Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Mesele Filistin değil, terörizm ve ticarettir.
Sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada islamcılar Filistin halkıyla değil, Filistinli dincilerle dayanışma halindedir. İslamcılar laik ve sola açık diye gördükleri Filistin Kurtuluş örgütünün 1960'lı ve 70'li yıllarda sürdürdüğü büyük mücadeleyi değil desteklemek, tam tersine ona hep karşı oldular. Tipkı ABD ve İsrail gibi Filistin Kurtuluş mücadelesini terörizm, Filistinli savaşçıları da terörist diye nitelendirdiler.
Sayfa 110Kitabı okudu
Piyango kültürü
1960-1970 döneminin harika buluşu, lotaryacılık olmuştur. Haberleşme araçlarının gelişmesiyle beraber Türk halkı sürekli olarak yeni kolaylıkların, başka hayat düzeylerinin adını işitmekte, resmini görmekte, özlemini duymaktadır. Oysa bu özlemlerini karşılayacak imkân mevcut düzende hem yoktur, hem de kolaylıkla olmayacağını halk bilmektedir. Müşterilerin bu niteliğini piyasa çok iyi değerlendirmektedir. Sürekli yaptığı 'al, gene al, onu da al' telkinini güçlendirmek için bu kez 'eğer malımı alırsan şunu da bedava kazanırsın' şeklindeki yeni bir taktiğe başvuracaktır. Hâkim zümrelerce halka uygulanan bir koyup üç alma şartlanması, giderek günümüzün kültürü niteliğini almış ve toplumdaki iki yüz yıllık çürümenin genel bir ifadesi olarak insanların davranışlarını ve dünya görüşünü etkilemeye başlamıştır.
Reklam
Amerikan medyasındaki risk ha­berleri üzerine yapılan bir çalışma, nükleer enerjiyle ilgili 1960 yı­lındaki haberlerin çoğunun "bu enerjinin nelere mal olacağını değil yararlarını vurguladığını; 1984'e gelindiğinde ise bu oranların ter­sine döndüğünü" ortaya koyuyor. Çalışma ayrıca kürtaj haberleri­nin çerçevesindeki dramatik değişime de işaret ediyor; 1960'da ya­sadışı kürtajların kadınlar için yarattığı riskler vurgulanırken, 1984'te yasal kürtajların cenin için yarattığı tehlikelere yoğunlaşı­lıyordu Görüldüğü gibi medyanın ve diğer kurumların neyin risk olduğunu seçici bir biçimde belirlemesi, risk bilincinin gerisinde bir toplumsal dinamik bulunduğunu gösteriyor.
Türkiye'de son yıllarda yaşanan göç hareketliliği öncekilerden biraz daha farklı görünüyor. Türkiye'den Avrupa'ya 1960'larda ekonomik nedenlerle başlayan göç hareketinde 2016'dan bu yana dikkat çekici bir değişim gözleniyor. Türkiye'nin beyin göçü tarihte sayısal anlamda benzeri görülmemiş bir noktaya ulaştı..
Sayfa 51 - Mundi KitapKitabı okudu
Mustafa Kemal Paşa'nın koruma polisliğini de yapan Ahmet Rasih Tayşi İzmir'de görevli iken Eşrefpaşa Camisi'nin hemen altındaki küçük bir dükkânda süt, yoğurt, çökelek satan Melâmî şeyhi Ömer Dağdaş Efendi'yi (öl. 1960) takiple vazifelendirilmiş. Ve bir hikâye başlamış. Gelin bundan sonrasını oğlunun hatıratından takip edelim: “[Bergama'dan göçüp İzmir'e) Eşrefpaşa'nın merkezine yeni gelen bu yabancı adam Emniyet'in dikkatini çekmiş. Onu takiple ve hakkında bilgi toplamakla babamı görevlendirmişler. Babam arada bir Ömer Efendi'nin dükkânına uğrayıp alışveriş bahanesiyle sohbet ediyormuş. İlk başlarda maksadı kendisine verilen görevi yerine getirmekmiş. Ama zamanla işin rengi değişmiş, Ömer Efendi babamı kendisine bendetmiş [daha sonra halifesi de olmuş). Zamanla babamın Ömer Efendi hakkında Emniyet'e yazdığı raporlardan pek bir şey çıkmadığı anlaşılınca babamın yakından tanıdığı İstanbullu başkomiser Şevket Erol bey Ömer Efendi'yi takiple görevlendirilmiş. Ama o da Ömer Efendi'nin cazibesine tutulup intisap etmiş. Bir süre sonra Emniyet onu da vazifeden alıp yerine Kantarcılar Karakolu başkomiseri Arhavili Ali Rıza Limoncuoğlu'nu getirmiş. Ömer Efendi Ali Rıza amcaya da çengelini takmış, o da kısa zaman içinde intisap etmiş”.
Siyaseten zorlama eski sözcük kullanımı
1960 öncesi radyolarında kulakları tırmalayan bazı çok eski sözcükleri, artık Atatürk'ün kültür devriminin en azılı karşıtları bile kullanmıyorlar. "Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Riyaseti" gibi ifadeleri kullanmayı sürdürürlerse gülünç olacaklarını, halktan tümüyle soyutlanacaklarını biliyorlar.
