Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Parma Manastırı

Stendhal
General Bonaparte, 15 Mayıs 1796'da Lodi Köprüsü'nü aşan o genç ordusunun başında Milano'ya girdi, İskender'le, Sezar'a bunca yüzyıl sonra bir halef çıktığını dünyaya gösterdi. Daha Fransızların gelişinden sekiz gün önceye dek Milanolular onları bir haydut çetesinden başka bir şey saymıyorlardı.. Ortaçağda, Cumhuriyetçi Lombardiyalılar, Fransızlarınkine eşit bir yiğitlik göstermişler, bu nedenle de şehirlerin Alman imparatorlarınca taş taş üstünde kalmamacasına yıkıldığını görmeyi hak etmişlerdi. O günden sonra da sadık uyruklar haline gelmişlerdi. Soylu yada zengin bir ailenin kızı evlenince pembe taraftan küçücük mendiller üzerine maniler basmak da başlıca işleri olmuştu. Hayatındaki bu büyük olaydan iki, üç yıl sonra bu kız bir erkek arkadaş edinirdi. Kimi zaman kocanın ailesince seçilen bu arkadaşın adı nikah sözleşmesinde önemli yer tutardı. Çok geçmeden yeni ve tutkulu alışkanlıklar boy gösterirdi. Avusturya alayının gidişiyle birlikte canını tehlikeye atmak moda oldu. Yüzlerce yıl süren yavan duygulardan sonra yurdunu gerçek bir sevgiyle sevmek, yiğitçe işler peşinde koşmak gerektiğini herkes anladı. V. Carlos'un, II. Felipe'nin zorbalık idaresinin sürüp gitmesi yüzünden, halk derin karanlıklara gömülmüştü. İkisinin de heykelleri alaşağı edildi.
Yazar:
Stendhal
Stendhal
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 40 dk.Sayfa Sayısı: 306Basım Tarihi: 2014İlk Yayın Tarihi: 1839Yayınevi: Gece Kitaplığı
ISBN: 9786053242598Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
591 syf.
10/10 puan verdi
Mutlu azınlığa çekilen tabanca
Dünya klasiklerinin içerisinde baş köşeyi koruyan
Kırmızı ve Siyah
Kırmızı ve Siyah
’tan yaklaşık dokuz yıl sonra kaleme alınan bu eser, elli altı yaşındaki bu yorgun Fransız’ın dünyadan ayrılmadan önce edebiyat dünyasına bağışlamış olduğu son güzide eseri.Öyle ki Tolstoy Savaş ve Barış’taki savaş sahnelerini onun sayesinde
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Can Yayınları · 20171,653 okunma
Reklam
591 syf.
8/10 puan verdi
#1001kitap~~~
Balzac, "Parma Manastırı" nı üst üste 3 kez okumuş ve olağanüstü diye nitelemiştir. 1mektubunda da 50 yıldan bu yana yayımlanmış kitapların en güzeli diye belirtmiştir bu hayranlığını. Balzac, onu göklere çıkarırken, pek çok eleştirmen yerin dibine batırmıştır Stendhal'i. Balzac'a yazdığı mektupta Savunduğunuz bu kitabı 60, 70 gün içinde
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20191,653 okunma
599 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Fransız yazar Stendhal'in İtalya'da kaldığı sıralarda izlenimlerinden ve gördüklerinden esinlendiği bir kitap. Yazar kendisi de zengin bir ailenin çocuğu olduğu için 19.yy zamanında birçok soylunun ve varlıklı insanların salonlarında bulunmuştur. Kitapta konusu geçen olaylar da ,bu varlıklı,soylu, burjuva insanlar arasında olmaktadır. Kitapta ensest bir sevgi, ilişki de söz konusu. 19. yy 'da bu tip ilişkilerin Avrupa aristokrasi hayatında olağan ,yadsınamaz olduğunu görüyoruz. Stendhal'in bu kitabı yedi haftada (biraz fazla 52 gün)yazdığı söyleniyor. Ayrıca Balzac'ın bu kitabı övmesi ile önem kazanmış. Yer yer sıkıcı, yer yer de ilginç, sürükleyici yerleri var kitabın. Yani bence pek istikrarlı değil .Bazı yerleri de saçma geliyor. Ama o günün İtalya'sını ve Avrupa'sını merak edenler için gayette okunabilinir bir kitap.
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Can Yayınları · 20171,653 okunma
567 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Kitap 52 gün gibi kısa bir sürede yazılmış ve Balzac kitabı bir başyapıt olarak övmüştür. İtalya’da, genelde de Parma’da geçen; savaş, tutku, aşk ve siyasal maceralarla dolu sürükleyici bir kitap... Savaşmak için genç yaşta evden kaçıp daha sonra yaşadığı büyük sıkıntılara rağmen toplumun en saygın kişilerinden biri olan Fabricio Del Dongo'nun
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · İletişim Yayınları · 20161,653 okunma
Reklam
591 syf.
8/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Stendhal (1783_1842),Fransız edebiyatının en büyük realist yazarlarındandır.Eserlerinde psikolojik çözümlemelere yer verirken gerçekçi anlayıştan uzaklaşmamıştır.Daha önce Kırmızı ve Siyah adlı eserini okumuş çok beğenmiştim.Parma Manastarı adlı eseri listeme alma sebebim ise Ernest Hemingway'ın "Yılda bir milyon dolar kazanmaktansa,bu
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Can Yayınları · 20171,653 okunma
591 syf.
