İktidar, tanımı gereği, düşmanlarını da beraberinde getiriyor. Düşmanları olmazsa olmaz. Düşmanların olmadığı nadir durumlarda da düşmanların bulunması, yaratılması, tahrik edilmesi hatta hayal edilmesi gerekiyor.
Wilhelm Rich'ten şu alıntı yapılarak başlıyor:
- "Asıl açıklanması gereken, neden aç insanın çaldığı ya sa sömürülen adamın grev yaptığı değil, neden aç insanların çoğunun çalmadığı ve sömürülenlerin çoğunun greve gitmediğidir."
Yirmi bölümden oluşan eserin birçok bölümünden dipnot niteliğindeki alıntılar:
Geceye övgü :
~
Ne kadar özgür olduğumuzu söylersek söyleyelim, canımızın istediğini yapabileceğimizi ne kadar iddia edersek edelim, yine de normların dışına çıkmaktan korkarız. Psikiyatristin bir bakışı ya da sözüyle normal olmadığımızın ilan edilmesinden ödümüz kopar. Biz, özgür olmaktan korkuyoruz aslında. Yerleşik düzenin dikte ettiği, herkesin de karşılıklı olarak kabullendiği tutum ve davranış sınırlarının içinde kalmak istiyoruz.
Tarih boyunca, halkların, başka toplumlardaki totaliter düzenleri eleştirdikleri; buna rağmen, kendi ülkelerindeki ırkçı, şovanist ve totaliter sistemleri destekledikleri çok görülmüştür.
Deli, uygarlığın anti-kahramanı olacaktır. Standartlaştırma ve totalitarizmin her yere ve her şeye nüfuz etmesine rağmen hâlâ deli olmayı başarabilenler, gerçekten çok güçlü ve eşsiz bireylerdir. “Deli” sözcüğünü hafife almamalı, çünkü bu ayrıcalık pek az insana verilebilir. Beraberinde çok büyük acılar getiren bir ayrıcalıktır bu.