Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Adinaton

Adinaton

Adinaton

, 2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
1/100 kitap - %1 tamamlandı
1 kitap okudu
100 kitap
128 sayfa
0 inceleme
0 alıntı
2 günde 1 kitap okumalı.
Reklam
Doğrudur, çeviri olsun olmasın birçok yazılarda terimierin canlı sözcük olarak değil de, terim ola­rak yan yana sıralandığı görülür bugüne bugün. Böylesi yazılar kısa bir süre sonra bırakılır, atı­lır, kimse terim dizileri okumaya katlanamaz. Terimerin düşünce içeriğini sağlayıp yazısını doğal bir canlılığa kavuşturmak yazarın görevidir. Bu yapılmadıkça, terim ha bulunmuş, ha bulunma­mış, sözlükte ne denli anlamsızsa, yazıda da o denli cansız ve sevimsiz kalır.
biz hiç bir konuya bütün benğilimizle veremiyoruz kendimizi, aşık, tek yolun yolcusu olamıyoruz. Eklektik, seçici kişileriz, derin, dirençli, sürdürücü değiliz. Onun için de ne gelenekierimize sahip çıkabiliyoruz, ne de tam anlamıyla özgün ve yaratıcı olabiliyoruz. Bu yüzden iyi araştırıcı, gerçek denemeci deği­liz. Çevirici, aktarıcı, seçici. . . olur mu böyle şey! Gözümüz sağlam yapıt kurmakta değil, günlük çıkarımızda. Ben böyle görüyorum, başka kanı­da olan varsa, çıksın tartışalım, hodri meydan !
Sayfa 24

