Seçim Tahmini
Kimin nereyi kazandığı beni ilgilendirmiyor ama seçimle ilgili tahminlerim şu yönde;
Şuan 30 büyükşehirin 15'i AKP, 11'i CHP'de. CHP'nin bu sayıyı artıracağını düşünüyorum.
İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Hatay, Antalya, Eskişehir, Aydın, Muğla, Tekirdağ yine CHP'de kalacak... Bunların yanında şuan AKP'de olan;
Manisa, Denizli, Balıkesir, Bursa'yı da alıp büyükşehir sayısını 15'e çıkaracak.. Onun haricinde büyükşehir olmayan;
Edirne, Kırklareli, Yalova, Bilecik, Bolu, Burdur, Kırşehir, Zonguldak, Sinop, Giresun, Artvin, Ardahan illerini de kazanacak.
Bunların yanında İyi Parti Isparta, Uşak, Nevşehir, Ordu ve Çanakkale'yi alacak.
CHP'nin oylarında ve kazandığı illerde yükseliş olurken AKP tarihi düşüş yaşayacak. Türkiye genelindeki oy oranı 25'e kadar gerileyecek. Bu sonuçlar muhalefet partilerini cesaretlendirip erken seçimin fitilini ateşleyebilir. Bakalım tahminlerimin ne kadarı tutacak...
10 Ekim 1927
Merhabalar,
Fotoğrafın hikayesi kısaca şöyle;
Mustafa Kemal, 16 Mayıs 1919'da Samsun'a hareketi sonrası, bir nevi ceza verdiği İstanbul'a ilk ziyaretini 1 Temmuz 1927'de yapıyor. 30 Eylülde İstanbul'dan ayrılıp 2-9 ekim arası Bursa'da kalıyor.
10 Ekimde trenle Ankara'ya dönüyor. İşte uzun aradan sonra yapılan bu ilk ziyaretin dönüşü, Ankara karşılamasında bu fotoğraf çekilmiş.
İlişki tercihleri hakkında konuşmak istediğim bir şey değil ama bir durum var ki her denk gelişimde şaşkınlıkla karışık mide bulantısı yaşıyorum. 30'lu hatta 40'lı yaşlarındaki koskoca adamlardan evlilik gibi talepler alınca midem bulanıyor. Tam olarak kendilerini ne sanıyorlar acaba? Aynaya bir kere olsun dönüp bakmıyorlar mı? Nasıl kendilerini yirmilerindeki genç ve güzel bir kadına denk görüyorlar? Kardeşi olarak görmeleri gereken kadınlara yan gözle bakan sapık varyantları hepsi. Yanlış anlaşılmasın ben de muhtemelen ileri yaşlara geldiğimde hâlâ bekar kalacağım ama tutup yirmili yaşlarındaki genç çocuklarla ilgileneceğimi sanmıyorum. Yaş grubunuzla ilgilenin abicim, kendi jenerasyonunuzla. Sağlıklı bir ilişki için kadın erkek yaş farkı max +-3 falan olmalı, kadın veya erkek çok büyük olunca orada kafalar uyuşmuyor. Kafa uyuşsa görüntü uyuşmuyor, bir taraf yaşlı bir taraf genç, uyumsuz çirkin duruyor. Yaşlandığını kabul etmeme ve genç kalma çabası mı bu anlamıyorum... Kısacası yaşça büyük olup da kendinden 5+'ten fazla yaş farkı bulunan kadınlara talip olan yolda görsem abi diyeceğim erkekler sapık ve iğrenç geliyor. Kas yapınca da daha genç falan durmuyorsunuz, yaşlı ve kaslı bir adam oluyorsunuz sadece, bilin istedim.
So'ngso'zlar — Usmon Azim
Avvaldan she'riyatga ko'p qiziqmasdim, oldimdan chiqib qolmaguncha o'zim qidirib o'qimasdim. O'qiydiganim esa asosan Usmon Azim she'rlari bo'lardi. Bu kitob orqali shoir hayoti bilan birga u ichida bo'lgan adabiy muhit, unda o'z o'rniga ega ijodkorlar hikoyalari, men uchun notanish asarlarni kashf qildim. Natijada o'zbek adabiyotidan o'qishim kerak bo'lgan adib va kitoblar ro'yxati kelib chiqdi
Shoir ushbu asarni xotiralar, ichki kechinmalar tarzida, she'riy tilda shunday yozganki, matn matnday emas, she'rday oqadi. Usmon Azim unda nafaqat xotiralari balki bo'lajak iste'dod egalariga ham bir talay maslahatlar berib o'tgan. Shu bilan birga, kitobni o'qish davomida 30 ga yaqin yangi o'zbekcha so'zlarni o'rganib oldim.
Kitobda eskitdan iste'molda ishlatilgan, lekin ma'nosiga hech qiziqib ko'rmaganimiz so'z-u iboralarning hikoyasi ham yozilgan. Masalan, onalarimiz aytgan "Alla yo, alla"ning ma'nosi "Alloh yo, Alloh" ekani, erkaklar aytgan alla - "Xu, yo xu" esa "U, faqat U (Parvardigor)" ekanini bilarmidingiz? Yoki avvalari kelinsalomda bosh egibmas, balki tizzani sal bukib, fransuz madamlariday salom berilganinichi? Buning ma'nosi shu bo'lgankim, bosh O'zidan boshqasiga egilmasin.
Qanchalik g'alati ko'rinmasin, kitobni o'qib bo'lgach shu xulosaga keldim: bu odamga xudoni nazari tushgan. Boshqacha bo'lishi mumkin emasday tuyildi. Shoirga va o'zbek adabiyotiga hurmatim yanayam oshdi. She'riyatga qiziqishim karrasiga ortdi. Kitobga shaxsiy reytinggimdan 9/10ball beraman.
#inceleme
وَق۪يلَ لِلَّذ۪ينَ اتَّقَوْا مَاذَٓا اَنْزَلَ رَبُّكُمْۜ قَالُوا خَيْرًاۜ لِلَّذ۪ينَ اَحْسَنُوا ف۪ى هٰذِهِ الدُّنْيَا حَسَنَةٌۜ وَلَدَارُ الْاٰخِرَةِ خَيْرٌۜ وَلَنِعْمَ دَارُ الْمُتَّق۪ينَۙـ﴿٣٠ـ﴾
(Kötülüklerden) sakınanlara: Rabbiniz ne indirdi? denildiğinde, "Hayır (indirdi)" derler.
Bu dünyada güzel davrananlara, güzel mükâfat vardır. Ahiret yurdu ise daha hayırlıdır.
Takvâ sahiplerinin yurdu gerçekten güzeldir!
(Nahl/30)