Şimdi de özsaygısı, çok basit bir itirafta bulunmasına engel olmuştu..
Vaktiyle onun benim elime, benim de onun eline tutuşturduğumuz silahları kullanarak birbirimizde derin yaralar açmıştık.
Sayfa 402 - Nikolenka ve o çok güvendikleri..Kitabı okudu
Kehanetmiş meğer
her ne olursa olsun mazim, bugünkü vaziyetimden
daha bütün bir mesele gibi geliyor...
"ne ondan kurtulabiliyorum,
ne de tamamiyle onun emrinde olabiliyorum."
"Bir duygunun kendine has niteliğini, detay zenginliğini, karakter çizimlerindeki titizliği, okurken ruha tamamlanmış hissi veren bu tadı dile getirmede, bugüne kadar Tolstoy'u geçebilen hiçbir yazar olmamıştır."
İnanıyorum söylediğini candan söylediğine,
Ama bugünkü karar yarın bozulur çok kez.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak,
En çabuk unuttuğumuz şeydir, ne yapsak.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak,
En çabuk unuttuğumuz şeydir, ne yapsak.
Madem ki bu dünya bile yok olacak bir gün
Sevginin bitmesine insan neden üzülsün?
Aşk mı kaderi kovalar, kader mi aşkı?
Daha kimseler çözemedi bu bilmeceyi...
Korku bir kez yüreğe sızdı mı, artık başka duyguya yer bırakmaz; onun gibi hiç eğilmemekle övünen biri, şimdi siper çukurunda dört ayak üzerinde
"neredeyse sürünür gibi" koşturuyordu.
Ayağı tökezledi, "Durum, kötü!"