Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Osmanlı İmparatorluğu'nun Arapları 1516-1918

Bruce Masters

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı İmparatorluğu'nun Arapları 1516-1918 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Osmanlı İmparatorluğu'nun Arapları 1516-1918 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Osmanlı İmparatorluğu'nun Arapları 1516-1918 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ocak 2002’de Suudi müteahhitler iki yüzyıldır Mekke’ye hâkim, Osmanlı döneminden kalma Ecyad Kalesi’ni yerle bir ettiler.
Ecyad Kalesi
Ecyad Kalesi, Ortadoğu’daki diğer tarihi eserlerle karşılaştırıldığında son döneme ait bir eserdi ve korunmasına dair yerel bir talep de yoktu. Yine de Türkiye’nin o tarihteki Kültür Bakam İstemihan Talay, kalenin yıkılışını Taliban’ın önceki yıl Bamyan’daki Buda heykellerini sebepsiz yere yıkmasına benzetti.
Reklam
16. yüzyıldan Birinci Dünya Savaşı'na dek dört yüzyıl boyunca Osmanlı siyasi ve kültürel nüfuzu Akdeniz'in güney ve doğudaki kıyı bölgelerinin tümünde etkindi. Buna rağmen, 20. yüzyıl Arap tarihçileri, Osmanlı dönemini nadiren olumlu bir şekilde sundular. Yüzyılın büyük bir kısmı boyunca, hâkim siyasi söylem Arap milliyetçiliğiydi. Bu
20. yüzyıl Arap tarihçileri, Osmanlı dönemini nadiren olumlu bir şekilde sundular.
Milliyetçi tarihçiler Osmanlı İmparatorluğu’nu Arap topraklarında yabancı bir işgalci olarak gördükleri için, atalarının da aynı şekilde hissettiklerini varsaydılar
Halifelik örneği, mutlakıyetçiliğin bir ifadesi olarak daha sorunluydu çünkü ulema, adaletin dağıtımının sultanın yetkisinde olduğunu tasdik etse de, adaletin tanımına en nihayetinde kendisi karar verebiliyordu.
Reklam
Osmanlı’nın İstanbul’u fethini anlatan Rum tarihçi Kritovulos, açık bir biçimde Sultan Mehmed’le Büyük İskender’i mukayese etti. Saraydaki başkaları ise sultanların mukayesesini, İslam öncesi Pers şahları, Bizans imparatorları, Cengiz Han ve Abbasi halifeleri de dahil geçmişin büyük önderlerini kapsayacak şekilde genişlettiler.
Osmanlılar için
Onlar tüm dünyayı ele geçirmek isteyen önceki devletlerin de paylaştığı daha büyük bir vizyon içerisinde, “sultanlığın” dar anlamının ötesine geçen bir siyasi müessese kurma hevesindeydiler.
Diğer imparatorluklarda olduğu gibi Osmanlı İmparatorluğu’nun kurulması ve idamesi için de sömürü ve baskı bir aradaydı.
Arap milliyetçi tarihçileri, atalarının Osmanlı sultanının tebaası olduğunu söylemekte haklıydılar ancak bu ilişkinin niteliğini betimleme konusunda o kadar da ikna edici değildiler.
119 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.