H i l â l

Tıbbi ilaçların kullanılmasındaki amaç hastalığı yok etmek olabilir. Ancak tıp tarihi acımasızca göstermektedir ki, sentetik maddeleri vücuda almak ve bağışıklık sistemi, dolaşım sistemi, solunum sistemi ve hormonal sistem gibi sistemlerin işlevine bilinçsizce müdahele etmek akıllıca bir iş değildir. Organlarda, sistemlerde ve hücrelerde, her saniye meydana gelen, aklın alamayacağı kadar karmaşık, muhteşem ve sonsuz işlemi kontrol etmeye hiçbir insanın aklı ve gücü yetmez. Böyle bir müdahale gerekli de değildir çünkü bu işlemleri kontrol eden, hiç hata yapmayan, kusursuz karar veren ve insanın yaptığı hataları en az zararla bertaraf eden muazzam bir Bağışıklık Sistemi vardır.
Reklam
Her bid’at, dalâlet yani ana yoldan, İslam’ın nurlu yolundan, sırât-ı müstakîm’den ayrılıp yolunu kaybetmek, çıkmaz ve karanlık patikalara sapmak diye nitelendirilmiştir.
Ah bir sarkaç gibi bir ölüme, bir hayata gidip gelen ruhlarla, sadece biyolojik yaşantının içinde vakit dolduran ruhlar arasında ne büyük uçurum vardır!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Ve Hazreti İbrahim gördü ki, Ateş, Tanrı bilindi. Su, Tanrı bilindi, Gök Tanrı bilindi, yıldızlar, ay ve güneş, Tanrı bilindi. Hükümdar, rahip, Buda Tanrı bilindi. Ve Tanrı, Tanrı bilinmedi. İnsanın bu düşüşü onun yüreğini yaktı, onu ateşlere attı. Allah’a perde olan bütün maskeleri yakmağa yemin etti.
İnsan birşey bekliyordu, sabahtan akşama kadar bekliyordu ve hiçbir şey olmuyordu. İnsan tekrar tekrar bekliyordu. Hiçbir şey olmuyordu. İnsan bekliyor, bekliyor, bekliyordu, düşünüyor, düşünüyordu, şakakları ağrımaya başlayana kadar düşünüyordu. Hiçbir şey olmuyordu. İnsan yalnız kalıyordu. Yalnız. Yalnız.
Reklam