Almanca Dersi’nin baskısı yoktu, sahaflar da yükselttikçe yükseltmişti fiyatını. #canmodern diziden @sirinetik editörlüğünde tekrar baskı yaptı
Almaca Dersi görev, itaat, ödev kavramlarını sanatla direniş çerçevesinde irdeleyen bir roman. Nazi Almanya’sında bir polisin görevi gereği, hayatını kurtaran(!) bir ressamın resim yapmasını engellemeye çalışmasını okuyoruz. Anlatıcı ise polisin oğlu, savaş sonrası dönemde suçluların ıslah edildiği bir adada yaşıyor. ‘Görev tutkusu’ konulu kompozisyon ödevini yapamıyor, boş kağıt veriyor. Sonrasında bir odaya kapanıyor ve aylarca bu konuyla ilgili yazıyor, çünkü anlatacak çok şeyi var.
Çocukluk yıllarına dönüyor, babası ve ressamın ilişkileri üzerinden toplumdaki kutuplaşmayı, faşizmin gündelik hayatlarına yerleşmesini, bağların kaybını (dostluk, aile) vs aktarıyor. Çocuk, babasının görev bilinciyle ne kadar ileri gittiğini irdelerken, kendisi de ödev sorumluluğunun kıskancında.
Siegfried Lenz ressam karakterini Emil Nolde’den esinlenmiş. Almanca Dersi çevirmeni #ayşesarısayın ‘ın detaylı bir sunuşu var zaten.
Lenz’in berrak bir anlatımı var, görseli çok iyi canlandırıyor. Gündelik detaylarla veriyor durumları, bu da biraz yavaşlatıyor okumayı diye de belirteyim. Görev kavramının irdelenmesi ve bunu sanatla direnişle birlikte ele alması çok ilgi çekici değil mi?