Reklam
kronoloji/insanlık tarihindeki bazı önemli olaylar
MÖ Beş Milyon: Bilinen en eski insan benzeri maymun cinsi olan Australopithe- cus Afrika'da ortaya çıktı. MÖ İki Milyon: Homo habilis ve dişisi ellerini kullanarak yonttukları taşlarla aletler yapıyordu ve hâlâ Afrika'dan çıkmamışlardı. MÖ 1,5 Milyon: Meşaleyi homo erectus ve femina erecta devraldı. Gerçekten de ateşi keşfeden ilk
Sayfa 179 - selKitabı okuyor
Aslında, ara kanamalar ve lekelenmeler oral doğum kont­rol haplarının en yaygın yan etkisidir. Yine de yan etkiler yok oldukça, uygunsuz olmalarına karşın önemsiz bir kategoriye girerler. Hap çoğu kadında sivilce problemini azaltmaya da yardımcı olur ki, bu durum da hapların bir faydası olarak de­ğerlendirilir. Haplar, göğüs boyutunun büyümesiyle de ilişkili­dir: Tane, 1960 ve 1969 arasında, Amerika'daki C kup sütyen satışlarının yüzde 50 kadar arttığını belirtmiştir.
Aydınlara inanmıştım bir zamanlar, ister öğretmenlerim, dostlarım, ister kitaplarını okuduğum yabancılar olsunlar, aydınlara 1930'ların radikaliyle 1930'ların Kızıl-avcı'sına aynı küçümsemeyle bakan bizden daha genç kuşağa anlatamazsınız bu duyguyu. Onların alaylarından tat almıyorum ama sanıyorum haklılar bir ölçüde. Şu anda 1960'ların yürekli çocuklarının vardığı yeri görünce düş kırıklığına uğrama hakkını kendimde nasıl buluyorsam.
Sayfa 146 - Can YayınlarıKitabı okudu
Menderes'in radyonun kullanımı konusundaki düşünceleri
Devlet radyosu her şeyden evvel bir terbiye ve kültür müessesesidir. Bunun dışında herhangi bir şekilde ondan istifadeye kalkışmak, hatta daha ileriye gidip seçim gibi heyecanlı bir zamanda bu kültür müessesesini başka türlü halka tanıtmak doğru bir şey değildir... (Aksoy, 1960: 64)
Pdf, Başlık Yayın GrubuKitabı okudu
Reklam
Başbakan Margaret Thatcher, 12 Şubat 1983'te Bournemouth'ta­ ki Genç Muhafazakarlar konferansında konuşurken, Japonya'n ın 1945'te atom bombası ile vurulmasının sebebinin, özellikle nük­ leer silaha sahip olmaması olduğunu belirtti. Thatcher, "Nagazaki ve Hiroşima, nükleerden arındırılmış bir bölgenin ne kadar kırıl­ gan olduğunu gösteriyor" diye ekleyerek Partisi'nin 1960'daki İşçiScarborough Konferansı'nda Hugh Gaitskell'in sorduğu soruyu tekrarlıyordu: "Eğer Japonya 1945'te atom silahına sahip olsay­ dı, sizce Başkan Truman bombanın atılmasına izin verir miydi?"
1960'larda postmodernizmin kaderi ayrılmaz bir şekilde karşıkültürün kaderiyle, onun sayısız, genellikle çelişkili, anarşizm, adcılık karşıtı ve "yeni gnosis" akıntılarıyla bağlantılıydı.
Sayfa 296 - KüreKitabı okudu
Hangi siyasi eğilimden olursa olsun, Amerikan Yahudisi entelektüeller, İsrail'in kaderine karşı kayıtsız bir tutum takındılar. 1960'lardaki sol-liberal New Yorklu Yahudi entelektüeller hakkkındaki ayrıtılı çalışmalarda İsrail'in adı bile geçmemektedir. Haziran savaşından hemen önce AJC, "Yahudi Kimliği: Burada ve Şimdi" konulu bir sempozyum düzenledi. "Yahudi toplumunun en iyi" otuz bir beyninden sadece üçü İsrail'in adını ağzına aldı; bunlardan ikisi de İsrail'in ne kadar önemsiz olduğunu anlatmak içindi." İroniye bakın ki, tanınmış Yahudi entelektüellerden sadece ikisi, 1967 Haziranı'ndan önce de İsrail'le ilgilenmişlerdi: Hannah Arendt ve Noam Chomsky. Sonra, Haziran Savaşı geldi. İsrail'in ezici güç gösterisinden etkilenen ABD, bunu stratejik bir yatırıma dönüştürmeye girişti.
Kore savası
On yıl sonra Moskova ve Pekin, işgali başlatmak için Kim'e gerçekten kimin yeşil ışık yakmış olduğu konusunda hâlâ anlaşmış değillerdi. 1960 Haziran'ında Bükreş'teki toplantıda o zamanlar Sovyet Genel Sekreteri olan Krusçev, Çin Politbüro üyesi Peng Zhen'e şöyle söyleyecekti: "Eğer Mao kabul etmeseydi, Stalin yapmış olduğu şeyi yapmayacaktı." Peng bunun "tamamen yanlış" olduğunu söyleyerek sertçe karşılık verdi ve "Mao Zedong savaşa karşıydı. (...) Kabul eden taraf Stalin'di," demişti.
Sayfa 171 - Kaknüs yayınları 1.basım çeviri nalan ışık çeperKitabı okudu
"1860 seçimlerinde Abraham Lincoln, temel sorunun, bu ulusun yarı-tutsak mı, yarı-özgür mü yaşayacağı olduğunu söylüyordu. 1960 seçimlerinde, dünyayı çevremize toplamışken, sorunumuzun artık dünyanın yarı-tutsak mı, yarı-özgür mü yaşayacağıdır." -•J. F. Kennedy •-
Sayfa 23 - Can YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.