Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
" Benim değil bu hikâye, bir başkasının hayatını anlatıyor. Sadece belirsizlik ya da tutarsızlık sezdiğimde el sürdüğüm kendi kelimeleriyle. Her gerçek kadar değeri olan kendi gerçekleriyle. "
Evlilik,Aşkın ömrünü uzatmaya yarayan bir süreç değildir bayım.Sadece cesedini mumyalar.
Sayfa 122
Reklam
... o halde akıllı insan, hep ölümü düşünen kimsedir. O, hep ölümden söz eder. Sadece ölüm ve sonrası için hazırlık yapar, tedbir alır.
Ne bu, yoksa bir teşvik mi? Tebrikler... Erişilmez... Gerçekten iyi bir buluş! Böylesi mega bir cömertlikte bulunabileceğini nasıl düşünebildim? Para dolu çantaların rüyasını gösteriyorsun, uyanınca onları bulacağım... Düşünebiliyor musun... Buraya gelip ipi çekiyorum ve oley!.. Ama, yok.,. Her şey normal, her şey mantıklı... Sadece sahtekârlar, mafyalar, teröristler, kurnazlar, politikanın pezevenkleri... İş adamları üstüne para yağar... Biz zavallı kullara asla... Fuhuş yapmalı, çalmalıyız, ama sonra da bizi cehenneme atarsın! Ama suç sende değil. Bari arada hoş bir jest yap... Yapamazsın, çünkü sen yaratıcı değilsin... Yaratıcılığı kalmayan yorgun yaratıcısın sen...
Bir gün o yazdıklarımı senden alacağım ama aldığım sadece bir kağıt ve üzerindeki duygularım olmayacak
Görünmeyen, sadece birkaç kilometre içinde geçerli, o birkaç kilometrenin dışında ise geçerli olmayan bir yasa gerçek olabilir mi?
Reklam
Biz size Fransızca hutbe okuyamazsınız demedik. Biz size Türkçe hutbe okuyamazsınız dedik(!) Türkiye'yi Araplaştırma gayesinde olanlar, Batı ülkelerindeki camide, hutbeyi o ülkenin diline göre okuyor. Arapça sadece Türkiye'de kutsal dil, her zamanki gibi :)
Kimi zaman insanda "hayvanca" bir zalimlik olduğundan dem vurulur ama hayvanlara yapılan korkunç bir haksızlık, bir hakaret bu. Bir hayvan asla insan gibi zalim olamaz; böylesine ustalıklı, böylesine sanatsal bir zalimlik insanda olur sadece.
Diyelim ki, derin bir acım var; karşımdakinin acımın ölçüsünü tam olarak öğrenmesi olanaksızdır. Çünkü o hiçbir zaman benliğime giremez, sadece bir başkası olarak kalır.
Reklam
184 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
"İnkılap önce kalpte, sonra zihinde, sonra fikirde, sonra bedende gerçekleşecek. Er-geç alınteri-göz nuru-el emeğine, Veysel Baba'nın sadık yari "Kara Toprağa" döneceğiz. Aslımıza." Mustafa Kutlu bu deneme kitabına Hududullah'ın tarifi ile başlıyor. İnsanoğlunun Allahın çizdiği sınırları geçerek, doğanın, yaşamın
Kalbin Sesi İle Toprağa Dönüş
Kalbin Sesi İle Toprağa DönüşMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 2020551 okunma
Kafaya takamamakta Sokrates gibi olmak vardı.
Felsefe tarihinin en güçlü filozoflarından biri olan Sokartes'in kendini "At sineği"olarak tanımlaması bilinen bir olaydır ancak Sokrates günümüzde yaşamış olsaydı bu tanımı nedeniyle bir psikoloğa gitmesi gerekebilirdi.O dönemin koşullarında bile kulağa çok farklı gelen bu benzetme,günümüz psikologları için iyi bir araştırma konusu olurdu sanırım önce sokrates'i sohbet etmek için davet eder ve bu benzetmeyi kendisine neden yakıştırdığını sorarlardı ama onun kadar Çetin bir filozofu sadece kendisinden dinlemek yeterli gelmezdi öncelikle eşi bu görüşmeye dahil edilir sokrates'in özel yaşamındaki hali sorgulanırdı. Bununla da yetinmezlerdi.En yakın öğrencilerinden biri olan platon'un da Sokrates hakkında paylaşacağı bilgiler çok kıymetli olurdu tüm bu incelemelerden sonra onun hakkında nihai bir karar verilirdi.Ama psikologların unuttuğu çok önemli bir ayrıntı vardı verecekleri karar sokrates'in umurunda olmazdı. "At sineği" metaforu. Bu yazidan benim çıkardığım sonuç insan kendini ve amacını biliyorsa bu çoğu zman yeterlidir gerisi önemli değil.
Hayat acımasızdır Ve Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımızdır.
Sevmek için hiçbir sebep aramadım sadece sevdim.
Çocukları, sadece Tanrı emrettiğinden dolayı Tanrı'nın emirlerine itaatle yetiştirmek gerçek ilgiyi ve doğru ahlakı zayıflatacaktır.
Sayfa 116Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.