"Tuncay ağabey ambulansı arayın diye bağırıyor, Şükrü açılın açılın diye çığırıyor, Numan aga ‘vah talihsizim, vah bahtı karalım’ deyu efgan ediyor, Kemal ağabey yanı başında baygın yatıyor. Meğer kan tutuyormuş adamı."
| Muhsin Gazi Erdem
nedametdergisi.com/2023/03/15/yildiz
Şuan yatakta saat 01:09 kulaklığı takmış şarkı dinliyorum. Belki ergenliğin dibine vuruyor belki gençliğimi yaşıyor belki de mutlu olmaya çalışıyorum'dur.
Bundan yıllar sonra çoluk çocuğa karışmış belki de meslek sahibi olmuş bugünleri unutmuş bile olabilirim.
Bundan yıllar önce şuan ki yaşımızda olan abi ve abla'larımızı düşününce onlarda şuan en başta yazdığım gibi kim bilir evli çocuklu kim bilir işinin başında belki de hiç evlenmemiş. Bilemeyiz.
Tuhaf hissettiriyor bir şeyleri düşünmek.
Geçmişi, geleceği belki de yıllar sonra şuan'ı.
Ve geçen zamn bizden geçiyor,
Bir daha hiç yaşayamayacağımız bu anlar gibi.
🎶🎶
Tuğçe Kandemir - Yelkovan
Yalın - Yelkovan
Erhan Güleryüz - Bari Sen Unutma Beni
Bengü - Saat 03:00
Hakan Peker - Kaldı Bende
Çeviri
Yapılması zor, ama mutlaka olması gereken bir iş,
bilmediğimiz şeylerin farkına varma,
bildiklerimize farklı bir gözle bakma…
Orjinal metne özü ve sözüyle bağlı kalma,
ya da yanlız öze sadık olma…
Yayınevinin, çevirmenin ve editörün pek de önemini anla(ya)madıkları, "insanlar orjinal metni nereden bulup da okuyacaklar" mantığı ile yıllardan beri hatalı ve eksik yapılan bir edebiyat türü…
Bana göre mi?
Kelimelerin dans ettiği, dilden dile değil, kültürden kültüre geçişlerin olduğu „koca bir okyonus.“
Ilhami Yazgan/19.03.2024/Köln
Bugün, çokkkkk ama çokkkk sevdiğim bir adamın doğum günü..
Ne yazmam gerekiyor bilmiyorum ama içimden bunu yapmak geçti...:'()
Umarım cennette daha huzurlu ve mutlusundur :')
Nur içinde uyu babaM 😞 🥀
~` 28.04.1988 `~ 🌹
~` 03.12.2020 `~ 🥀
"Bugün günlerden 26 Nisan Cuma günü. Saat 03.26 ve yazdığım vakitle beraber daha da ilerlemeye devam ediyor. Bu satırları neden yazdığımı inan bilmiyorum. Daha önce seninle vedalaşmak için çokça fırsatım olmuştu ama hiçbirinde bunu yapabilecek cesaretim yoktu. Ne oldu da şimdi o cesarete sahip oldun diye sorarsan bana, susmak dışında bir şey
“Bir dünyaya doğduk ve bu dünya insan canının hiçe sayıla sayıla bir kartopu misali büyüdüğü bir dünyaydı. Bu dünyanın temel sacayakları “yapabilmeye gücün varsa yap” üzerine kuruluydu. “
|