Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Levent Mollamustafaoğlu

Levent Mollamustafaoğlu
@leventmolla
Endüstri Mühendisliği-Matematik okudu. Boğaziçi ve Harvard’da öğretim üyeliği-araştırma yaptı. Mülksüzler, Çarpık Dünya ve Yaşlı Kurtlar’ın çevirmeni. Yeni çeviriler ve tarihi romanlar üzerinde çalışıyor.
Endüstri Mühendisi
Doktora
İstanbul
1961
87 okur puanı
Eylül 2019 tarihinde katıldı
512 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Brecht'in Bütün Oyunları dizisine 2. kitapla devam ettim. Bu kitapta Brecht'in daha iyi bilinen eserleri yer alıyor. Kronolojik olarak da 1923-1926 yılları kapsanıyor. İngiliz Kralı II. Eduard'ın Yaşamı, Marlowe'un oyunundan uyarlanmış bir tarihsel oyun. Brecht Marlowe'un aksine II. Eduard'ın gözdesi Gaveston'la olan ilişkisini açıkça eşcinsel
Bütün Oyunları - 2
Bütün Oyunları - 2Bertolt Brecht · Agora Kitaplığı · 201319 okunma
Reklam
642 syf.
7/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Bertolt Brecht'in eserlerini tüm ayrıntılarıyla yayınlama amacıyla başlatılan "Bertolt Brecht Bütün Oyunları" serisi 2013 yılının başında Agora Kitaplığı tarafından yayınlanmaya başladığında gerçekten sevindim. Yıl sonuna kadar serinin 6 kitabı çıkmıştı. Almanca bilgim olmadığı için her halukarda çevirisinden izlemem gereken eserlerin çoğunu Yılmaz Onay çevirmiş. Orijinaliyle karşılaştırma olanağım olmadığı için çevirinin yetkinliği konusunda bir şey söylemem mümkün değil doğal olarak. Birinci kitap Brecht'in gençlik döneminde, 20-22 yaşlarında yazdığı eserlerden oluşuyor. Bunlar arasında pek bilinmeyen tek perdelik okuma metinleri olduğu gibi Baal ya da Kentlerin Vahşi Ormanında gibi bilinen ama daha az sergilenmiş ürünleri var. Benim için bu ilk eserlerin ilginç yanları Brecht'in henüz dünya görüşünün tam oluşmamış olduğu, Yabancılaştırma ve Epik Tiyatro'nun öncüsü olduğu teknikleri kullanmaya başlamadığı bir arayış dönemine ait olmaları. Doğrusu eserler anti-militarizm gibi Brecht'in daha sonra yoğun olarak kullanacağı temaları işlemelerine karşın pek bana hitap etmedi. Bazılarının İncil'e çok referans veren dillerinin Türkçe çevirileri de kulağıma çok akıcı gelmedi. Eserlerin yıllar boyunca gelişen değişik yazımlarının dahil edilmesi de kitabı değerli kılıyor. Çok sayıda ve ayrıntılı verilen dipnotlar da son derece yararlı bilgiler içeriyor. Dolayısıyla bu büyük tiyatro yazarının yeteneğinin gelişmesine yardım eden ilk yıllarının bir dökümünü verdiği için kitap tiyatro meraklılarını memnun edecektir.
Bütün Oyunları - 1
Bütün Oyunları - 1Bertolt Brecht · Agora Kitaplığı · 201343 okunma
200 syf.
8/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Elikbank Batı fantastik edebiyatından yararlanmakla birlikte özellikle Günebakan Üçlemesi'nde yeni bazı fantastik kavramları da kullanabilmişti. Bu yeni romanında fantastik edebiyatta (ve tabii ki sinemada) her zaman ilgi kaynağı olmuş bir kavramı, yani rüyaları ve rüyalar aracılığıyla insanlara hükmetme kavramını ele alıyor. Tabii ki bu çok
Uykusuzlar
UykusuzlarGülşah Elikbank · İthaki Yayınları · 201350 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
320 syf.
5/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Günebakan Üçlemesinin bu bölümünde iyilik ve kötülüğü simgeleyen karakterler saflarını seçiyor ve üçüncü kitapta büyük hesaplaşmaya kadar çeşitli olaylarla bir bir taraf, bir öbür taraf avantajlı duruma geçiyor. Bir başka gözlemim de kitapların özellikle bazı bölümlerinde çok samimi bir anlatım olduğuydu. Elikbank'ın hayat hikayesini okuduysanız,
Kızıl Ölüm
Kızıl ÖlümGülşah Elikbank · Postiga Yayınları · 201258 okunma
296 syf.
6/10 puan verdi
Günebakan Üçlemesi'nin bu ikinci kitabında kahramanımız Nil'in ailesinin diğer bireyleri de piyasaya çıkıyor. Tabii düşmanları da çeşitlenip daha tehlikeli hale geliyorlar.
