İncelemeye geçmeden önce kitap ile ilgili şunu söyleyebilirim; bence kitap roman değil, hali hazırda hepimizin tutabileceği bir günlük. Kitabı okurken, birbirini tekrarlayan ve genç kızlarımız için günümüzde de hala yaşanan olayları, güzel bir anlatım diliyle okuyoruz. Buradaki marifet yazım dilinin sade ve anlaşılabilir olması. Bundan dolayı yazarı mı, Feride'yi mi? takdir etmek gerekir bilemiyorum. Kitabın son kısmına kadar aradaki kopuk zaman aralıkları da dahil olmak üzere, Kamran efendiyi tam bir zalim ve hain olarak anlatan hanım kızımız ne hikmetse, son demlerine doğru Aşk'ını itiraf edebilmiş ve bununla birlikte hayatına da yeni bir yön vermiş oluyor. Oysa benim anlamlandıramadığım olay ise tam bu noktada başlıyor. Kamran efendimizin vakti zamanında o kadar peşinden koşup da tamamını getiremediği, üzerine de onca yaşanmışlıktan sonra hala daha ciğere bakan kedi misali kızın peşinden bakıp erkekliğini ayaklar altına alması olayı.. Bırakınız paşam yapsınlar, bırakınız etsinler bu R olayı nedendir? Günümüzde de bir çok erkek benzer durumlardan müşkül düşmektedir, umulur ki bu yanlış yakın zamanda daha dirayetli genç bireyler tarafından düzeltilebilir.