Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“İnsana dünyada muhabbet sözünün sevdiğinin ağzından işitip de ferahından ölmekten büyük saadet mi olur?”
Sayfa 10 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
"Saadet,hayatı olduğu gibi kabul etmektir..."
Sayfa 160
Reklam
"Kendisi için istediğini mü'min kardeşleri için de istemek" düstûru, müthiş bir âdil düzen fikri ortaya koymaktadır. Dolayısıyla saadet için ne lazımsa hepsi İslâm'da vardır. Efendimiz Aleyhisselâm da bunun öncüsüdür.
Sayfa 48
"Her kim hayat-ı fâniyeyi esas maksat yapsa, zahiren bir cennet içinde olsa da manen cehennemdedir. Ve her kim hayat-ı bakiyeye ciddi müteveccih ise, saadet-i dâreyne mazhardır."
Ah insana duyacağı, isteyeceği bir şekilde gelmeyen hiyanetkâr saadet!
Her maziye bakışında, uğradığı sükûtu hayallerin yekûnunu biraz daha kabarmış, ya tiksinerek, ya hiddetlenerek yâdedilen hatıraların mecmuunu biraz daha artmış bulduğu için, bir şeyi fazla ümit etmekten çekinir, kendini elinden geldiği kadar tevekküle götürür, fakat yine arzularıyla muvaffakiyetleri arasında muvazene bulamazdı. İstediği şeyleri bir basite irca etmişti: sakin yaşamak! Para? Bu sükûnu temin edecek kadar. Zengin olmayı aklından geçirmiyordu. Hiçbir gün servet hayali kurmadı. Hattâ “mes’ud olmak” denilen şeyi de istemiyordu. İnsanların saadet ve felâket diye teheyyüçleri iki kutub gibi ayırmaları ona bazen mânâsız görünüyor, haz ve kederi, birbirine geçmiş, perçinleşmiş, her zaman yanyana, iç içe bulunan bir halita gibi tasarlıyordu.
Reklam
Hem irşad ediyor ki; "Kabrin arkası için çalışınız, hakîki saâdet ve lezzet ondadır." Hem Hazret-i Yûsuf'un àlî sıddıkıyetini gösteriyor ve diyor: Dünyanın en parlak ve en sürûrlu hâleti dahi ona gaflet vermiyor, onu meftûn etmiyor, yine âhireti istiyor... اَلْبَاقِى هُوَ الْبَاقِى Said Nursî
Yatağında nasıl uzandığını, nasıl ağır ağır nefes aldığını, saçlarının yastığa nasıl serildiğini tasavvur ediyor ve hayatta bu manzarayı görmekten daha büyük bir saadet olamayacağını düşünüyordum.
Şimdi şiir bence senin yüzündür, Şimdi benim tahtım senin dizindir, Sevgilim, saadet ikimizindir, Göklerden gelen bir yadigâr gibi.
Şimdi şiir bence senin yüzündür, Şimdi benim tahtım senin dizindir, Sevgilim, saadet ikimizindir, Göklerden gelen bir yadigâr gibi...
Reklam
"Saadet o kadar lâzım ki yaşayana; Billâhi can verir uğrunda insan."
Ölüm gelip insanın sevdiği birini aldığı zaman başlayan acı dinmek bilmez.Onunla birlikte ne kadar güzel günler geçirdiyse,aniden başlayan kopuş acısı,gitgide azalsa da ölünceye kadar sürer.Maziye doyamamıştır.Eski mutluluklarına doyamamıştır.Dünyadaki hiçbir şeye doyamamıştır.Ama o mutluluklar,onlara doyamamış olmasına aldırmadan,ondaki saadet ihtiyacını giderip gidermediğine bakmadan,onu terk edip giderler.HİÇ BİTMEYECEKMİŞ GİBİ GELEN ŞEYLER,HİÇ BAŞLAMAMIŞ GİBİ BİTMEKTEDİR.
Şimdiki halimiz nedir? İlim; dinden, imandan, irfandan, edepten, ahlâktan, takvadan, sorumluluk duygusundan ayrılmış, başıboş kalmış, bozuk düzen çalışmakta, insanlığa saadet değil, felaket hazırlamaktadır. Oturup ağlamakta fayda yoktur. Yuvamız zalim ellerce yıkılmışsa yeniden yapacağız; kökü diplere, dalları göklere yayılmış ulu ağacımız hain baltalarca kesilmişse dipten taze ve canlı filizler yeniden yükselecektir. Yaşamak için, sağlık ve esenlik için, huzur ve mutluluk için, dünya ve âhirette ağız tadımız için, göz göz peteklerimizi yeniden yapıp, içlerini bin bir çiçekten topladığımız leziz ve şifalı bal damlalarımızla yeniden dolduracağız.
Aslında hayatta en büyük saadet yalnız kalabilenlerin saadeti... Asıl yalnızlık yalnız kalamamaktır belki de...
Sayfa 12
Osmanlı Hürriyet Cemiyeti'ne Giriş: Yemin
"Cemiyet'in esrarını ve mensubininden bittesadüf öğrendiklerimden hiçbirinin ismini en şedit işkencelere düçar olsam da fâş etmeyeceğime, Devlet-i Osmaniyenin Kanun-i Esasi ahkamı dairesinde hakk-ı hakimiyeti ekber evlada intikal etmek üzere Âl-i Osman uhdesinde kalması ve umûm efrad-ı Osmaniyenin bilâ-tefrik-i cins ve mezhep nail-i saadet ve hürriyet olması için ilaniheyatü'l-ömr çalışacağıma, düçar-ı felaket olman efrad-ı cemiyete ve ailelerine muavenet eyleyeceğime, şayet ihanetim tebeyyün ederse ceza-yı idama razı olduğuma dair din, vicdan ve namusuma Cenab-ı Hakk'ın ism-i azametine."
Sayfa 36 - Osmanlı Hürriyet CemiyetiKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.