Mavi Dağ
Mavi DağGülşah Elikbank · Postiga Yayınları · 201166 okunma
Reklam
470 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Ahmet Ümit'in polisiyelerini her zaman beğenmişimdir. Kukla romanında aslında Susurluk kazasıyla ortaya çıkan ve devletin içinde örgütlenmiş olan çeteleri ele alıyor. Gerçi kitabın içeriğinde Susurluk'a nazaran çok büyük bir değişiklik olmasa da romanın polisiye kurgusu onu son derece ilginç kılıyor. Eski solcu şimdiki bıkkın gazeteci Adnan ile üvey kardeşi, ülkücü ve çete üyesi Doğan'ın hikayesi bir anlamda Türkiye'de oluşan tarafların da bir özeti. Hikaye ilerledikçe okuyucu beklentilerinde yanıldığını anlıyor ve ne olacak merakıyla okumaya devam ediyor. Yine kolay okunur, tamin edici bir Ahmet Ümit kitabı.
Kukla
KuklaAhmet Ümit · Everest Yayınları · 20197,5bin okunma
528 syf.
8/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Ahmet Ümit tarihi cinayet romanlarına devam ediyor. Bir önceki romanı olan İstanbul Hatırası'nda İstanbul'un tarihi yerlerinde işlenen ve katilin eski bir para ile imzaladığı cinayetleri çözmeye çalışan Başkomiser Nevzat yeni kitap Sultanı Öldürmek'te biraz arka planda rol alıyor. Bu kitabın kahramanı Müştak Serhazin bir tarih profesörü. Yıllar önce kendisini terkedip Amerika'ya yerleşen ve orada ünlü bir akademisyen olan eski sevgilisi Nüzhet yıllar sonra İstanbul'a dönmüş ve görüşmek istemiştir. Görüşmeye giden Müştak bir süre bilincini yitirir ve ayıldığında kendini Nüzhet'in cesedinin başında bulur. Acaba onu yıllar önce kendisini bıraktığı için intikam almak için kendisi mi öldürmüştür? Yoksa ölümünde Fatih'in babasını öldürdüğü teorisinin bir etkisi olmuş olabilir mi? Polisle beraber cinayeti araştırmaya başlar ama ipuçları katilin kendisi olduğuna işaret etmektedir. Ahmet Ümit her zamanki akıcı üslubuyla bu ilginç konuyu da başarıyla ele alıyor. Açık ki romanları için çok detaylı bir araştırma yapıyor ve polisiye romanların alışılmış tekniklerini kullanmakla beraber yine de beklenenin dışına çıkmayı başarıyor.
Sultanı Öldürmek
Sultanı ÖldürmekAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201920,7bin okunma
624 syf.
4/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Beyazıt Akman A.B.D.'nde yaşayan akademisyen bir tarihçi. İmparatorluk adı verdiği tarihsel roman dizisinin ilkinde İstanbul'un fethinin hemen öncesinde (ve geri dönüşlerle biraz daha öncesinde) Fatih Sultan Mehmet'i anlatıyor. Akademisyenliğinin etkisi kitapta görülüyor. Fetihle ilgili hazırlıkların arasına ancak tarihi belgelerde rastlanabilecek detaylar yerleştirilmiş ve buralardaki detaylar açıkça görülerek kurgusal içerikten ayırdedilebiliyor. Ama roman bütün bu bilgileri ve anlatımı bir araya tutarlı bir şekilde getirerek bütünlüğü olan bir anlatı sunamıyor. Kitap bittiğinde Fatih dönemiyle ilgili az bilinen bilgilerden oluşan bir dramatize belgesel izlemiş gibi hissediyorsunuz kendinizi. " Muhteşem Yüzyıl" gibi popüler tarihi dizilerde bile - tümüyle kurgusal da olsa - karakterlerin neler düşündükleri, nasıl bir ruh haleti içinde olduğu daha iyi anlatılıyordu. Benim için bu Akman'ın bu ilk tarihi romanı bir hayal kırıklığı doğrusu....
Dünyanın İlk Günü
Dünyanın İlk GünüBeyazıt Akman · Epsilon Yayınları · 20183,339 okunma
504 syf.
6/10 puan verdi
·
6 günde okudu
15-16 yaşından beri Bilim Kurgu ve belki de ondan 4-5 yıl sonradan beri Fantastik Edebiyat düşkünü biri olarak hep şunu merak etmişimdir: Türkiye'de bir gün yerli yazarların Bilim Kurgu ve Fantastik Edebiyat örnekleri kolaylıkla bulunabilecek mi? Türk Edebiyatı'nın gücü ortada, dünya çapında yazarlarımız var, her ne kadar kitap okuma oranı Batı
Siyah Nefes
Siyah NefesGülşah Elikbank · Postiga Yayınları · 201186 okunma
280 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Osman Aysu'nun okuduğum iki polisiyesi basit önermeler üzerine kurulmus, polisiye türüne yenilik getirmeyen örnekler. Casus romanındaki emekli MİT ajanı Samim Vardar karakteri bir parça da olsa iyi geliştirilmiş ama konu ve olay örgüsü pek ilginç değil doğrusu. Biraz hayal kırıklığı yarattı bende.
