta, ölülerin ayrı ayrı kutulara konup, hücrelerine yerleştirilmiş küllerine benzemiyor musunuz? Geçmiş, bir daha gelmeyecek zamanların külleri değil misiniz?" Galiba yaşadıklarımız da...
Reklam
Salaş bir lokantada Edip Cansever' le karşılıklı oturabilir, şiirden konuşabilirdiniz. Şimdiyse, yeni zaman ciplerinden afur tafurla inenler, şiirden konuşmayı akıllarına bile getirmiyorlar.
Sayfa 163 - DoğanKitabı okudu
Dar hayatlar, dar ufuklar, dar duyarlılıklar büyük odalarda, deniz manzarası gören evlerde, orman içi villalarda yaşayadursun; küçük oda, şimdiye kadar çözemediğim sırlar çözüyor.
Sayfa 198 - DoğanKitabı okudu
Yükselişlerde tek ülküsü açgözlülük olan bugünün ortamında bunları kimlerle paylaşabilirim?
Sayfa 198 - DoğanKitabı okudu
Yazar olmak, olabilmek için çırpındığım günlerde, insanlara söyleyebileceğim sözlerin de olduğuna inanıyordum. Ülkülerim vardı. Korkunç politikaların evirip çevirdiği bedbaht dünya, yazıyla çiziyle değişir sanıyordum. Şimdi düşünüyorum da, söyleyebileceğim her söz, kendisine ulaşabildiğim okurca zaten bilinen sözler olmayacak mıydı?
Sayfa 197 - DoğanKitabı okudu
Basen burada öyle akşamlar olur ki, İstanbul'u sarhoş edene çanaktan o da gizlice yudum yudum içip sızar. Bazen burada öyle sabahlar olur ki, sanki şehrin üstünde meçhul alemlerden inen bir örtü vardır ve kim bu örtüye bürünecek olsa, o meçhul âleme doğru yükselecekmiş gibi olur. (Samiha Ayverdi, Salacak hakkında söylüyor.)
16 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.