Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tevafuk
112. Allah'a tevbe eden, kulluk eden , hamd eden , seyahat eden , boyun eğen , secde eden , iyilikleri emreden , kötülükleri yasaklayan , Allah'ın yasaklarını koruyan müminleri müjdele! Tevbe Suresi
Gidiş ve dönüşle ilgili Sokrates’e atfedilen bir hikâyedir: Huysuz bir kişi için, “seyahat adamı hiç değiştirmedi; gitti geldi ama yine aynı aksi, lanet adam” diyorlar. “Gayet tabii–diyor, Sokrates–kendisini de beraber götürdü.” İnsanın geçmişinden kurtulmasının olanağı yok. Kaldı ki kurtulmasın da. Yeni yerleri, yeni insanları, onların hayatlarını bu geçmişin mihenk taşına vurarak anlayabiliriz ancak. Bu, kendi hayatımızı sevmenin ve anlamın da bir olanağıdır.“Gitmek çünkü bütün zamanlarda/ O ayrıcalıktır ki/ Ne kadar eksikli olursa olsun/ Ömrünü sevdirir insana.” (Ş. Erbaş)
Reklam
“Şeytan Marsta bulunan kimsesiz bir cinniydi 1.kat semaya çıkartıldı”
"İnsanoğlu yaratılmadan önce Mars gibi başka gezegenlerde yaşantılar vardı.Buralarda daha güçlü boylu dev cüsseli ifritler yaşardı.Aynı zamanda da cinniler vardı.Cinniler ve İblisler hepsi aynı familyadandır fakat özellikleri farklıdır.Cinniler Müslüman olabilir, itaat edebilir Yeryüzünde yaşam yokken bile onlara giden peygamberler,
"Sonuçta bir şeylerde hep kötü ve makul derecede ortalama olurdum. Yine de dünyanın diğer tarafına seyahat etmenin bir şeyleri düzelteceğini umut etmiştim. Beni düzelteceğini."
Sayfa 97 - Artemis MilenyumKitabı okudu
296 syf.
·
Puan vermedi
Savaş her dönem, süreç ve yaşta zor lakin çocukların gözünden bu bölücü ve yıkıcı vahşeti anlamlandırmak daha da zor. II. Dünya Savaşı'nın ilk sürecinde Hitler, Londra'ya saldırdığında halk büyük bir panik yaşıyor. Çocuklarını güvenli topraklara gönderebilen ebeveynler, evlatlarını gönderiyor. Kraliyet ailesinin bilinen iki ismi, iki kardeş Elizabeth ve Margaret. Kral ve kraliçe kızlarını güvenli bölgeye gönderiyor. Bunun için kızlara eşlik edecek kişiler polis teşkilatından Celia ve dedektif Strafford. Üstlendikleri görev zor çünkü biri on diğeri on dört yaşında, üstelik kraliyet ailesi üyeleri, bu savaşın içinden sağ çıkmaları için kimliklerinin gizli tutulması şart. Bu yüzden de onlar artık Ellen ve Mary yaşamlarına devam ediyorlar ama bu düzene dikkat etmek ve çevreden merak dolu bakışları üstlerine çekmemeleri gerek. Seyahat edecekleri güvenli bölge, İrlanda'da eski bir malikâne. Gün geçtikçe Celia ve Strafford'un işleri zorlaşıyor, kızlar çevreden ilgi görmeye başlıyor. Üstlenilen bu görev ve yaşam güvenli olmaktan çıkıyor, tehlikeye dönüşüyor. John Banville, kraliyet ailesi üzerinden polisiye türünde bir kurgu yazmış. Doğrusu hem merak dolu bir işleyiş hem de akıcı. Daha öncesinde Elizabeth ve Margaret'in hayatını konu alan bir eser okumuştum, şimdi bu eseri okumak daha bir keyifli geldi bana. Kaleminden okuduğum ikinci eser ve yine soluksuz okudum, tavsiyemdir.
Gizli Konuklar
Gizli KonuklarJohn Banville · Sia Kitap · 20236 okunma
Reklam
10/10 puan verdi
İlber Ortaylı'nın harika tavsiyelerinden oluşan ve başucu olabilecek bir kitap. Kitap soru - cevap şeklindedir. Başlıkları - Bir ömür nasıl yaşanır? - Kimden ne öğrenilir? - İnsan kendi kendini nasıl yetiştirir? - Nasıl çalışmak gerekir? - Nasıl seyahat edilir, nereleri görmek gerekir? - Eğitimde hangi tercihleri yapmak gerekir? - Ne izlemeli? / Ne dinlemeli? / Ne okumalı? - İnsan yaşadığı şehirden nasıl yararlanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?İlber Ortaylı · Kronik Kitap · 202055,1bin okunma
İlber Ortaylı'nın harika tavsiyelerinden oluşan ve başucu olabilecek bir kitap. Kitap soru - cevap şeklindedir. Başlıkları - Bir ömür nasıl yaşanır? - Kimden ne öğrenilir? - İnsan kendi kendini nasıl yetiştirir? - Nasıl çalışmak gerekir? - Nasıl seyahat edilir, nereleri görmek gerekir? - Eğitimde hangi tercihleri yapmak gerekir? - Ne izlemeli? / Ne dinlemeli? / Ne okumalı? - İnsan yaşadığı şehirden nasıl yararlanır?
