Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

hasbelkaderbiri

hasbelkaderbiri
@nezihekaytos
𝐴𝑢𝑡 𝑣𝑖𝑎𝑚 𝑖𝑛𝑣𝑒𝑛𝑖𝑎𝑚 𝑎𝑢𝑡 𝑓𝑎𝑐𝑖𝑎𝑚
"Geri kalan her şey sizi yarı yolda bıraktığında kütüphanenin yolunu tutun.."
Reklam
Gönül ki, muma benzer, içindeki can ipliği durmadan yanar.
Her şeyi unutmuştu. İçinde sadece tükenmez bir bekleyiş vardı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Önce kendime öfkelendim, sonra her şeye ve herkese.
Hatırlıyorum; elini uzattın, "Allahaısmarladık" dedin, gittin. Gözden kayboluncaya kadar baktım arkandan, sonra kapıyı kapattım, bir başka kapı açıldı yalnızlığa. Yürüyemiyordum, oturamıyordum. Yattım, uyuyamadım. Sanki yerçekiminden kurtulmuştum, boşluktaydım, ağırlığım kalmamıştı. Elimde, tam nabzımın üzerinde bir saat işliyordu her şeyden habersiz. Çıkardım, duvara çarptım, parçalandı ve durdu. Fakat sadece saatin sesiydi kaybolan. Yoksa zaman ilerliyordu.
Reklam
Bir de şey hikâyesi var hani, İran şahı mı Hint imparatoru mu ne işte, Asya’da bir yerlerde biri sadrazamına demiş ki, “Bana kederli olduğumda sevineceğim, sevinçli olduğumda kederleneceğim bir cümle yaz.” Sadrazam da şey yazmış işte: “Bu vakit geçip gidecek.” Bu kıssayı ne zaman hatırlasam gerçekliği karşısında dehşete kapılıyorum. Bu vakit geçip gidecek, biliyorum, artık bunu bilmekten de nefret ediyorum.
Bundan öncekilerin hepsinde hep bir şey bekliyordum. Dünyanın en uzun bekleyişiyle lanetlenmiş biri gibi, yıllar ve yıllar ve yıllar boyu bekledim. Nihayetinde beklediğim şey gerçekleşmedi ve konu, bütün bunlar yaşanmamış gibi aceleyle kapandı. Elime bir avuç toprak tutuşturdular, “Al bak, bu hayat” dediler, şaştım kaldım. Şaşkın şaşkın duruyorum. Bir şeyi beklemezken ne yapılırmış tamamen unutmuşum, umarım bir vadede hatırlayıp kımıldayacağım.
Korkma yaklaş karanlığa Orada ben varım Çaresizliğimize, zavallılığımıza Gel, beraber ağlayalım
unutamamak
Sen bilemezsin, paslı bir hançerdir yalnızlık, Gelir, en can alacak yerimden vurur. Sen bilemezsin, gecenin en uzak bir saatinde Bir böcek nasıl girer beynime, kımıldar durur? Sen bilemezsin, çaresizlik nasıl boğar insanı? Yaşamak bir yerde nasıl çekilmez olur? Tutunacak bir dal aramaktan, koşmaktan, özlemekten; El yorulur, ayak yorulur, yürek yorulur ... Sen bilemezsin bu türlüsünü ölümün, Bilemezsin, bir tek kibritin cılız aleviyle, Benzine bulanmış bir insan nasıl tutuşur? Bu belki sevmektir bir yerde, belki unutamamak, Bu, kişinin kendi içinde eriyip, yok olmasıdır, Bilmesen de; anlamağa çalış biraz, ne olur.
... Ormanlar, denizler eskisi gibi çağırmıyor, Bahçeler dağılmış, kokusu yok çiçeklerin. Kalan, bir ürpertiyle geçmiş günlerden İçimde o tarifsiz bezginliği geleceklerin ... Tenime bir iğne batmışcasına çoğu geceler; Sıçrarım uykumun bir yerinde, apansız; Aklımdan ayrılık üstüne şarkılar geçer, Yastığım sırılsıklam ve ben yapayalnız. Ne vardı onda bilmem beni bağlayan? Kapanın ne olur, bir daha açılmayın, Ey gözlerim, aşksızlığıma ağlayan! ...
Reklam
Hiç değişmemiş diyorum içimden, ne güzel! İşte yine o! Yine mahzun, yine dalgın, yine ürkek! ••• Bu bir aldanış mı? Yoksa var oluş mu yeniden? Söyle bir son mu? Bir başlangıç mı? Bir dönüş mü? Ne oldu o güzelim zamanlara ansızın uçup giden? Hadi uyandır beni, söyle; gördüğüm zamansız bir düş mü? Hadi git, uzaklaş, yokluğuna inandır beni gerçekten. Yoruldum, her bulduğum yerde seni kaybetmekten.
Tam şuramda Bir kan pıhtısı Ayrılınca oluyor Kavuşunca oluyor Hevesle gidiyorum İkinci cümlede bir boğuntu Utanarak kalkıyorum Ruhumda soğumuş bir zaman Etimde bir pişmanlık Şimdisiz öncesiz sonrasız Yaşamak desem değil Ölmek desem değil Bir Araf Tam şuramda...
“Sevmeyerek baktığı bir şeyde güzellikler görmesi zordur insanın. Sevgiyle baktığında ise en sıradan şeylerdeki gizlenmiş güzellikleri görebilir.”
"Yürekten mi seviyor?" "Kesinlikle." "Öyleyse geleceğine emin olabilirsin. Biraz gecikebilir, ama bir gün mutlaka seni bulacaktır."
762 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.