Tek çaresi aşk'tır bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın.
Aşkta zaten iki yalnızın, ortak bir yalnızlıkta buluşmasıdır.
Ayrılıksa insanın kendi tek kişilik yalnızlığını özlemesi..
Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. "Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir" diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının üstünden daha iyi olmayacağını?
Bütün aşklar küllenir, bütün babalar ölür, bütün hikayeler biter. Birinin yıkıntıların nöbetini tutması gerekir; işte o yüzden, biri hariç bütün çocuklar büyür.
Gölgesini kaybeden insan, gölgenin kendisine dönüşür.
Bir ara, o'nun gözlerinden yaşlar geldiğini gördüm. Sarhoşluk karınlara çok zalim davranabiliyordu bazen. Hafızanın en karanlık odalarını aydınlatan bir projektöre dönüşebiliyordu. Kendisine baktığımı hissetmiş olacak ki, kafasını kaldırıp en derinime baktı. Bir şey göremedi tabii. Çünkü belli bir derinlik seviyesinden sonra ışık yoktur.
Sevmiyordum ben, ölüme bile iyimserlik ve inançla bakan, acıyı şarap gibi tasvir eden yazıları. Ölümün de para gibi, yoktu dini. Çürüyen cesetlere bu kadar yüklenmek onları ancak daha da parçalardı.
"Aslında o kötü olmak istemiyor"
"Bana sorarsan hiçbir şey olmak istemiyor"
"Eline bir fırsat geçse bir şeyler olur"
"Kurbağanın kanatları olsaydı hoplaya hoplaya kıçını eskitmezdi"
Antalya, dünya üzerinde kendine ait güneşi olan tek
kenttir. Bu güneş ırkçı bir orospu çocuğudur. Turisti bronzlaştırırken, çalışanı buharlaştırır. O kadar erken doğar ki geceyi kimse anımsamaz.
Dinle! Çin’de üçüncü çocuğunu aldırmak için doktora yalvaran kadını, Macaristan’da dilenen adamı, Kanada’da karşısındaki erkeğe kur yapan erkeği. Duy bunların hepsini. O milyarlarca insanın hep birlikte konuşarak yarattıkları korkunç gürültüyü dinle!
Piçler düzensiz hayatlarında düzenli olarak içki içerler. Ancak hepsinin de bir sınırı vardır. Belli sayıdaki kadehten sonra sarhoş olup sızarlar. Sızdıkları yerin adı, huzurdur.
Sen, cehennemin üzerinde kurulduğu arsanın hissedarı olacak kadar kötüsün.Şeytan bu yüzden göz yumuyor yaptıklarına ve seni hayatta tutmaya çalışıyor, bütün oynadığın ölüm oyunlarına rağmen… Ölüp de onun yerine göz koymaman için.
"Kapitalizmle birlikte modernitenin ikinci çocuğu olarak görülen marksizm; açılan toplama kampları, Stalin katliamları, Macaristan ve Çekoslovakya'nın Sovyetler Birliği tarafından işgali ve Çin de Kültür devrimi adıyla yapılan baskıların gösterdiği kadarıyla başarısız olmuştur." Tabii en az kapitalizm kadar.
Eskiden beni gerçekten sevmiş bir kadının sözleri aklıma geldi: "Daha çok erken, içme!" ve benim kendisine verdiğim yanıtı düşündüm. Hep aynı yanıt: "Şu an saat bir yerlerde çoktan gece yarısını geçti bile" -cheers!-