Bence Schopenhauer günümüzde yaşasa ve bu kitabı günümüzde yazmış olsaydı kadınlar ile ilgili aynı fikirlerin savunucusu olacağını sanmıyorum. Kadınların doğru düzgün eğitim alamadıkları, ikinci sınıf insan muamelesi gördükleri, sosyal ve siyasal hiç bir hak elde edemedikleri, kendi paralarını kazanamadıkları, sadece erkeklerin eğlencesi ve üremesi için bir araç olarak görüldükleri bir dönemde kadınlara övgüler yağdırmasını beklemek saçma olur. O yüzden kadın düşmanlığını günümüz kadınlarının haklarını elde edip, eğitimlerini istedikleri alan üzerinde yaptıklarını göremediğine yoruyorum. Kadın erkek arasındaki aşk ilişkisi ile ilgili fikirlerinde de doğru noktalar olmakla birlikte biraz sığ bir bakış açısı olarak değerlendirdim.
Bir kadın (42), bu erkekle ilgili olarak "İki karısı olması bir kenara, iki kardeşi aynı anda karısı olarak alması Türkiye'nin hiçbir yerinde görülebilecek bir şey değil." diyerek "utanmaz herif" diye arkasından kötü konuştu. Yine başka yaşlı bir kadın (78) bu erkek hakkında içindeki öfkeyi kusarcasına "komünist" dedi. "Komünist nedir?" diye sorduğumuzda kafasını çevirerek "Komünist işte." diye tekrarladı. Başka bir kadına komünist nedir diye sorduğumuzda ise "tuhaf" kişiler için kullanıldığını söyledi.
Türkçede "aile" kavramı bilindiği anlamı dışında erkek için "karısı" anlamına da sahiptir. Kadın için ise "kocası" anlamını içermediği için "eş"i işaret etmez. Kadın "aileye" sahip olamaz. Delaney çalışma yaptığı köyde evli bir kadına "Senin ailen kimler?" diye sorduğunda kadının mahcup bir şekilde durakladıktan sonra anne babası ve kardeşlerinden yani babasının ailesinden bahsetmeye başladığını ifade etmektedir.
Enformasyon ve iletişimin artması kendi başına dünyaya aydınlık getirmez. Şeffaflk kâhinliğe yol açmaz. Enformasyon yığını hakikat oluşturmaz. Ne kadar çok enformasyon serbest kalırsa dünya o kadar karmaşıklaşır.