Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şu Dağın Ardı İran

Meltem Vural

Şu Dağın Ardı İran Gönderileri

Şu Dağın Ardı İran kitaplarını, Şu Dağın Ardı İran sözleri ve alıntılarını, Şu Dağın Ardı İran yazarlarını, Şu Dağın Ardı İran yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mutluluk insanın yüreğinde mücadele gücünü hissetmesidir.
İster avuç dolusu altın, ister yürek dolusu sevda olsun; sonuç özgürlük ise bedelin ne olduğunun, kime ve nasıl ödendiğinin artık hiçbir önemi yoktu.
Reklam
159 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Eşine duyduğu aşkla ve güvenle, İran’a giden genç bir Türk kadınının, eşinin ailesiyle yaşadığı problemlere ve şeriatın baskıcı yönetimine dayanamayıp Türkiye’ye geri dönmek için verdiği mücadeleyi anlatıyor. Kitabı okurken pek çok kez Atatürk’ün Türk kadınlarına verdiği hakları ve özgürlüğü düşünüp “İyi ki!” dedim. İran’da öyle şeyler yaşanmış ve hâlâ yaşanıyor ki bazı satırlara inanamadım. Sahip olduklarımızın kıymetini bilmek, laikliğin önemi anlamak açısından çok önemli bir kitap.
Şu Dağın Ardı İran
Şu Dağın Ardı İranMeltem Vural · Cumhuriyet Kitapları · 2011182 okunma
Tutuklu kızlar ailelerinden sadece doğum kontrol hapı istiyor; bakireler cennete gideceğinden, idam edilmeden evvel tecavüz ediliyordu. (iran devrim sonrası 3.yılı)
Reklam
159 syf.
·
Puan vermedi
Bir Kadına En Çok Yakışan Şey ÖZGÜRLÜKTÜR
Ebru
Ebru
Hanım sayesinde PDF versiyonunu bugün edindiğim, hızlı biten okunması gereken kitaplardan. Her kadın okumalı, şeriat isteyenlere okutmalı. Bir kadının aşk uğruna ne kadar aptal olabileceğini gözler önüne açık açık seriyor. Aşkından ölsek bile evlilik için başka kriterler lazım. Nitekim kahramanımız da hiç şaşırtıcı olmayan bir şekilde aldatılıp bin pişman vatana dönüyor. Alıntılarımın kitap içeriğini yeterince aktardığını düşünüyorum. Atamı saygıyla, sevgiyle anıyorum, her fırsatta.
Şu Dağın Ardı İran
Şu Dağın Ardı İranMeltem Vural · Cumhuriyet Kitapları · 2011182 okunma
mutlu son
İster avuç dolusu altın, ister yürek dolusu sevda olsun; sonuç özgürlük ise bedelin ne olduğunun, kime ve nasıl ödendiğinin ar­tık hiçbir önemi yoktu.
Pist­te hız alan uçak burnunu yerden kaldırdığında, kadınların başla­rından bir hamleyle sökercesine çekip aldıkları rengârenk eşarp­lar havada kelebekler gibi uçuşmaya başladı. Artık ne pastar, ne molla, ne de şeriat korkusu kalmıştı. Sessizlik yerini neşeli mırıl­tılara bırakmıştı.
Atatürk Devrimlerinden habersiz şeriatçı militan kadına ne söylesem anlamaya­caktı. Laik bir ülkede, Türkiye’de yaşayarak hak ettiği cevabı nasılsa alacaktı.
Reklam
Ülkelerini dini rejime terk edip kaçmayan İranlılar tanışır tanışmaz adeta savunmaya geçiyor, yakında bu karanlık günlerin biteceğini, eski çağdaş İran’ın yeni­den canlanacağını, hatta Şah’ın oğlunun geri döneceğini söylü­yorlardı.
Minu için başkalarının emriyle giyinmek, daha doğrusu, örtünmek, örtünmediği için işini kaybetmek tam bir işkenceydi. He­le de kendi ülkesinde istediği gibi giyinebilen yabancı bir kadının yanında...
İç avluda pembe zakkumlarla çevrili yüzme havuzunu, sadece erkeklerin ve küçük çocukların kullandığını bildiğimden, içim burularak gör­mezden geldim.
263 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.