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Gerçek liderlik, gözdağı vermek ya da diğerlerini baskı altına almakla olmaz. General Robinson'ın da kanıtladığı gibi, gerçek liderlik bir NEDENle yola çıkmakla olur. Büyük liderlerin bir amaçlan vardır ve bu amaçlar, çevre-lerindekilere ilham verirler
Sayfa 153
"Kendini düşünme evresini geride bıraktınız. Şimdi kendi-nizi değil, arkanızdaki askerleri düşünmelisiniz" diyerek Savaş Okulu'nda yaptıklarını öğrencilerine hatırlatıyor ve NEDENine işaret ederek şöyle diyor: "Eğer yeterli sayıda kişi bunu yapar-sa, bu ülkeyi ve ordumuzu daha iyi yerlere taşıyabiliriz. Amaç da bu değil mi zaten?"
Sayfa 153
Reklam
Her ne kadar deneyimli ve işinde profesyonel olursü olsun, birçok kez denemeden önce, hiçbir trapez sanatçısı riskli bir atlayışa kalkışmaz. Bu atlayışın ne kadar riskli oldu-ğuna bağlı olarak da, altında bir ağın bulunmasını isteyebilir. Düştüğünde onu yakalaması avantajının yanı sıra, ağın sadece orada bulunması bile, psikolojik bir yarar sağlar. O ağ orada bulunduğunda, trapez sanatçısı daha önce denemediği bir atlayışı deneyebilir. Ağ bulunduğu yerden söküldüğünde ise, sadece daha önceden yaptığı ve başarılı olduğu atlayışları yapar. Ağın sağlamlığına ne kadar çok güvenirse, performansını daha yüksek seviyelere çekebilmek için o kadar çok risk alır. Sirk yöneticisi tarafından bir trapez sanatçısına sağlanan ağ, diğer performans sanatçılarına da sağlanırsa, tüm sanatçılar yeni şeyler deneme konusunda güvenle hareket etmeye başlarlar. Kendine güven ve kişisel risk alma konusundaki bu gelişme, yapılan gösterinin çok daha iyi olmasını sağlar. Ve daha iyi bir gösteri, daha çok müşteriyi getirir. Bir şirketin ya da kurumun içindekiler, liderlerinin onlara bir ağ temin ettiğinden emin olmalıdırlar. Böyle bir desteği hisssettiklerinde, bütünün yara-rına olacak bir çaba sarfetmekten kaçınmayacaklardır
Bir kişi ancak içinde bulunduğu topluma ya da kuru-ma güvendiği zaman, risk alır. Eğer böyle bir sebep yoksa, kişi yalnızca kendi sağlığını ve yararını gözeterek davranır.
Sayfa 147
İnsanlar işlerine daha büyük amaçlar uğruna geldiklerin-de, zor zamanlan daha kolay göğüslerler ve hatta bundan kurtulmak için çıkış yolları bulurlar. Belirli bir NEDEN ile işe gelenler, bir başarısızlık karşısında daha çabuk toparlanırlar. Çünkü daha büyük bir sebepleri vardır.
Sayfa 144
Büyük bir liderin yapması gereken şey, mükemmel fikirler ortaya koymak değil, mükemmel fikirlerin ortaya çıkabileceği ortamı yaratmaktır. Yeni fikirleri bulacak olanlar, bu fikirleri bulma konusunda gerekli niteliklere en çok sahip olan kişiler-dir. Eğer şirketin içindeki kişilerden sadece işe gelip işlerini yapmaları istenirse, tüm yapacakları bundan ibaret olur. Ancak onlara düzenli olarak şirketin NEDEN var olduğu hatırlatılır ve bu NEDENİ hayata geçirecek yeni yollar aramaları istenirse, onlar da yeni fikirler üretirler
Sayfa 143
Şimdi bir şirketin ne olduğunu düşünün. Şirket bir kültür-dür. Aynı inançları ve değerleri paylaşan bir grup insanın bira-raya gelmeleridir. Şirketi vareden şey, ürünler ya da hizmetler değildir. Büyüklük ya da güç de, bir şirketi güçlü kılmaz. Gücü oluşturan şey, kültürdür. Kültür, şirketin tüm kademelerindeki çalışanları tarafından paylaşılır. O yüzden amaç, yetenekli insanları işe almak değil, inandığınız şeye inanan insanları işe almak olmalıdır.
Sayfa 131
Reklam
Üniversitedeyken Howard Jeuchimowitz adında bir oda arkadaşım vardı. Şu an Chicago'da avukat olan Howard, çok erken yaşta basit bir arzuyu öğrenmişti. New York şehrinin banliyölerinde yaşayan birisi olarak, Küçükler Ligi'ndeki en kötü basketbol takımında oynamıştı. Oynadıkları hemen her maçı kaybediyorlar ve sürekli mağlubiyete uğradıklarından, kendilerini ezik hissediyorlardı. Takım kaptanları iyi birisiydi ve bu genç oyunculara iyimser bir davranış biçimi aşılamaya çalışıyordu. Utanç verici bir yenilgi daha yaşadıktan sonra, takım kap-tanı takımı biraraya topladı ve onlara şunu hatırlattı: "Kimin kazandığı ya da kaybettiği önemli değil. Önemli olan oyunu nasıl oynadığınız." İşte bu noktada Howard elini kaldırdı ve şunu sordu: "Peki o zaman neden puanları hesaplıyoruz?" Howard, küçük yaşlardayken kazanma arzusunun ne olduğunu öğrenmişti. Hiç kimse kaybetmeyi sevmez ve çoğu insan, bir şeyler kazanmak uğruna yaşar. Tek farklılık, kullandığımız hesaplama biçimidir. Bu, bazıları için para, bazıları için ün ya da ödüllerdir; bazıları içinse aşk, aile veya ruhsal doygunluktur. Ölçüm birimi kişiden kişiye göre değişebilir, ama arzu aynıdır. Bir milyarderin çalışmasına gerek yoktur. Para, puanlan hesaplamak için kullanılan bir yöntemden başka bir şey değildir. Yanlış kararlar yüzünden milyonlar kaybeden bir milyarder bu yüzden üzülür. Kaybettiği para yaşam biçimini değiştirmeyecektir, ama hiç kimse kaybetmeyi sevmez. Kazanmayı istemek kötü bir şey değildir. Fakat onu ölçme kriteri, sadece maddî başarı oiursa, bazı sorunlar doğar.
"Lider olmak", "bir şekilde en yüksek aşamaya gelmiş olmak" demektir. Ancak "liderlik etmek", "diğer insanların kendi istekleriyle sizin arkanızdan gelmeleri" demektir. İşlerini, böyle bir şeyi yapmak zorunda oldukları ya da onlara bunun için para verildiği için yapmazlar; istedikleri ve inandıkları için yaparlar.
Sayfa 124
402 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.