Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ummuhanynr

Ummuhanynr
@ummuhanynr
11 okur puanı
Aralık 2017 tarihinde katıldı
Gece şiir yazdı, gündüz gidip denize okudu. Evini evlikten, annesini annelikten, kardeşlerini kardeşlikten, babasını babalıktan reddetti. Sokakları evi etti. Ağaçları duvarları, bulutları, evleri kardeş, denizi anne, göğü baba.
Sayfa 226 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yıldız, ağıtlar peşimde. Yıldız, korku var düşümde. Beni sakla canım Yıldız.
Sayfa 224 - Can YayınlarıKitabı okudu
Yaradan'ın ilk emri 'Ol!' idi. Dünya bu emre uyup 'oldu'. İnsana ise 'Gel!' dedi ama gelmediler.
Sayfa 242 - İletişim YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Her musikî, sesin değil de aslında sessizliğin bir taklidi. Musikî sessizliğe ne kadar yakınsa o kadar da mükemmel olur.
Sayfa 231 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Senin buraya gelmenin sebebi sadece bizim 'Gel' dememiz değil, ayrıca onların sana 'Git' demeleri. Hiç kimseye 'kötüdür' deme. Aslında onlar, bilmeden iyilik eden insanlardır.
Sayfa 123 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Sonuç
Durmadan başkalarını iterek öne geçme bilinci aşılanmadı sana.İşte delikanlı, ilkokul sıralarından başlayarak 'kendi bacağından asılan koyun' felsefesi ile yetiştirilenlere asla itibar etmeyeceksin. Onların arasından ülkeye yararlı birinin çıktığı görülmedi. Çıkarcıların sana hiçbir zaman engel olamayacağını bileceksin. Ve hiçbir zaman düzen bozukluğunu mazeret göstermeyeceksin. Başarısızlıklarını bozuk düzenin sırtına yüklemen belki seni ferahlatır, fakat kurtarmaz.
Sayfa 263 - İletişin YayınlarıKitabı okudu
Gözlerini boşluğa dikti, "Ah insanlarımız," dedi, "Ah insanlarımız. Ah küçük hesaplarımız. Ah dün akşam ne yediğini unutanlarımız."
Sayfa 206 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Başkalarını zemmederek kendini guya yükseltmeye çalışmanın hiçbir zaman muteber olmayan sakîm ve ucuz bir 'şark' adeti olduğunu belirtmek isterim.
Sayfa 183 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?  Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?  Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?  Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın, Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın, Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;  Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin!Bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden, Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden... Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı, Vaslınla da dinmez yine bağrımdaki ağrı. Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!  Dinmez! Ebedi özleyişin bestesidir bu! 
Sayfa 233 - Ötüken NeşriyatKitabı okuyacak
Olsun. Yazacaktı! ... Güçtü ama yılmıyordu. Cümle üstünde saatlerce durmak vardı: Kafasına yürüyenlerden birini seçmenin sorumluluğu vardı. Kelimelerin yetersizliğini öğreniyordu.
Sayfa 41 - YAPI KREDİ YAYINLARIKitabı okuyacak
Reklam
Çağımızda geçmiş yüzyılların bilmediği, kısa ömürlü bir yaratık yaşıyor. Sinemadan çıkmış insan. Gördüğü film ona bir şeyler yapmış. Salt çıkarını düşünen kişi değil. İnsanlarla barışık, onun büyük işler yapacağı umulur ama 5-10 dakikada ölüyor. Sokak sinemadan çıkmayanlarla dolu; asık yüzleri kayıtsızlıkları, sinsi yürüyüşleri ile onu aralarına alıyorlar, eritiyorlar.
Sayfa 18 - YAPI KREDİ YAYINLARIKitabı okuyacak
İstanbul hakikaten bitmişti.Damat Sacit, Kara Nizam gibi toplumun dibindeki adamlar değil, hepimizin ortak vurdumduymazlığı, ortak acımasızlığı, ortak cahilliği bitirmiştir bu şehri. Ama hâlâ kalıntılarıyla beslenip duruyorduk işte, dişleri için öldürülen bir filin devasa gövdesini didikleyen akbabalar gibi...
Sayfa 311 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Bildiğiniz kepazelikler... Evet, bu memlekette kadınların eti de canı da sudan ucuz. Bu memlekette kadınlar erkeklere kurban diye sunulmuş, hem zevklensinler hem işlerini gördürsünler hem de öldürsünler diye..
Sayfa 246 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Eritis sicut Deus, scientes bonum et malum.* İyi ve kötüyü bilerek, siz de Tanrı gibi olacaksınız.
Sayfa 89 - İthakiKitabı okudu
İyiliğine ulaştığımızda bu dünyanın, yanılsama ve delilik olduğunu öğreniriz daha iyi olanın.
Sayfa 38 - İthakiKitabı okudu
Ben de gururunu kolayca affedebilirdim, benim gururumu yaralamasaydı.
Sayfa 20 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
...İyi giyinmiş, iyi taranmış, yüzü rahat birtakım efendiler, caddelerin muhtelif noktalarında küme küme durarak şarkı söyleyip mızıka çalıyorlar. Ne var? Bir umumî neşe mi, bir bayram mı var? Hayır, ne neşe ne bayram! Bunlar Almanya'nın adedi günden güne artan sefalet habercileri, işsizleri, dilencileridir... Almanya pembe ve büyük bir elmadır. Fakat içi kurtludur.
Sayfa 22 - Dergâh Yayınları
Ama insanın çeşitli tutkuları, arzuları olurdu. Başka yerlerde, başka insanların arasında daha iyi bir hayat sürebileceğini, buraya onu kör talihin sürüklediğini düşünürdü.
Sayfa 17 - Ötüken YayıneviKitabı okudu
Şeytan yalnız adamla birliktedir. Gerçekten yalnız olmak bu demektir.Üstelik sen, kendi başına kaldığın zaman yalnız mısın? Hayır. Binlerce düşünce kafanı yalnız bırakmaz, yüzlerce nefs seninledir, öfken gururun, herşeyin.
Sayfa 114 - Şûle YayınlarıKitabı okudu
Meczublar olduğuna göre üstadlar da var demekti ve yaşadığımız bu karanlık çağda, "ermişler" hâlâ bizimle idiler.
Sayfa 80 - Şûle Yayınları- Mütercim İsmet ÖzelKitabı okudu
Delilik belki parıltılı bir hakikatın karanlık bir gölgesinden başka birşey değildi gerçekte- dünya da bizi kurtarmak ve yeniden yaratmak için kurulmuş ilahi bir düzendi.
Sayfa 56 - Şûle Yayınları- Mütercim İsmet ÖzelKitabı okudu
İyiyi, " güzel ve yüksek şeyleri" ne kadar çok anladıysam, o kadar derinlere battım, sıkıştım kaldım içlerinde.
Sayfa 8 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyacak
Reklam
Yemin ederim ki, her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır; gerçek, tam manasıyla bir hastalık.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyacak