Herkese merhaba,
Nurullah Ataç'ın çok güzel bir sunuş kısmıyla okumaya başladım ve Fransa'da o dönemlerde o büyük ustalar (Stendhal, Hugo, Balzac v.d.) arasındaki o çekişmeyi görünce acaba günümüz yazarlarını görseler ne tepki verirlerdi merak ettim :)
Kitabın konusuna gelecek olursak, Napolyon ile savaş katılmasından kaynaklı yazar sürekli o döneme atıfta bulunuyor bu kitabı okumadan önce biraz Fransa tarihini araştırmak faydalı olacaktır.Sınıfsal farklar, siyasi olgular, hırs, kızıllar (askerler), karalar (rahipler) ve olmazsa olmazımız aşk-iniş çıkışları. Julien Sorel kitabın ana karakteri onun gözünden bahsettiğim tüm konuları ele alıyor yazar. Sürekli kendiyle çatışan bir karakter düşünün yer yer beni çok yordu, sinirlendirdi ve bazen de içimi acıttı. Şu bir gerçek ki unutamayacağım karakterler arasına girdi. Realist bir roman olmuş. Julien belli mevkilere gelmek için hırsıyla gözü bürünmüş bir genç. Bazen kendine geliyor ve bu süreçlere soylu kadınlar eşlik ediyor. Alt metinde ağır bir burjuva eleştirisi yer alıyor ve bunu ustalıkla yapıyor.
Ben her klasiğin bireylere bir şeyler kattığı kanısındayım. Bu nedenle bu eserinde okunması gerektiğini düşünüyorum. Keyifli okumalar dilerim.