Casus
CasusOsman Aysu · Sonsuz Kitap · 2008326 okunma
Reklam
289 syf.
4/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Polisiye roman tekniklerini pek iyi kullanmamış bu kitap. Dili ve anlatım tekniği basit geldi bana. Bir Ahmet Ümit tadı yok örneğin. Yazarın diğer eserlerini okuma merakı uyanmadı.
Kanlı Tutku
Kanlı TutkuOsman Aysu · Sonsuz Kitap · 2009258 okunma
326 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ahmet Ümit polisiyeyi yoğun olarak kitaplarının temeline oturtan nadir Türk yazarlarından. Sis ve Gece'de Milli İstihbarat Teşkilatı içindeki güç oyunlarını arka plana alarak bir istihbaratçının sevgilisinin kaybolması üzerine çıktığı şahsi ve trajik yolculuğu ele alıyor. Kitapta bir çok tekniği iç içe kullanıyor Ümit ve anlatımı her zaman doğrusal bir yol izlemiyor. Benim gibi neredeyse bir görev olarak tüm polisiyeleri okumaya çalışan birini memnun etmek zor olmasına rağmen ortalama polisiye düzeyinin çok üzerinde bir performans sergiliyor. Kitaptan uyarlanan sinema filmini de seyrettiğimde başarılı bulmuştum. Özellikle Yetkin Dikiciler ve Uğur Polat iyiydi, bir de yıllardır ortalarda görünmeyen İlyas Salman'ın kısa ama inandırıcı oyunu göze çarpıyordu
Sis ve Gece
Sis ve GeceAhmet Ümit · Om Yayınları · 200019bin okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Ahmet Ümit'ten yine harika bir polisiye. Her fırsatta Beyoğlu'na ne kadar düşkün olduğunu belirtmeden edemiyen Ümit'in Beyoğlu'nda geçen bir polisiye yazması garip değil kuşkusuz. Bu kitapta Ümit'in meşhur dedektifi Başkomiser Nevzat yok ama en az onun kadar ilginç üç arkadaş var. Nihat, Selim ve Kenan aralarından su sızmayan, birbirlerine pek
Beyoğlu Rapsodisi
Beyoğlu RapsodisiAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201627,3bin okunma
436 syf.
8/10 puan verdi
Tarihsel roman formu içinde son yıllarda yayınlanan kitaplardan biri de Reha Çamuroğlu'nun Son Yeniçeri romanı.Tarihçi Reha Çamuroğlu, Yeniçerilerin 18. yüzyıl sonlarından yok edilmelerine yol açan Vaka-i Hayriyye'ye (1826) kadar geçen çözülme dönemlerini roman formunda anlatıyor. Dili son derece sade ve anlaşılır bu romanda ben yine tarihin okullarda bize ne kadar kötü öğretildiğini bir kez daha anladım. Yeniçerilerle ilgili yüzlerce bilgi parçası romana yedirilerek önümüze konuıyor. Belki biraz benim de ilgisizliğim sonucu yeniçerilerin çoğunun Bektaşi olduğunu, seferlere kendi paralarıyla aldıkları silahlarla katıldıklarını, daha sonra modern Türk Silahlı Kuvvetleri'nin de yapısını oluşturacak oldukça karmaşık yapılanmaları olduğunu, son dönemlerinde Saltanata karşı ve neredeyse Cumhuriyetçi denebilecek fikirlerin yeniçeriler arasında yayıldığını hiç öğrenmemiştim. Roman Rus asıllı Petru'nun Osmanlı'lara esir düşmesi, köle olarak satılması, sonra Müslüman olup Yeniçeri ileri gelenlerinden Arif Ağa'nın ailesine katılmasıyla devam edip şimdi Sarı lakabını alan Petru'nun ağzından anlatılıyor, ama zaman zaman evin küçük oğlu Sabit lafı devralıyor. Kabakçı Mustafa olayı, Alemdar Mustafa Paşa, Sekban-ı Cedid'in kurulması gibi olaylar anlatıcıların gözüyle, yeniçeriler ve halk üzerindeki etkileri de belirtilerek anlatılıyor. Akıcı ve bilgi dağarcığı geniş bir roman ve okuyucuyu hayal kırıklığına uğratmıyor.
Son Yeniçeri
Son YeniçeriReha Çamuroğlu · Everest Yayınları · 2012552 okunma
592 syf.
8/10 puan verdi
Orhan Pamuk'un favori yazarlarımdan biri olduğunu bir çok arkadaşım biliyor artık. Hakkında çok çeşitli tartışmalar çıkan Pamuk beni yalnızca yazarlık yanıyla ilgilendiriyor doğal olarak. Benim yoğunlaştığım, zamanımı harcadığım ve genelde zevk aldığım şey onun kitapları. Bu değerlendirmeyi bütün kitapları için yapabildiğimi ise söyleyemem. Cevdet
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 200841,7bin okunma
48 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.