Joseph Chilton Pearce Sözleri ve Alıntıları
Joseph Chilton Pearce sözleri ve alıntılarını, Joseph Chilton Pearce kitap alıntılarını, Joseph Chilton Pearce en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çocuğun dürtüsü, dünyaya dair özgül olmayan ve koşullara bağlanmamış bir bilgi dağarcığı oluşturmaya yöneliktir. Herhangi bir değer, anlam, amaç veya yarar kaygısından bağımsız olarak nesnel bilgi toplamaya uygun bir tasarıma ve donanıma sahiptir. Yetişkinler ise tüm deneyim ve bilgiyi, yarar ve öneme dair kültürel fikirler ışığında değerlendirirler. Bilginin değerine, önemine ve yararına odaklanmış bir zihin, pek çok olasılığı kendiliğinden eler ve yalnızca nelerin kullanışlı olacağına yönelir. Ama açık fikirli, esnek bir zihin bu yolla inşa edilemez. Bu yol tutulursa, günümüzün kaygıyla biçimlenen bilgi çerçevesi içinde yüksek zekayla karıştırılan bir cin fikirlilik gelişir yalnızca.
Sayfa 135
Sihirli çocuğun ebeveynleri, beynin büyüme ataklarının haber verdiği yoğun öğrenme dönemlerinin uzun süreli olmadığını bilirler. Her yeni aşamada izlenmesi gereken yetkinlik döngüsünün farkındadırlar. Yeni öğrenme, beynin büyüme atağından sonra bir veya bir buçuk yıl kadar uygundur. Bu süre içinde yeni olasılıklar ve beceriler kabaca oluşturulurlar. Eksiklerin tamamlandığı dönemde gerçekleşen ek öğrenme, ilk öğrenmeyi büyütüp tamamlar. Ebeveynler, döngünün son bölümünde, yani alıştırma ve çeşitlemeye gereksinim duyulduğunda, çocuklarını büyük oranda kendi haline bırakır ve ancak çocuk yardıma ihtiyaç duyarsa müdahale ederler. İpuçlarını çocuklarından alırlar ve bunlara uygun karşılıklar verirler
Sayfa 262Kitabı okudu
Engin açlığımız ile o kara tahtaya yazılıp beynimize tıkılan şeyler arasında çok az bağlantı vardı. Ama olgunluğa erişmeden önce bir noktada, içimizdeki kaygılar bizi, eğitimini aldığımız o tuhaf bakış açısına doğru sürdü ve içimizdeki açlık, sonraki yıllarımızı dolduran kimlik arayışımız tarafından görmezden gelindi. Bunun sonucunda da dünyayı ve onun bize sunduğu her şeyi yitirdik.
Sayfa 262
Çocukları, öğrenmeye biyolojik olarak eğilimlidir ve ona sunulan içerik de niyetine ve gereksinimlerine uygun olduğu sürece keyif içinde, kendiliğinden öğrenecektir. Ebeveynler, çocuğun öğrenmeye yönelik içsel bir dürtüsü olduğunu bilirler ve dış kaynaklı motivasyonun öğrenmeyi teşvik etmeyeceğini aksine kaygı koşulu tepkilere yol açacağını bilirler. Çocukları, yönlendirecek ve rehberlik edecek biçimde programlanmıştır. Yüzeydeki oyun ile onun altında süre giden kavramsal çalışma gittikçe daha yakın bir senkronizasyona ilerlemektedir, bu gerçekleştiğinde de özgürce ve sonsuz potansiyele sahip olarak oynayabilecektir.
Sayfa 262Kitabı okudu
Tutku ile şuna inanırız ki insan zekasının amacı, evrensel sistemin sonsuz olasılıklarını öngörebilmek ve etkileşim halindeki dengelerini egemen olabilmektir. Bu yönde kazandığımız her başarıya ilerleme adını veririz ve yaşam amacımızın da bu ilerlemeye katkıda bulunmak olduğunu düşünürüz . Dolayısıyla zeka ile ilgili tüm kavrayışımızı bu inanca göre ayarlarız, ama sonunda da gider duvara toslarız
Sayfa 58Kitabı okudu
"İnsanlar yalnızca tepki ve saldırganlık gösteriyorlarsa, zihinsel gelişimleri sakatlanmış demektir. Ayrıca yaşamlarında tepki ve saldırganlıktan başka bir şey öğrenememişlerdir."