Kalpler parçalandığı, ruhlar umutsuzluğa düştüğü zaman, geçmişin karanlıkları içinden, vaktiyle insanın acı ve endişelerini, sefaletini, fikri esaret ve baskılarını önlemeyi başaranlar tekrar ortaya çıkar, ümitsizlere gözlerini çevirir ve onlara sonsuz ellerini uzatırlar, işte bu elleri tutmaktan utanan milletlerin vay haline!