Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Or'da Kimse Var Mı? 1. Kitap

Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm!

Alev Alatlı

Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm! Gönderileri

Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm! kitaplarını, Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm! sözleri ve alıntılarını, Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm! yazarlarını, Viva La Muerte! - Yaşasın Ölüm! yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...kendisini çok rahatsız eden, kişisel bir sorunu vardı ve sanki bütün bu gayreti o soruna bir çözüm bulmaya yönelikti...
Konuşmanın sonunun geldiğini düşünüyordum. Amerikalının dayanıklılığına belli belirsiz bir hayranlık duydum.
Reklam
Öyle bir sıkıntı basıyor, anlatamam sana. Canım çekiliyor sanki!
... ... Yok, akıl sağlığı kimlik bilinci demekmiş, yok, kendi dışımızdaki gerçekliğin kavranması demekmiş! Bir an, 'belki de onu kıskanıyorum' diye düşündüm. O, yirminci yüzyıl, ' Don't Worry, be Happy!' No problem! Türk'üydü. Be ise keyfine bakmasını beceremeyen, 'alemin enayisi!' Kendimi yetersiz hissettiğim doğruydu. Acaba, zaman zaman aşağılık kompleksine kapılmıyor muydum? Kendimi niye suçlu hissediyordum ya da suçlu hissettiriliyordum? Aydın olmam keyfiyetinden mi? Hayır, bundan değildi... Emeğin değil, manipülasyonun para getirdiği bir ülkede, gayret ve çalışma ululanmaz olur.
On dokuzuncu yüzyılın toplumsal karakteri, rekabetçi, istifçi, sömürücü, otoriter, saldırgan ve benmerkezci bir karakterdi. Ve geçerli bir karakterdi, çünkü kapitalizm, 'homo economicus' u serbest bırakmanın son tahlilde topluma yarayacağı inancının ürünüydü. Feodal dönemin tersine, 'farklı' ve 'üstün' olmak, insanlara bir içdüdü gibi yerleşti.
Tanrı'ya inandığını söyleyen çoğunluk Tanrı'nın varlığını çantada keklik misali kabullenir. İnanmayanlar için de yokluğu çantada kekliktir. Ne demek istediğimi anlıyor musun? Yani, ne varlığı ne de yokluğu umursanır. Bu umursamazlık hali dini ya da psikolojik sorunlar falan da yaratmaz. Anlatım yerindeyse, Tanrı'nın varlığı da kişinin kendisinin varlığı da gündemden kalkar. Tanrı uzak bir kainat A.Ş.'nin yönetim kurulu başkanlığına indirgenir. Oradadır. Deyiş yerindeyse, büyük orkestrayı o yönetir, ama, müzisyenlerin o olmasa da müzik yapabileceklerini hep hissedersin."
Reklam
...Özgürlüğü bir ilizyondan, seçme hakkı bir sanrıdan ibarettir. İşin aslını asla öğrenmeyecektir, çünkü, kendisine 'el'dir, başkalarına 'el'dir, gerçekliği değil, kendi yarattığı çarpıtmaları algılamaktadır. Çağdaş Batı toplumunda 'yabancılaşma' tamdır, günümüz Türkiyesi'nde daha 'çeyrek'var.
Geçmiş olsun!
Ellerinde demirden yabaları ile boynuzlu yarasa adamlar etrafını aldılar, az önceki plastik sarışınlar geri döndüler. Herkesin herkese nefretle baktığı, Nazilerin insan haralarını, de Sade'ın işkence odalarını anımsatan, yabalı, kamçılı, elektrik sandalyeli 'video klip' vahşetini iliklerime kadar ürpererek izledim.
'Yaralı mısın?' diye sormadıysam, neresinden vurulduğunu anlamaya çalışmamdandı. Deli bir telaş içindeydim.
Bu sulug ol bir atı yok emi, anı emle yumez bu dünya kamı.
Açgözlülük bir hastalıktır, bu hastalığı bütün dünya kamları tedavi edemez.Kitabı okudu
Reklam
Unutmak, özgürleştirici bir duygu olmalıydı. Unutmak ve hiçbir şey olmamış gibi yaşamaya devam etmek.
Neyin intikamını alıyordum bilmiyorum, ama intikam aldığım kuşkusuzdu!
İşinizi bilin bilin ama, çok fazla bilmeyin! :D
Vallahi, abla be, sefil oldum bu yollarda be! Git gel, git gel! Harcadığım paranın haddi hesabı yok! Biliyor musun, nasıl rüşvet yiyor o memurlar! Adamın dosyayı ellemesi yirmi bin lira! Eskiden de yerlermiş, ama bu Özal ekonomisi mahvetti milleti!
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.