"Varlığını bilinmezlik toprağına göm. Gömülmeyen şey nabit olmaz.... Eşyadan eşyaya seyahat edip durma. Kendine uzaktan bakmayı öğren."
Sayfa 17 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
Cenneti Aramak
Seyahatlerim beni kaçınılmaz bir sonuca götürdü: İslam'ın cenneti bir varış yeri değil, bir seyahat tarzıdır. Yaşamı durduramadığımız gibi, cenneti aramaktan da vazgeçemeyiz. Bu arayış, sürekli bir oluş sürecidir. Keşfettiğim bütün başarısız cennetler, yanlış yönlendirilmiş bir varış inancına dayanıyor. Bu yüzden, herkes sorgulanmaya kapalı, kesin inançlar kümesiyle yaşamak zorunda kalıyor. Oysa seyahatin kendisi her gün su kaynağına giden yoldaki bir düşünme ve sorgulama biçimidir. Özellikle seyahatin yapılması, sürekli değişen manzara ve çevre şartları içinde, seçilen yolun doğruluğundan emin olmak için daima dikkat, gözlem ve sorgulama gerektirmektedir. Böylelikle yol haritası sürekli değiştirilir, ayarlanır ve şartlar su yatağında kaymaları gösterdiğinde, seyahatin yönü de düzenli olarak değiştirilir. Önceden keşfedilmemiş veya tahmin edilmeyen yerlerde yeni ortaya çıkan kaynaklar ve derecikler bulunur. Kur'an'ın güçlü ve çok yönlü mecazları, seyahatlerimi yönlendiren rehber işlevini üstlendiler. İçinde hareket ettiğim ve eylemde bulunduğum tasvir ve fikirleri; hayal ettiğim ve üzerinde tefekkür ettiğim mecazları; kavramaya, ilişkilendirmeye ve idrak etmeye çalıştığım benzetmeleri sağladılar. Bana inşa edilecek daha iyi bir dünya vizyonu verdiler. Neler olabileceği ve ne olmasının umulabileceğine dair uyarılar oluşturdular. Ve sonunda hep başarısız olsam bile, seyahatlerim devam edecek. Daima "iri gözlü hurileri", "hayrın karşılığı olarak verilecek mükâfatı" arayacağım ve onların ardından tekrarlayacağım: "Selam! Selam!"
Sayfa 239Kitabı okudu
Reklam
Yattığı yerden zamanlar ve mekânlar arasında yolculuk yapmayı düşleyenler. İhtiyacınız olan astral seyahat değil. Sadece güzel bir kitap...
Sayfa 333Kitabı okudu
Bütün seyahat ve toplantılarımızda Yozgatlı Said Fenni Efendi'nin "Kâşki" redifli bir gazeli, okuduğum şiirler arasında çok hoşa gittiği için belki yüzlerce defa tekrar edilmiştir. Gazel hiçbir yerde basılmadığı için bir hâtıra olarak buraya yazdım: Gerdern-i billûra ben bir bağ olaydım kâşkî Simsiyeh yânıp serâser dağ olaydım kâşkî Hâr-ı cevre sînemi germekten etmezdim hazer Sen çiçek, ben bir yeşil yaprağ olaydım kâşkî Gam değildi penbeveş fersûdelensem de bana⁷⁶ Tek leb-i şirinine yaşmağ olaydım kâşkî Busiş-i la'linden etmezdim ferâgat bir nefes Sû içerken destine bardağ olaydım kâşkî Hizmet-i ulyâ-yı yâre sarf ederdim ömrümü Bin sene dünyâda Fennî, sağ olaydım kâşkî ⁷⁶Gazel, yaşmak devrini tasvir etmektedir. O devri yaşamayanlar "penbeveş fersûdelensem" tâbirinden bir şey anlamazlar. "Pamuk gibi eskisem" demektir. Yaşmak iki parçadan ibârettir. Biri baştan gözlerin üstüne kadar örtülüdür, diğeri aşağıdan gözlere kadar yüzü kapar. Tülbend gibi pamuk ipliğinden olan yaşmağın alt parçasının dudağa tesadüf eden kısmı rütübet ve hava tesiri ile çabuk eskir. Şair, işte bu eskimeyi kastediyor.
Sayfa 204Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.