·
Puan vermedi
Stendhal’dan okuduğum ikinci eser. Kurgusunun çok sağlam olmasına rağmen Kırmızı ve Siyah ile mukayese ettiğimde çok daha karışık, okunması zor ve edebi olarak daha zayıf buldum. Çok fazla karakter var, özellikle ilk bölümlerde kim kimdir hatırlamakta oldukça zorlandım. Akış yavaş ilerlemesine rağmen mekanlar ve karakterler hızlı değişiyor bu da okumayı oldukça zorlaştırıyor. Bazı yerlerde yıllar çok hızlı geçiyor, bazen neredeyse saatler sayılıyor. Koşu bandında ilerlemek gibi. Ana karakter şımarık ve yakışıklı genç Fabricio. Roman evden kaçıp savaşa katıldığını zanneden, güzel yüzü ve uyumlu yapısıyla çevresindeki tüm kadınları kendine hayran bırakan, insanda sarıp sarmalama hissi uyandıran Fabricio’nun, Napolyon döneminde başından geçenleri anlatıyor. Akışta Fabricio’nun maceralarına tanıklık ederken bir yandan da din ve devlet adamlarının birbirleriyle olan münasebetleri, saray entrikaları ortaya dökülüyor. Belirttiğim gibi kurgusu sağlam olmasına rağmen okurken dikkat ve sabır isteyen zorlayıcı eserlerden.
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Can Yayınları · 20171,653 okunma
600 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Kırmızı ve siyahla beni inanılmaz etkileyen yazar için bu kitapta aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Hikaye,işleniş, zaman ve örgü olarak değerlendirmek gerekirse gayet güzel. Özellikle siyasi durumlara bakışı inanılmaz yaratıcı. Duygusal bakımdan bir tamlık bekledim ama kısım beni çok eksik bıraktı. Hayatta her şey var ama herkese bağlanabilen bir adamın sonu ilginç geldi. Her hikaye mutlu sonla bitmez evet ama sonda biraz da olsa bir amaç olsa mutlu ederdi.Sanırım yazar şöyle baktı ;bazı şeyler yaşanmalı ve bazı sonlar mutsuz olmalı hayat gibi...
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20201,653 okunma
567 syf.
·
Puan vermedi
Balzac'ın da dediği gibi "Elli yıldan bu yana yayımlanmış kitapların en güzeli"  Zorlu ama çetin bir okuma isteyenler için ideal iken, dönemin tarihini ya da toplumun nabzına göz gezdirmek için araştırmacı bir metin Parma Manastırı. 52 günde kaleme alıp Paris'i daha doğrusu Fransız Edebiyatını bir nevi hayran bıraktı sevgili Stendhal. Bizleri Fabricio adında bir gençle tanıştırıyor yazar. Paris; dönemin hırsızlığı, adam öldürmesi, kaosu ve yolsuzluğu çığır aşmış, can güvenliğinden müzdarip olan bir halka götürüyor. Fabricio'ysa bütün bunlardan dolayı her ne kadar acemi olsada orduya katılmanın mantıklı olduğunu düşünür. Her şey bu kadar iyi olmamakla birlikte öz abisi onun kaçak olduğu iddasıyla suç duyurusunda bulunur. Lakin hayat ona bir şans daha verir ve pekala haklanır. Peki hikaye burada bitiyor mu? Okur, yanılgıya düşme çünkü Stendhal heyecan ve kitap sonunda sorgusuz bırakmaz. Kitaptaki "hala" karakteri sahneye çıktığında bir göz atın derim. Buradaki kilit noktalardan biri o karakterle bizim acemi Fabricio, öyle durumlarla yüzleşecek ki ellerimizin altında nasıl değiştiğine şahitlik yapacağız. Vicdan muhasebesinin kitap sonunda mihenk taşı olacağı eşsiz bir metindi. Şimdi sıra sizin okur, tavsiyelik bir kitaba başlamak zor olmasa gerek. #parmamanastırı #lachartreusedeparme #stendhal #iletisimyayinlari
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · İletişim Yayınları · 20161,653 okunma
Reklam
567 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Stendhal’in 1839 yılında yayınladığı en bilinen iki romanından biri olan Parma Manastırı için Tolstoy “Olmasaydı Savaş ve Barış’ı yazamazdım” der. Balzac üst üste üç kez okumuş ve olağanüstü diye nitelemiştir. Parma Manastırı, Fabrice del Dongo isimli Parma Prensliği’nde yaşayan bir gencin hayatını ve hayat içindeki siyasi, duygusal ve sosyal gelişimini, olgunlaşmasını anlatıyor. Kitap, şimdiye kadar okuduğum klasiklerden biraz daha eskiyi ve İtalya’daki prenslikler sönemini anlatmasıyla farklı geldi bana ve dönemin liberal-muhafazakar, kralcı-devrimci çatışmalarını anlatışını, mutlak monarşi, düzen, ve kilise-din eleştirilerini çok sevdim. Kitabın sonlarında dalkavukların özelliklerinden bahsettiği ve günümüze de seslenen kısma bayıldım. Fakat bunların dışında, kitabı okurken yer yer çok sıkıldığımı ve bitirmekte çok zorlandığımı söylemeliyim. Bunun yanı sıra, kitap önce 1000 sayfa civarı yazılmış Stendhal tarafından; fakat sonra Balzac’ın önerisi ve yayıncıların ısrarıyla Stendhal kısaltma yoluna gitmiş. Okurken bu kırpmaların yapıldığı yerler kendini kopukluk olarak hissettiriyor. Rönesans dönemi İtalya’sına ilginiz varsa ya da belli başlı tüm klasikleri okumuş ve sevmişsseniz, sabırlı olmanız gerektiğini de hatırlatarak tavsiye ederim.
Parma Manastırı
Parma ManastırıStendhal · İletişim Yayınları · 20161,653 okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.